Osmanlı Merkez Yönetimi

Evet arkadaşlar osman.
Biletinin yönetim şekillerine.
Bakalım.
Şimdi burada Osman devleti.
Neye göre idare ediliyor.
Türk anneleri İslam hukuku ve Fetih bölgelerini gelenekleri.
Yani nereyi feth ediyorsa o.
Bölgenin de kültürünü.
Almış oluyor.
Böyle kompleks bir kültür yapısına sahip olacak.
Bunu bilelim.
Kut anlayışına.
Göre.
İlahi güçten kaynağını alan ailenin yani Osmanlılar da Kayı boyunun soyundan gelenler tahta geçebilir.
Arkadaşlar bunu bilelim.
Zaten bununla ilgili bir veraset sistemi oluşmuş.
Babadan oğula geçme.
Peki hanedan kime ait?
Bütün aile üyelerine.
Ait ve bu.
Veraset sistemi Osmanlılar zamanında.
Değiştirilecek.
Birinci Murat döneminde değiştiriliyor.
Ahmet dönemini Birinci Ahmet döneminde değiştiriliyor gibi.
Peki veraset sistemi nasıl bir şey?
Tahta kimin geçeceği konusu veraset sistemidir.
Peki Osmanlı Devleti'nde veraset sistemi nasıl işliyordu?
Baba öldükten sonra taht onun kanından gelenlere kalıyordu.
Kız çocukları.
Hariç.
Peki burada veraset.
Sistemi değiştirilmiş.
Midir?
Osman da evet değiştirildi.
Birinci Murat döneminde değiştirildi, ikinci Mehmet döneminde değiştirildi.
Biri de Birinci Ahmet döneminde değiştirilmiştir.
Arkadaşlar şimdi burada arkadaşlar.
Birinci Murat döneminde.
Ülke padişah ve oğullarının.
Dır deniliyor.
Bu ülkede Osmanlı soyundan gelen kişilerin tahta karışmasını engellemiştir.
Sadece erkek çocukları tahta çıkabiliyor.
Geçmişte kan bağına bağlı herkes tahta çıkma hakkına sahipti.
Birinci Murat bunu engellemiş oldu.
Yani olayı biraz daha daralttı.
İkinci Mehmed Ülke padişahın dır.
Yani tahta en erken çıkan andır o ülke.
O zaman burada kardeş katlini yasalaştığını görüyoruz.
Kanun name i Ali Osmanlı arkadaşlar İkinci Mehmed kardeş katlini getirdikten tahta kim hızlı ve erken çıkarsa o onundur, hükümdarlık onundur diyor.
Yine Birinci Ahmet döneminde.
Tahta en büyük ve en olgun kişinin çıkacağından bahsediyor.
Buna bizde.
Diyoruz.
Ekber ve Erşet sistemi bu şekilde.
Biz Osmanlı devlet yönetiminin temel yapısını görmüş olalım.
Şimdi arkadaşlar Osman.
Devleti'nin merkez yönetimi.
Aynı konunun devamını.
İşliyoruz.
Devlet yönetimin değil burada merkez yönetimi diyor.
Biz biliyoruz.
Payitaht İstanbul'dur.
Daha önce bahsetmiştik.
Orhangazi, Osmangazi dönemlerinde nasıl bizim baş genlerimiz değişiyordu.
Onlara söylemiştik.
Şimdi biz.
Merkez yönetimi dediğimiz zaman burada arkadaşlar ilk akla gelen şey saray.
Yönetimi.
Peki ilk sarayların neresiydi?
Bursa, Edirne sarayları mıydı?
Bunlar kuruluş döneminin önemli sarayları idi.
Tabii Osman Devleti.
Yükselme döneminde ise İstanbul ele geçirmişti.
Topkapı Sarayı haline.
Gelmişti.
Peki burası saray dediğimiz yer.
Devlet işlerinin görüşüldüğü yer mi?
Evet.
Peki en son, yani Osmanlı Devleti'nin uzun yıllar yönetim merkezi olan yeri neresi?
Topkapı Sarayı İstanbul'daki ve bu Topkapı Sarayı üç ana bölümden oluşuyor gençler.
Peki burada önemli olan ne?
Bu sarayın neresi iç, neresi dış?
Hem onu bileceğiz hem de bunların yapısal özelliğini bilmemiz gerekiyor.
Bakalım bu saray.
1 un enderun.
Harem olarak 3 kısma ayrılıyor.
