Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Edebiyat Nedir? Soruları

7.) (1) Çocukluğum ve gençliğim İskenderun'da geç-
ti. (II) Seksen öncesini ve sonrasını bu şehirde
yaşadım. (III) İskenderun ki inanç, mezhep ve
düşünce anlamında, Müslüman, Alevi, Sünni,
Nusayri... (IV) Ne yazık ki çocukluk ve gençlik
dönemimin geçtiği bu şehirde ruhumu besleyen
mekânlardan ve mekânları besleyen adamlar-
dan yoksundum. (V) Etnik köken olarak Türk,
Kürt, Çerkez, Arap, Ermeni, Rum her renkten
insanın yaşadığı bir şehirdi.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden
hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır?
A) I
B) II (C) III
D) IV
E) V
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
7.) (1) Çocukluğum ve gençliğim İskenderun'da geç- ti. (II) Seksen öncesini ve sonrasını bu şehirde yaşadım. (III) İskenderun ki inanç, mezhep ve düşünce anlamında, Müslüman, Alevi, Sünni, Nusayri... (IV) Ne yazık ki çocukluk ve gençlik dönemimin geçtiği bu şehirde ruhumu besleyen mekânlardan ve mekânları besleyen adamlar- dan yoksundum. (V) Etnik köken olarak Türk, Kürt, Çerkez, Arap, Ermeni, Rum her renkten insanın yaşadığı bir şehirdi. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II (C) III D) IV E) V Diğer sayfaya geçiniz.
2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu yoktur?
a) Nargilenin dumanları bütün odayı kaplamıştı.
b) Uzun bir tartışma, her iki tarafın da haksız olduğunun belirtisidir
c) Düşünceler karmaşıklaştıkça anlatılması da zorlanır.
d) Sabahtan beri elindeki belgelerle bir aşağı bir yukarı çıkıyordu.
e) Kendi yaşadıklarını bana anlat, sonra da benim yaşadıklarımı dinle.
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu yoktur? a) Nargilenin dumanları bütün odayı kaplamıştı. b) Uzun bir tartışma, her iki tarafın da haksız olduğunun belirtisidir c) Düşünceler karmaşıklaştıkça anlatılması da zorlanır. d) Sabahtan beri elindeki belgelerle bir aşağı bir yukarı çıkıyordu. e) Kendi yaşadıklarını bana anlat, sonra da benim yaşadıklarımı dinle.
7
SORU - 8
Ateş bir gün suyu görmüş yüce dağların ardında, sevdalanmış onun deli dalgalarına.
Hirçin hırçın kayalara vuruşuna, yüreğindeki duruluğa...
Demiş ki suya:
Gel sevdalim ol, hayatıma anlam veren mucizem ol.
Su dayanamamış ateşin gözlerindeki sıcaklığa, al demiş; yüreğim sana armağan.
Sanılmış ateşle su birbirlerine sıkıca, kopmamacasına. Zamanla su, buhar olmaya; ateş, kül ol-
maya başlamış. Ya kendisi yok olacakmış, ya aşkı... Baştan alınlarına yazılmış olan kaderi de
yüreğindeki kederi de alıp gitmiş uzak diyarlara su.
Bu parçada hangi duyulara ait özellikler verilmiştir?
A) Görme - Dokunma - Duyma
B) Görme - Dokunma - işitme
C) İşitme - Koklama - Duyma
D) Koklama - Görme - İşitme
E) Dokunma - Koklama - Duyma
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
7 SORU - 8 Ateş bir gün suyu görmüş yüce dağların ardında, sevdalanmış onun deli dalgalarına. Hirçin hırçın kayalara vuruşuna, yüreğindeki duruluğa... Demiş ki suya: Gel sevdalim ol, hayatıma anlam veren mucizem ol. Su dayanamamış ateşin gözlerindeki sıcaklığa, al demiş; yüreğim sana armağan. Sanılmış ateşle su birbirlerine sıkıca, kopmamacasına. Zamanla su, buhar olmaya; ateş, kül ol- maya başlamış. Ya kendisi yok olacakmış, ya aşkı... Baştan alınlarına yazılmış olan kaderi de yüreğindeki kederi de alıp gitmiş uzak diyarlara su. Bu parçada hangi duyulara ait özellikler verilmiştir? A) Görme - Dokunma - Duyma B) Görme - Dokunma - işitme C) İşitme - Koklama - Duyma D) Koklama - Görme - İşitme E) Dokunma - Koklama - Duyma
Önce, kocaman ayakkabılar içinde yürümeye
1
çalışan değnek gibi iki çıplak ayak göründü, sonra
||
parça parça pantolonu sarkmış iki bacak hareket
etti. Çöp gibi boynun, içinde kaybolduğu eski,
IV
geniş bir palto kalıntısı belirdi.
