Sürüngenler ve Kuşlar

Omurgalı hayvanları; balıklar, iki yaşamlılar, sürüngenler, kuşlar ve memeliler olmak üzere beş gruba ayırmıştık.
Bu videoda sürüngenlerden ve kuşlardan bahsedeceğiz.
Sürüngenler omurgalılar içerisinde karasal hayata uyum sağlayan ilk gruptur.
Karada ve suda yaşayan türleri vardır.
Sürüngenlerin vücudunun üzeri su kaybetmelerini önlemek amacıyla keratin yapılı pul ve kemiksi plakalarla kaplıdır.
Kaplumbağa, timsah, bukalemun, kertenkele, yılan sürüngenler sınıfında bulunan hayvanlardır.
Yılanların bazen belgesellerde deri değiştirdiğini görmüş olabilirsiniz.
İşte özellikle yılanlarda pullu deri büyümeyi engellediğinden zaman zaman yenilenir.
Buna deri (gömlek) değişimi denir.
Akciğer solunumu yaparlar.
Vücut ısıları çevre sıcaklığına bağlı olarak değişir.
Yani soğukkanlı canlılardır.
Eşeyli üreme gözlenir, iç döllenme ve dış gelişme yaparlar.
Üremek için suya ihtiyaç duyulmaz.
Ayrıca sürüngenlerde kuluçkaya yatma, yavru bakımı ve başkalaşım yani metamorfoz gözlenmez.
Deri değiştirme ile metamorfozu birbiriyle karıştırmayalım.
Sürüngenlerin derilerinde sert pullar bulunduğu için deri solunumu gözlenmez.
Kış uykusuna da yatarlar.
Sürüngenlerin azotlu boşaltım atığı ürik asittir.
Sürüngenlerin kalbi üç odacıklıdır deriz.
İki kulakçık bir de karıncıkları bulunur.
Kalp karıncığında yarım perde vardır.
Temiz ve kirli kan kalpte kısmen karışıp vücuda gönderilir.
Ancak timsahlarda bir istisna var.
Timsahların kalbi dört odacıklıdır.
Kirli ve temiz kan kalpte birbirine karışmaz.
Kalpten çıktıktan sonra panizza kanalında birbirine karışırlar.
Kuşlar, omurgalı hayvanlar arasında uçabilen türleri bulunduran ilk gruptur.
Ön üyeleri kanat şeklindedir.
Uçmayı kolaylaştırmak için kuşlarda birçok adaptasyon gözlenir.
Mesela uzun kemiklerinin içi boştur ve havayla doludur.
Vücutları da tüylerle kaplıdır.
Bu özellik sadece kuşlara özgüdür.
Memeli hayvanlardaki kıllarla, kuşlardaki tüyleri karıştırmamak gerekir.
Bütün kuşlarda iç döllenme görülür.
Sonrasında yavrular dış ortamda ve bir yumurtanın içinde embriyonik gelişimini tamamlar.
Yani iç döllenme, dış gelişme gözlenir.
Belirli bir kuluçka döneminden sonra yavrular yumurtanın kabuğunu kırarak dışarıya çıkar.
Kuşlarda akciğer solunumu gözlenir.
Ancak akciğerlerinde alveol bulunmaz.
Akciğerlerinde de hava keseleri bulunur.
Vücut sıcaklıkları da sabittir.
Yani ortam sıcaklığının değişmesi bu canlıların vücut sıcaklığını değiştirmez.
Kuşlarda çene gagaya dönüşmüştür.
Dişleri de yoktur.
Beslenme tipine göre gagaları delmeye, parçalamaya, yakalamaya uyum sağlayacak biçimde şekillenmiştir.
Zaten dikkat ederseniz kuşların gagaları hep farklıdır.
Göğüs boşluğu ile karın boşluğunu birbirinden ayıran zar yapısında diyaframları bulunur.
Memeli hayvanlarda da diyafram vardır fakat kaslı bir yapıdadır.
Kalpleri dört odacıklıdır.
Kirli ve temiz kan tamamen birbirinden ayrılmıştır.
Kuşlarda yılın belirli zamanlarında sürüler halinde göç olayı görülür.
Eşeyli üreme yaparlar.
Kuşlar yavrularına bakar.
Devekuşu gibi bazı türleri uçma yeteneklerini kaybetmiştir.
Bu arada kuşların tüyleri de keratin yapılıdır.
Tüyler sayesinde su ve ısı kaybı önlenir.
Zaten biliyorsunuzdur ama penguen, tavuk, pelikan, güvercin, papağan gibi hayvanların kuş sınıfı içerisinde değerlendirildiğini söyleyelim.