Arkadaşlar sarayın dış kısmıdır.
Burasına yazalım.
Burada Divan ı Hümayun bulunur.
Yani Merkez Meclisimiz bulunur ve.
Burada devlet işleri görüşülür.
Daha sonra burada kimlerin olduğunu göreceğiz.
Enderun ve Harem İç Saraylar dır.
Burada ise Arz Odası.
Hazine i Hümayun yani Hazine Enderun Mektebi dediğimiz.
Bir okul bulunur ki bu okul devşirme okuludur.
Arkadaşlar şöyle ifadeleri Enderun'da.
En alt.
Kademede bir.
Kapıkulu olan.
Kişi veya köle olan bir kişi üst.
Basamaklara kadar.
Gidebiliyor.
Burada bir dikey hareketlilikten.
Bahsediyoruz.
Ki.
Bunlardan bahsedeceğiz.
Harem ise padişahın ailesi ve saray kadınlarının yaşadığı yerdir.
Arkadaşlar burada saray kadınlarına.
Eğitim de.
Veriliyor.
Padişahın evi olduğunu bilelim burayı.
Ve padişahın çocuklara da burada kalıyor onuda bilelim.
16'ıncı yüzyılın sonlarında, on yedinci yüzyılda ve on sekizinci yüzyılda Enderun ve haremde bozulmalar olduğunu göreceğiz.
Şimdi buradan merkez yönetimini biraz daha açalım.
Padişah kimdir?
Divan ı Hümayun'da neler olur?
Arkadaşlar padişahlar kut.
İnancı.
Gereği tahta çıkan kişilerdir.
Az önce söylemiştik nasıl olduğunu.
Tahta geçenler kılıç kuşanıp ve cülus töreni düzenlerler.
En büyük yeniçeri padişah dır.
Bunu bilelim.
Peki tahta geçtikten sonra ne yapar?
Fetih ve gaza yaparlar.
Ana görevleri.
İki.
Halkın refahını sağlamak zorundalar.
Üç.
Adaletli davranmak zorundalar.
4.
İç ve dış tehlikelere karşı tedbir alırlar.
Padişahın görevleri bunun.
Peki padişahın hükümdarlık sembolleri nedir arkadaşlar?
Tuğ, sancak, kılıç alayı, para bastırma.
Cülus bahşişi gibi vesaire.
Bu hükümdarlık sembollerinin göstergesidir.
Peki bundan almış olduğu ünvanlar ne?
Sultan Hakan.
Halife.
Padişah.
Hüdavendigar gibi de.
Ünvanlar kullanmışlar diyoruz.
Ayrıca padişahlar yasama.
Yürütme ve yargı yetkisine.
De sahiplerdir.
Burada öncelikle yasama yetkisinde berat.
Name, kanun.
Name.
Adalet name, aman name, yasak name.
Tepki gibi.
Bazı yasama güçlerini, bazı yasama.
Görevlerini yerine getirdiğini.
Biliyoruz.
Burada berat, rütbe verme, kanun name kanunları.
Değiştirebilme.
Kanun koyma, adalet name, adaletli davranma, aman name affetme.
Gibi ifadeleri belirtiyor.
Yürütme gücüne baktığımız zaman Divan i Hümayun'un baş üyesi.
Zaten orada savaşlara da kendisi katılıyor.
Divan ı Hümayunu kendisi yönetiyor.
Zaman zaman oraya başkan atamıştır.
Yargı yetkisine baktığımız zaman kulluk.
İdaresi yani.
Kullarını kendi seçiyor.
Müsadere sistemi yine.
Farklı yollardan zenginleşen bazı devlet adamları.
Rüşvet yiyen.
Veya farklı yollardan para edinmiş olan veya toprak edilmiş olan.
Memurlarının.
Mallarına el koyuyor.
Burada en büyük yargı organı da yine padişah olduğunu biliyoruz diyelim.
Bu da padişahın monarşi gücünün olduğunu, yasama, yürütme, yargıyı tek elinde bulundurduğunu göstergesi.
Divan ı Hümayun da baktığımız zaman devletin siyasi.
İdari, mali, askeri işlerini burada görüşüldüğünü bilelim.
Yani devletle ilgili.
Hemen hemen her şey burada görüşülüyor.
Halkı, şikayetleri arkadaşlar burada dinleniyor.
Önemli davalar burada görüşülüyor.