V
Bu cümledeki numaralanmış tamlamalardan
hangisi tür bakımından ötekilerden farklıdır?
B) II.
A) I.
C) III.
D) IV.
EV.
4.
yeni tre
N
5.
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
Önce, kocaman ayakkabılar içinde yürümeye 1 çalışan değnek gibi iki çıplak ayak göründü, sonra || parça parça pantolonu sarkmış iki bacak hareket etti. Çöp gibi boynun, içinde kaybolduğu eski, IV geniş bir palto kalıntısı belirdi. V Bu cümledeki numaralanmış tamlamalardan hangisi tür bakımından ötekilerden farklıdır? B) II. A) I. C) III. D) IV. EV. 4. yeni tre N 5.
2. Olumsuz sapma; toplumun çoğunluğunca hoş
karşılanmayan, onaylanmayan, toplumsal değer ve
normlara uygun olmayan, negatif türden davranışlara
verilen addır. Hırsızlık yapmak, yalan söylemek,
uyuşturucu madde kullanmak, aile içi şiddet uygulamak
gibi davranışlar toplum içinde doğru olmayan davranışlar
olarak kabul edilir. Bazı insanların kendi aralarında çete
kurmaları ve düşüncelerini diğer insanlara zorla kabul
ettirmeye çalışmaları da bu sapma türüne girer. Adi suçlar,
şiddet, uyuşturucu bağımlılığı, rüşvet, terörizm vb.
olumsuz sapma türlerindendir.
Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi
söylenemez?
A Tanımlama yapılmıştır.
B) Gerekçeli öneri vardır. V
C) Sayıp dökmelere yer verilmiştir.
D) Benzerlik ilişkisinden yararlanılmıştır.
L
E) Örneklemeye başvurulmuştur.
4.
288
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
2. Olumsuz sapma; toplumun çoğunluğunca hoş karşılanmayan, onaylanmayan, toplumsal değer ve normlara uygun olmayan, negatif türden davranışlara verilen addır. Hırsızlık yapmak, yalan söylemek, uyuşturucu madde kullanmak, aile içi şiddet uygulamak gibi davranışlar toplum içinde doğru olmayan davranışlar olarak kabul edilir. Bazı insanların kendi aralarında çete kurmaları ve düşüncelerini diğer insanlara zorla kabul ettirmeye çalışmaları da bu sapma türüne girer. Adi suçlar, şiddet, uyuşturucu bağımlılığı, rüşvet, terörizm vb. olumsuz sapma türlerindendir. Bu parçanın anlatımıyla ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez? A Tanımlama yapılmıştır. B) Gerekçeli öneri vardır. V C) Sayıp dökmelere yer verilmiştir. D) Benzerlik ilişkisinden yararlanılmıştır. L E) Örneklemeye başvurulmuştur. 4. 288
13. Aşağıdaki çümlelerde geçen altı çizili sözcüklerin
hangisinin kökü diğerlerinden farklıdır?
A) Bu kitabında kırsal kesim insanlarını dile getiri-
yor.
B) Senin yokluğunda çocuklara çikolataları verdim.
C) Burnuma gelen kokunun kaynağını bulmaya çalı-
şalım.
D) Onunla çağdaş yaşam üzerine güzel bir mülakat
yaptık.
E) İnsanın özgürlüğü başka birinin sıkıntısı olmama-
lıdır.
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
13. Aşağıdaki çümlelerde geçen altı çizili sözcüklerin hangisinin kökü diğerlerinden farklıdır? A) Bu kitabında kırsal kesim insanlarını dile getiri- yor. B) Senin yokluğunda çocuklara çikolataları verdim. C) Burnuma gelen kokunun kaynağını bulmaya çalı- şalım. D) Onunla çağdaş yaşam üzerine güzel bir mülakat yaptık. E) İnsanın özgürlüğü başka birinin sıkıntısı olmama- lıdır.
. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde hem basit hem
birleşik çekimli fiiller bir arada kullanılmıştır?
A) Hava öyle soğuktu ki neredeyse burnum buz tu-
tacaktı.
B) Onu herkes tanıyormuş, çok dürüst bir adammış.
C) Ben lokantaya gittim ama onlar çoktan ayrılmış-
Jardı oradan.
D) Bu yıl işleri çok yoğundu, sabaha kadar çalışıyor-
lardı.
EX Elinle ne verirsen o da seninle gelirmiş.
