1. Sanatçılar günlük dili işleyerek, eserlerine yine bir çoğunu dilin içinden çıkardıkları tatlar katarak, bazen de yepyeni bulu

1. Sanatçılar günlük dili işleyerek, eserlerine yine bir çoğunu dilin içinden çıkardıkları tatlar katarak, bazen de yepyeni buluş ve örgülerle bizde bambaşka hazlar uyandırarak dilin tadına varmamızı sağlarlar. Yahya Kemal, Kandilli yüzerken uykularda Mehtabı sürükledik sularda derken şüphesiz yine günlük kelimeleri kullanıyor. Fakat Yahya Kemal'e kadar hiç kimse Kandilli'yi uykularda yüzdürmemiş, mehtabı sularda sürüklememiştir. Bakınız Ahmet Haşim, mavi göklerde kargaların çirkin sesleriyle ötüşlerini nasıl tasvir ediyor: "Sanki binlerce çelik makas, semaların laciverdisini doğramak için mütemadiyen açılıp kapanarak havada cehennemî bir gürültü ile şakirdiyor." "Sema, laciverdi" gibi sözcükler eskimiş olsa bile burada da günlük kelimeler kullanılmıştır. Fakat kargaların gagalarını çelik makaslara benzetmek ve onların ötmek için gagalarını açıp kapayışlarını, göğün maviliğini doğramak olarak düşünmek sadece Ahmet Haşim'e mahsus bir imtiyazdır. Bir başka sanatçı, kargaları hallaca, gagalarni hallaç yayına benzetebilir ve kargaların beyaz bulutları pamuk gibi attığını yazabilirdi. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi Yahya Kemal ve Ahmet Haşim'de ortaktır? A) Günlük dilin söz değerlerine şiirsel bir tat yükleme B) Konuşma dilinin kaliplarini yeniden biçimlendirme C) Anlatımı sanatsal sözlerle uzatıp düşüncenin önüne geçirme D) Derinlikten uzak konuları ele alarak kolay anlaşılmayı hedefleme E) Sözcükler arasındaki bağlantılardan karşitlik ya da benzerlikleri ortaya çıkarma