Burada alınan kararlar kanun hükmünde.
Olduğu için ve.
Burada alınan kararlar mühim.
Olduğu için büyüme defterlerine kaydediliyor.
Şimdi burada çıkanlar kanundur.
Artık padişahın ağzından çıkmıştır ve öyle onaylanmıştır.
Ve mühim.
Karalar olduğu içinse.
Büyüme defterlerine kayıt ediliyor.
Burada bundan sınıfa genelde askeri ler denir.
Yani biz bunlara eski adıyla.
Sayfiye de diyebiliriz, askeri ler sınıfı da diyebiliriz.
Genelde eskiden adı şöyle biliniyor sayfiye sınıfı.
Birazdan göreceğiz.
Şimdi Osmanlı toplum yapısı ve yönetiminden devam ediyoruz.
Az önce söylemiştik Divan ı.
Hümayun üyesini detaylı göreceğiz diye.
Divan ı Hümayun üyeleri sayfiye, ilmiye ve kale ümmiye olarak adlandırılırlar.
Bunlar genelde B reaya olarak bilinirler.
Bunlar yönetenler sınıfıdır.
Bu tabloya baktığımız zaman sayfiye sınıfının asker, yönetim.
Güvenlik işleriyle olduğunu görüyoruz.
Yani idareci ve.
Asker olduğunu görüyoruz.
Ilmiye sınıfına baktığımız zaman din, hukuk.
Eğitim olduğunu.
Görüyoruz.
Kalemi ye sınıfına baktığımız zaman yazışma.
Yani eli kalem tutanlar, diplomatik sınıf ve mali konulara bakan sınıfı.
Diye.
Görüyoruz.
Burada kahve rengiyle yazdıklarım, merkezde.
Bulunan görevlileri pembe.
Yazanlar ise taşrada görevli olanlar.
Bu taraf yönetenler sınıfı bunlar.
Vergi vermezler bir de tebaa bakalım.
Yani reaya.
Bunlar.
Halk Osmanlı.
Devleti'nde.
Klasik dönemden 19'uncu yüzyıla kadar.
Milliyetçilik.
Akımına kadar olan zamanlarda.
İki toplum yapısını görüyoruz.
Müslüman gayrimüslim toplum yapısını görüyoruz.
Bu iki toplumda da şehirli olan da vardır, köylü olan da vardır, konar göçer yaşayanlar da vardır.
Osmanlı toplumunda Müslümanların inançlarına vesaire.
Bizim din insanlarımız bakar ve gayrimüslimler.
Değilse.
Onların din insanları bakar.
Yani Osmanlı'da Müslümanların ve gayrimüslimlerin hukuku ayrıdır.
Çift başlı bir.
Hukuk sistemine.
Sahipler.
Burada bu sisteme millet sistemi diyoruz.
Şimdi yönetici.
Sınıfı daha.
Detayli görelim.
Sayfiye sınıfından başlıyoruz.
Kim de bunlar?
Hem idari görevli hem de savaşan asker sınıfı.
Sadrazam, padişahın sağ koludur.
Yani onun.
Mutlak vekilidir.
Arkadaşlar onun ürün.
Taşır ve devlet işlerinde.
Padişah adına iş yapar.
Zaman zaman savaşlara Serdarı Ekrem ünvanıyla çıktığında görmüşüzdür.
Bu sadrazamın bir de yardımcıları var.
Kubbealtı vezirleri veya vezirler diye geçer.
Sadrazamın yardımcıları olarak biliniyor.
Kaptan ı derya.
Bahsetmiştik.
Deniz Kuvvetleri Komutanı.
Divan ı Hümayun'da.
Sultan Süleyman zamanda katılacak.
Bunu bilelim.
Yeniçeri Ağası.
İstanbul'un güvenliğinden ve padişahın güvenliğinden sorumlu olan kişi.
Beylerbeyi büyük eyaletler.
Mesela Anadolu.
Beylerbeyi ve Rumeli Beylerbeyliği gibi.
Sancakbeyi eyaletlerin biraz daha gücü.
Bugünkü il dediğimiz yapılar su başı.
Ordu komutan.
Demektir.
Eyaletlerde görev alır ve.
Sancaklar da görev alır.
Genelde tımarlı sipahi illerin başında bulunan kişidir.
As başı veya yiğitbaşı daha küçük.
Birimlerin.
Güvenliğini sağlayan kişidir.