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde hem basit hem birleşik çekimli fiiller bir arada kullanılmıştır? A) Hava öyle soğuktu ki neredeyse burnum buz tu- tacaktı. B) Onu herkes tanıyormuş, çok dürüst bir adammış. C) Ben lokantaya gittim ama onlar çoktan ayrılmış- Jardı oradan. D) Bu yıl işleri çok yoğundu, sabaha kadar çalışıyor- lardı. EX Elinle ne verirsen o da seninle gelirmiş.
21.-22. soruları aşağıdaki
parçaya göre cevaplayınız.
(1) Edip Ahmed'e göre bilgili olmak, dili koru-
mak, hayatın anlamına vakıf olmak, cömert-
lik-yardımseverlik, alçakgönüllülük, iyi arkadaş
edinme, ideal insan hedefine ulaşmak için sahip
olunması gereken asgari özelliklerdir. (II) Ancak
asgari de olsa bu hedefe ulaşmak o kadar
kolay değildir. (III) Çünkü şair, aynı zamanda
bireyin kendisini cehalet, diline sahip çıkmamak,
anlamsızlık, cimrilik, kibir ve hırs gibi olumsuz
özelliklerden de sakınması gerektiğini söyler.
(IV) Ahlâki hayatın belli bir zamanı, miktarı olma-
dığı için bu durum dikkatli olmayı, odaklanmayı
ve sürekli bir dinamizmi beraberinde getirir. (V)
Ahlâki yaşayıştaki zayıflık, bireyin veya toplu-
mun dikkat, odaklanma ve dinamizm noktasın-
da sıkıntı yaşamasına sebep olacağından bu
durum hazırcılığı, tembelliği, kısa yoldan kazanç
elde etmeyi, çıkarcılığı ve daha pek çok dini ve m
sosyo-psikolojik olumsuzluğu beraberinde geti-
rir.
21. Bu parçada numaralandırılmış cümlelerle
ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylene-
mez?
A) I numaralı cümle amaç-sonuç ilişkisi kur-
ilişkisi
maktadır.
Il numaralı cümlede I numaralı cümlede
anlatılan durumun göründüğü gibi basit
olmadığı anlatılmaktadır.
III numaralı cümle kendinden önceki cümle-
nin nedeni niteliğindedir.
(D) V numaralı cümlede tedbirden bahsedil-
mektedir.
numaralı cümlede
bireysel etkilerden söz
edilmektedir.
22. BL
ma
BENIM HOCAM
(11
11
0:
A
23.
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
21.-22. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. (1) Edip Ahmed'e göre bilgili olmak, dili koru- mak, hayatın anlamına vakıf olmak, cömert- lik-yardımseverlik, alçakgönüllülük, iyi arkadaş edinme, ideal insan hedefine ulaşmak için sahip olunması gereken asgari özelliklerdir. (II) Ancak asgari de olsa bu hedefe ulaşmak o kadar kolay değildir. (III) Çünkü şair, aynı zamanda bireyin kendisini cehalet, diline sahip çıkmamak, anlamsızlık, cimrilik, kibir ve hırs gibi olumsuz özelliklerden de sakınması gerektiğini söyler. (IV) Ahlâki hayatın belli bir zamanı, miktarı olma- dığı için bu durum dikkatli olmayı, odaklanmayı ve sürekli bir dinamizmi beraberinde getirir. (V) Ahlâki yaşayıştaki zayıflık, bireyin veya toplu- mun dikkat, odaklanma ve dinamizm noktasın- da sıkıntı yaşamasına sebep olacağından bu durum hazırcılığı, tembelliği, kısa yoldan kazanç elde etmeyi, çıkarcılığı ve daha pek çok dini ve m sosyo-psikolojik olumsuzluğu beraberinde geti- rir. 21. Bu parçada numaralandırılmış cümlelerle ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi söylene- mez? A) I numaralı cümle amaç-sonuç ilişkisi kur- ilişkisi maktadır. Il numaralı cümlede I numaralı cümlede anlatılan durumun göründüğü gibi basit olmadığı anlatılmaktadır. III numaralı cümle kendinden önceki cümle- nin nedeni niteliğindedir. (D) V numaralı cümlede tedbirden bahsedil- mektedir. numaralı cümlede bireysel etkilerden söz edilmektedir. 22. BL ma BENIM HOCAM (11 11 0: A 23.
28. (1) Edebiyat öğretiminde önemli olan, kişilerin,
okudukları metin ya da yapıtla doğrudan iletişim
kurmalarıdır. (II) Metin üzerinde düşünmeleri, oku-
duklarını kendi algıladıkları biçimde ve kendi söz-
cükleriyle yeniden üretmeleri ancak bu yolla ola-
naklıdır. (III) Yoksa amaç, metindeki anlamı tekrar-
lamak değildir. (IV) Hatta klasikleşmiş, önceden
üretilmiş ve tanımlanmış bilgileri öğretmek hiç de-
ğildir. (V) Metne eleştirel yaklaşma, onu anlamaya
çalışmanın bir gereğidir. (VI) Hiç sorgulamadan
hazır bilgiyi aynen almak, kişiyi düşünmeye, tar-
tışmaya, kendisi olmaya götürmez.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden han-
gileri kendinden önceki cümlenin gerekçesini
açıklamaktadır?
A) II ve IV
B) II ve VI
C) III ve IV
D) III ve V
E) IV ve VI
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
28. (1) Edebiyat öğretiminde önemli olan, kişilerin, okudukları metin ya da yapıtla doğrudan iletişim kurmalarıdır. (II) Metin üzerinde düşünmeleri, oku- duklarını kendi algıladıkları biçimde ve kendi söz- cükleriyle yeniden üretmeleri ancak bu yolla ola- naklıdır. (III) Yoksa amaç, metindeki anlamı tekrar- lamak değildir. (IV) Hatta klasikleşmiş, önceden üretilmiş ve tanımlanmış bilgileri öğretmek hiç de- ğildir. (V) Metne eleştirel yaklaşma, onu anlamaya çalışmanın bir gereğidir. (VI) Hiç sorgulamadan hazır bilgiyi aynen almak, kişiyi düşünmeye, tar- tışmaya, kendisi olmaya götürmez. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerden han- gileri kendinden önceki cümlenin gerekçesini açıklamaktadır? A) II ve IV B) II ve VI C) III ve IV D) III ve V E) IV ve VI
22. Anadolu'daki arkeolojik kazılar sonucunda, zeytin
1
11
ağacının çok eskilere dayandığını ve aynı zamanda
111
zeytinyağının faydalarını insanların bildiğini gös-
IV
V
teren deliller bulunmuştur.
Bu cümledeki numaralanmış sözcükler yapısı
bakımından ikişerli eşleştirildiğinde hangisi di-
şarıda kalır?
ALL
B) II C) III
D) IV
E) V
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
22. Anadolu'daki arkeolojik kazılar sonucunda, zeytin 1 11 ağacının çok eskilere dayandığını ve aynı zamanda 111 zeytinyağının faydalarını insanların bildiğini gös- IV V teren deliller bulunmuştur. Bu cümledeki numaralanmış sözcükler yapısı bakımından ikişerli eşleştirildiğinde hangisi di- şarıda kalır? ALL B) II C) III D) IV E) V
Bu parçada söz edilen korykçu tilki okurun
eleştirilen yönü aşağıdakilerden hangisidir?
Kalıplaşmış beklentilerle yola çıkan çoğu okur,
kurgusunu çözmekte zorlandığı bir roman karşısında
bocalar. Ro ani sonuna kadar okuma sabrını bir türlü
gösteremez ve "Zaten, pek de bir şeye
benzemiyordu!" diye bırakır. Ilgisini uyanık tutacak
romanlara olgun bir üzüm salkımi kadar önem veren bu
okurların çözmekte zorlandıkları roman karşısındaki
tepkilerine "korukçu tilki sendromu" adını vermeyi uygun
buldum. Söz konusu korukçu tilki okur, elindeki kitabı
kafasındaki yerleşik hiçbir kategoriye koyamadığı
için tembellik limanına sığınır. Hiç kuşkusuz okurun,
estetik haz alma hakkı vardır ama bu hak; onun kendini
aşıp yeniden yaratmasının önündeki en büyük engeldir
de. Korukçu tilki okur, yarıda bıraktığı romanı bir kez
daha dikkatle okusa belki de romanı daha iyi
anlayacaktır.
A) Sorgulayıcı bakışı
B) Yenilik arayışı
CDeğerlendirme ölçütü
D Sanat anlayışı
E) Mükemmeliyetçi tavrı
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
Bu parçada söz edilen korykçu tilki okurun eleştirilen yönü aşağıdakilerden hangisidir? Kalıplaşmış beklentilerle yola çıkan çoğu okur, kurgusunu çözmekte zorlandığı bir roman karşısında bocalar. Ro ani sonuna kadar okuma sabrını bir türlü gösteremez ve "Zaten, pek de bir şeye benzemiyordu!" diye bırakır. Ilgisini uyanık tutacak romanlara olgun bir üzüm salkımi kadar önem veren bu okurların çözmekte zorlandıkları roman karşısındaki tepkilerine "korukçu tilki sendromu" adını vermeyi uygun buldum. Söz konusu korukçu tilki okur, elindeki kitabı kafasındaki yerleşik hiçbir kategoriye koyamadığı için tembellik limanına sığınır. Hiç kuşkusuz okurun, estetik haz alma hakkı vardır ama bu hak; onun kendini aşıp yeniden yaratmasının önündeki en büyük engeldir de. Korukçu tilki okur, yarıda bıraktığı romanı bir kez daha dikkatle okusa belki de romanı daha iyi anlayacaktır. A) Sorgulayıcı bakışı B) Yenilik arayışı CDeğerlendirme ölçütü D Sanat anlayışı E) Mükemmeliyetçi tavrı
X
12.