Tımarlı sipahi, savaş zamanı asker, barış zamanı çiftçi olan kişilerdir.
Bunlar Türk halkıdır arkadaşlar bilginiz olsun.
Şimdi Berna'nın ilmiye sınıfına bakalım.
Ilmiye sınıfı deyince aklımıza ne geliyordu?
Eğitim.
Din, adalet işlerinden sorumlu kişilerdi.
Bugün kazasker, kazasker veya bugünkü arkadaşlar Adalet Bakanı diyebiliriz.
Birinci Murat döneminden beri geldiğini biliyoruz.
Arkadaşlar Fatih Sultan.
Mehmet döneminde iki.
Tane çıkmıştır sayısı.
Fatih Sultan Mehmet döneminde sayıları ikiye çıkmıştır.
Anadolu kazaskeri.
Ve Rumeli kazasker olarak.
Biliyoruz.
Bakın burada bizi yanıltmasın.
Asker deyince askerlikle alakası olmayan kişi adaletle uğraşıyor.
Bugünkü Adalet Bakanı.
Değilim.
Bir diğeri.
Şeyhülislam.
Bugünkü Diyanet İşleri.
Başkanı.
Ya da müftü diyebiliriz kendisine.
Genelde dini işlerle ilgili fetva veriyor.
Bazı yapılan işlerin kanuna uygun olup olmadığından ziyade dine uygun olup olmamasına bakıyor kendisi.
Tanzimat'la beraber.
Yetkisi.
Biraz düşürülmüştür ama kaldırılmıştır.
Ta ki Cumhuriyet dönemine kadar varlığını korumuştur.
Şimdi bir de taşrada bulunanlar var.
Bu görevlilerin müftü.
İmam, kadı.
Hakim, müderris.
Öğretmen, nakıp, eşraf.
Bunlar Hazreti Muhammed'in soyundan gelenleri kaydı alan kişiler, kaydeden kişiler, kasaplar.
İslam hukukuna göre bazı davalarda genelde miras davalarında.
Bir heyet ve bu heyet gerçeği.
Araştırıp bulan, mahkemeye sunan bir grup olarak biliniyor.
Burada daha çok kazasker.
Ve şeyhülislamı bilmemiz bir de müderrisi.
Bilmemiz daha.
Önemli diyorum.
Evet arkadaşlar br yandan devam ediyoruz.
Şimdi kalemi y sınıfı.
Burada bunlara göreceğiz arkadaşlar.
Defterdar Nişancı Reis hükümdar muhtelif mu?
Asıl divanı kalemler gibi.
Defterdar ile başlayalım.
Defterdar ülkenin.
Maliyetinden.
Sorumludur.
Gelir de giderlerini kontrol eder.
Yine defterdar da iki tane vardır.
Hem Rumeli hem Anadolu Defterdarlığı diye.
Nasıl Rumeli Beylerbeyliği.
Varsa, Anadolu Beylerbeyliği varsa, Defterdar da iki tane var.
Nişancı yani tevkif idi.
Öncelikle divanda çıkan kararların üzerine padişah mührünü basıyor.
Bir iki.
Daha önemli bir.
Görevi.
Şu tımar.
Sistemini takip.
Ediyor, onları kayıt altına alıyor ve fethedilen bölgelerdeki toprakların dağıtımını sağlıyor.
Bugünkü tapu kadastro.
Gibi düşünebilirsiniz reis.
Bütün bu yazışmaların başkanıdır.
Daha önce nişancı ile beraber hareket eden Reis sükut da.
İlerki.
Yıllarda Dışişleri Bakanı haline gelecektir.
Mesela 1699 Karlofça Antlaşması'ndan sonra.
Reis.
Ül Kitaplığın önemi biraz daha artmıştır.
Çünkü Reis Üsküp'te.
Dış diplomasi.
İlişkilerini yürütmeye başlamıştır, ileriki.
Dönemde göreceğiz.
Taşrada bulunan görevler ise muhtelif.
Bir zabıta bir belediye gibi.
Çalışıyor mu hasıl?
Tahsil der.
Yani vergi memuru gibi görevleri olduğunu bilelim.
Divan kalemleri bu bütün kalem iye.
Sınıflarının alt üyeleri.
Olarak biliniyor.

Dünya Gücü Osmanlı (1453-1595)
Osmanlı Kültür ve Medeniyeti 1 / 5
Osmanlı Merkez Yönetimi
Osmanlı Merkez Yönetimi