V.
Gittiğinizde
DENEME 7
1.
Sapasağlam
11.
Kaçındığım
IV.
Tavrını
III.
Ciddileşti
Yukarıdaki şemada yer alan sözcüklerle ilgili olarak
yapılan açıklamalardan hangisi doğru değildir?
A) I. sözcükte ünsüz türemesi ve ünlü türemesi vardır.
B) II. sözcükte ünsüz yumuşamasına aykırılık ve ünsüz
yumuşaması vardır.
C) III. sözcükte ünsüz türemesi ve ünsüz benzeşmesi
vardır.
D) IV. sözcükte ünlü düşmesi ve iyelik eki vardır.
E) V. sözcükte ünsüz benzeşmesi ve ünsüz değişimi var-
dir.
()
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
X 12. V. Gittiğinizde DENEME 7 1. Sapasağlam 11. Kaçındığım IV. Tavrını III. Ciddileşti Yukarıdaki şemada yer alan sözcüklerle ilgili olarak yapılan açıklamalardan hangisi doğru değildir? A) I. sözcükte ünsüz türemesi ve ünlü türemesi vardır. B) II. sözcükte ünsüz yumuşamasına aykırılık ve ünsüz yumuşaması vardır. C) III. sözcükte ünsüz türemesi ve ünsüz benzeşmesi vardır. D) IV. sözcükte ünlü düşmesi ve iyelik eki vardır. E) V. sözcükte ünsüz benzeşmesi ve ünsüz değişimi var- dir. ()
21. - 22. soruları aşağıdaki parçaya göre ce-
vaplayınız.
Bazı kavramlar, uzun süre sözlüklere ve akademik
metinlere hapsedildikten sonra sebebi bilinmeksizin
birdenbire, halkın diline düşme; basında, televizyon-
da, hatta hükümet demeçlerinde zikredilme talihini
veya talihsizliğini yaşar. Fena hâlde felsefe kokan ve
Yunancadaki köküyle akla Aristoteles'i getiren etik
kelimesi, bugün tam da bu şekilde sahnenin ortası-
na yerleşmiş durumda. Yunancada bilgece bir eylem
yolu arayışına karşılık gelen etik, felsefenin ayrılmaz
bir parçasıdır. Descartes'la -yani özne sorununun
merkezî önem taşıdığı modern dönem felsefesiyle-
birlikte etik, ahlakla veya pratik akılla az çok eş anlam-
li hâle gelmiştir. Etik, böylece ister bireysel ister kolek-
tif olsun, bir öznenin veya özne grubunun eylemlerini
ve bunların sonuçlarını evrensel yasaların terazisinde
ölçen, yargılayan sistem anlamına kavuşmuştur. Bu-
günün popüler kültür ve siyaset endüstrisinde ise artık
anlam enflasyonu nedeniyle milyonlarca sıfırla şişmiş
bir kavrama dönüşmüştür. O kadar çok şey için kulla-
niliyor ki hemen hiçbir şey ifade etmiyor.
A
R
21. Bu parçada altı çizili sözle etikle ilgili olarak anla-
tılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?
A) Düşünce tarihindeki yerini ve önemini koruyama-
diği için eski popülerliğini yitirmiş bir terim olduğu
BÖnemli bir felsefi terim olmaktan çıkıp gündelik an-
lamlar kazanmış işlevsel bir sözcüğe dönüştüğü
C) Zaman içinde farklı disiplinler tarafından da kul-
lanıldığı için tanımlanmasının zorlaştığı
D) Popülerliği ve yanlış kullanılması nedeniyle asıl
anlamını yitirdiği ve içinin giderek boşaltıldığı
E) Siyasi ve sosyal çevrelerdeki farklı kullanımları
nedeniyle felsefedeki tanımının da değiştiği
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
21. - 22. soruları aşağıdaki parçaya göre ce- vaplayınız. Bazı kavramlar, uzun süre sözlüklere ve akademik metinlere hapsedildikten sonra sebebi bilinmeksizin birdenbire, halkın diline düşme; basında, televizyon- da, hatta hükümet demeçlerinde zikredilme talihini veya talihsizliğini yaşar. Fena hâlde felsefe kokan ve Yunancadaki köküyle akla Aristoteles'i getiren etik kelimesi, bugün tam da bu şekilde sahnenin ortası- na yerleşmiş durumda. Yunancada bilgece bir eylem yolu arayışına karşılık gelen etik, felsefenin ayrılmaz bir parçasıdır. Descartes'la -yani özne sorununun merkezî önem taşıdığı modern dönem felsefesiyle- birlikte etik, ahlakla veya pratik akılla az çok eş anlam- li hâle gelmiştir. Etik, böylece ister bireysel ister kolek- tif olsun, bir öznenin veya özne grubunun eylemlerini ve bunların sonuçlarını evrensel yasaların terazisinde ölçen, yargılayan sistem anlamına kavuşmuştur. Bu- günün popüler kültür ve siyaset endüstrisinde ise artık anlam enflasyonu nedeniyle milyonlarca sıfırla şişmiş bir kavrama dönüşmüştür. O kadar çok şey için kulla- niliyor ki hemen hiçbir şey ifade etmiyor. A R 21. Bu parçada altı çizili sözle etikle ilgili olarak anla- tılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir? A) Düşünce tarihindeki yerini ve önemini koruyama- diği için eski popülerliğini yitirmiş bir terim olduğu BÖnemli bir felsefi terim olmaktan çıkıp gündelik an- lamlar kazanmış işlevsel bir sözcüğe dönüştüğü C) Zaman içinde farklı disiplinler tarafından da kul- lanıldığı için tanımlanmasının zorlaştığı D) Popülerliği ve yanlış kullanılması nedeniyle asıl anlamını yitirdiği ve içinin giderek boşaltıldığı E) Siyasi ve sosyal çevrelerdeki farklı kullanımları nedeniyle felsefedeki tanımının da değiştiği
len sorulara verdiği
iki yaşındaydı, son-
kiz yaşında. Bir gün
seferinde farklı. İlk
en de onlardan biri-
rini seçerler. Bunun
endimizi öyle hisset-
Once o dünyayı ha-
geliyor.
bi önemli bir süreç.
zor. Gerçek olacak
cak. Sıradan ama o
yer. Mekân gizli bir
zel olmalı ama yine
zor.
aktı ama hiçbir be-
il, çalışmak da zo-
arda belgeselci bir
sordu. Bense ka-
sirkin içinde olma
elgesel işine bir şe-
ri olun, şu rolü oy-
aldığımı fark ettim.
oldu. Asıl okul o.
eliyorum, balla bü-
geldi. Yani filmde
endi hikâyemi an-
erde güneye, İtal-
en birçok Alman
terk etti İtalya'yı,
mde bu kuşaktan
apların herhangi
iniz, süreç nasıl
e yansıtması ko-
otobiyografik ol-
ç olmasıyla ilgili
yerini nasıl tarif
Deneme - 2
36-37. soruları aşağıdaki parçaya göre
cevaplayınız.
Orhan Kemal'in Uyku hikâyesinde olduğu gibi Yaşar Ke-
mal de San Sıcak hikâyesinde çalışmak zorunda kalan
veya zorla çalıştırılan bir çocuğu ele alıyor. Yaşar Ke-
mal'in hikâyesinde de uyku ile savaş ve yorgunluk önemli
bir yer tutuyor. İki hikâyede de çocukların beden yapıları
bakımından zayıf olmaları, aç kalmaları ve aşırı sıcaklık
karşısında baygın düşmeleri dikkati çekiyor. Yalnız Orhan
Kemal'in hikâyesinde mekân fabrika olduğu hâlde San
Sıcak'ta köy ve tarladır. İki yazarın da gayesi çocuğa kar-
şi acima duygusu uyandırmak ve çocukların bir kazanç
vasıtası olarak kullanılmasının bir nevi zulüm olduğunu
ortaya koymaktır. Orhan Kemal'in hikâyesi işleniş, ayrın-
tılarla ana fikir arasında kurulan münasebet, iç zenginlik,
gerçeklik duygusu bakımından Yaşar Kemal'inkinden
daha mükemmeldir. Yaşar Kemal, hadiseler arasında
ikna edici münasebetler kuramıyor. Tasvirleri, şairane
olsun diye beyhude uzatıyor. Tasvirin şairaneliği yanında
Yaşar Kemal, sevgi ve iradeye de önem veriyor. Böylece
zici güçlere karşı, insanı kurtaran bir denge kuruyor.
36. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi Uyku hikâ-
yesi ile Sarı Sıcak hikâyesinin ortak yönlerinden biri
değildir?
A) Sosyal çevre
B) ön plana çıkarılan konu
LO Okura iletilmek istenen mesaj
Toplumsal içerik
Temel kişilerin niteliği
37. Bu parçada Yaşar Kemal'in eleştirilme nedeni aşağı-
dakilerden hangisidir?
A Insan iradesini gerçekçi olmayan bir biçimde öne çı-
karması
BAcima duygusunu şairane bir üslupla abartarak yan-
sıtması
öyküsünün güçlü bir neden-sonuç ilişkisinden yok-
sun olması
DÖyküsünde anlaşılması güç, sanatlı bir üslup kullan-
ması
E Ele aldığı olay ile olayın mekânı arasındaki ilişkinin
inandırıcılık bakımından zayıf olması
TYT/Türkçe
38-40. so
layınız.
Bana daha
ırmak. Ko
yetler ayr
Ama eve
da dilde
landım,
ģim mes
Görece
kanımca
öne çık
gibi ke
sun, ka
Derin a
dar be
38. Bu sö
lenm
AY K
d
B
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
len sorulara verdiği iki yaşındaydı, son- kiz yaşında. Bir gün seferinde farklı. İlk en de onlardan biri- rini seçerler. Bunun endimizi öyle hisset- Once o dünyayı ha- geliyor. bi önemli bir süreç. zor. Gerçek olacak cak. Sıradan ama o yer. Mekân gizli bir zel olmalı ama yine zor. aktı ama hiçbir be- il, çalışmak da zo- arda belgeselci bir sordu. Bense ka- sirkin içinde olma elgesel işine bir şe- ri olun, şu rolü oy- aldığımı fark ettim. oldu. Asıl okul o. eliyorum, balla bü- geldi. Yani filmde endi hikâyemi an- erde güneye, İtal- en birçok Alman terk etti İtalya'yı, mde bu kuşaktan apların herhangi iniz, süreç nasıl e yansıtması ko- otobiyografik ol- ç olmasıyla ilgili yerini nasıl tarif Deneme - 2 36-37. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. Orhan Kemal'in Uyku hikâyesinde olduğu gibi Yaşar Ke- mal de San Sıcak hikâyesinde çalışmak zorunda kalan veya zorla çalıştırılan bir çocuğu ele alıyor. Yaşar Ke- mal'in hikâyesinde de uyku ile savaş ve yorgunluk önemli bir yer tutuyor. İki hikâyede de çocukların beden yapıları bakımından zayıf olmaları, aç kalmaları ve aşırı sıcaklık karşısında baygın düşmeleri dikkati çekiyor. Yalnız Orhan Kemal'in hikâyesinde mekân fabrika olduğu hâlde San Sıcak'ta köy ve tarladır. İki yazarın da gayesi çocuğa kar- şi acima duygusu uyandırmak ve çocukların bir kazanç vasıtası olarak kullanılmasının bir nevi zulüm olduğunu ortaya koymaktır. Orhan Kemal'in hikâyesi işleniş, ayrın- tılarla ana fikir arasında kurulan münasebet, iç zenginlik, gerçeklik duygusu bakımından Yaşar Kemal'inkinden daha mükemmeldir. Yaşar Kemal, hadiseler arasında ikna edici münasebetler kuramıyor. Tasvirleri, şairane olsun diye beyhude uzatıyor. Tasvirin şairaneliği yanında Yaşar Kemal, sevgi ve iradeye de önem veriyor. Böylece zici güçlere karşı, insanı kurtaran bir denge kuruyor. 36. Bu parçaya göre aşağıdakilerden hangisi Uyku hikâ- yesi ile Sarı Sıcak hikâyesinin ortak yönlerinden biri değildir? A) Sosyal çevre B) ön plana çıkarılan konu LO Okura iletilmek istenen mesaj Toplumsal içerik Temel kişilerin niteliği 37. Bu parçada Yaşar Kemal'in eleştirilme nedeni aşağı- dakilerden hangisidir? A Insan iradesini gerçekçi olmayan bir biçimde öne çı- karması BAcima duygusunu şairane bir üslupla abartarak yan- sıtması öyküsünün güçlü bir neden-sonuç ilişkisinden yok- sun olması DÖyküsünde anlaşılması güç, sanatlı bir üslup kullan- ması E Ele aldığı olay ile olayın mekânı arasındaki ilişkinin inandırıcılık bakımından zayıf olması TYT/Türkçe 38-40. so layınız. Bana daha ırmak. Ko yetler ayr Ama eve da dilde landım, ģim mes Görece kanımca öne çık gibi ke sun, ka Derin a dar be 38. Bu sö lenm AY K d B
24. Cumhuriyet edebiyatımızın en önemli deneme yazarların-
dan olan ---- küçüklüğünden beri problemli olan görme
duyusunu okumaya ve araştırmaya olan ilgisi sebebiyle
iyice kaybeder. Ancak bu durum onun araştırmalarına
ve yazılarına engel değildir. Eserlerinde Türkçenin hızla
kan kaybetmesi ve mâzi ile aradaki çatlağın her geçen
gün büyümesi, bunun Türk toplumunun bugünü ve yarını
üzerindeki yıkıcı etkileri üzerinde durmuştur. Bir düşün-
ce geleneğinden mahrum olmaları yüzünden Eflatun'un
ünlü istiaresinde geçtiği gibi "mağara"ya kapatılmış olan
Türk aydınlarının kısa zamanda hızla burçtan burca sav-
rulmalarına işaret etmiştir. "Bana öyle geliyor ki hayat
denen mülâkata bu kitabı yazmak için geldim." dediği
"Bu Ülke" adlı kitabını 1976'da yayımlanmıştır.
Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerin hangisi
getirilmelidir?
A) Nurullah Ataç
B) Salah Birsel
C) Cemil Meriç
D) Sabahattin Eyüboğlu
E) Suut Kemal Yetkin
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
24. Cumhuriyet edebiyatımızın en önemli deneme yazarların- dan olan ---- küçüklüğünden beri problemli olan görme duyusunu okumaya ve araştırmaya olan ilgisi sebebiyle iyice kaybeder. Ancak bu durum onun araştırmalarına ve yazılarına engel değildir. Eserlerinde Türkçenin hızla kan kaybetmesi ve mâzi ile aradaki çatlağın her geçen gün büyümesi, bunun Türk toplumunun bugünü ve yarını üzerindeki yıkıcı etkileri üzerinde durmuştur. Bir düşün- ce geleneğinden mahrum olmaları yüzünden Eflatun'un ünlü istiaresinde geçtiği gibi "mağara"ya kapatılmış olan Türk aydınlarının kısa zamanda hızla burçtan burca sav- rulmalarına işaret etmiştir. "Bana öyle geliyor ki hayat denen mülâkata bu kitabı yazmak için geldim." dediği "Bu Ülke" adlı kitabını 1976'da yayımlanmıştır. Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdakilerin hangisi getirilmelidir? A) Nurullah Ataç B) Salah Birsel C) Cemil Meriç D) Sabahattin Eyüboğlu E) Suut Kemal Yetkin
10
4.
Kağan, hanedan üyeleri, hatun, ayguci ve boy beylerinden
oluşan Kurultay, genellikle yılda üç kez toplanarak devlet
işterini görüşürdü. İlk Türk devletlerinde Kurultay'ın savaş,
barış gibi önemli konularda aldığı kararlar kağanı bağla-
mazdı.
Bu bilgiler ilk Türk devletleri ile ilgili aşağıdakilerden han-
gisinin göstergesi olamaz?
PORTA
A) Hükümdar eşlerinin devlet yönetiminde söz sahibi ol-
duğunun
B) Din adamlarının da yönetimde yer aldığının
C) Devletin boylar federasyonu şeklinde örgütlendiğinin
D) Kağanın otoritesinin Kurultay'ın üstünde olduğunun
E) Kurultay'ın danışma kurulu gibi çalıştığının
I. OTURUM (TYT) DENEME SINAVI - 2
Diğer sayfaya geçiniz.
Lise Türkçe
Edebiyat Nedir?
10 4. Kağan, hanedan üyeleri, hatun, ayguci ve boy beylerinden oluşan Kurultay, genellikle yılda üç kez toplanarak devlet işterini görüşürdü. İlk Türk devletlerinde Kurultay'ın savaş, barış gibi önemli konularda aldığı kararlar kağanı bağla- mazdı. Bu bilgiler ilk Türk devletleri ile ilgili aşağıdakilerden han- gisinin göstergesi olamaz? PORTA A) Hükümdar eşlerinin devlet yönetiminde söz sahibi ol- duğunun B) Din adamlarının da yönetimde yer aldığının C) Devletin boylar federasyonu şeklinde örgütlendiğinin D) Kağanın otoritesinin Kurultay'ın üstünde olduğunun E) Kurultay'ın danışma kurulu gibi çalıştığının I. OTURUM (TYT) DENEME SINAVI - 2 Diğer sayfaya geçiniz.