Paragrafta Yapı Soruları

12. I. Saray ve Ötesi II. Bir Acı Hikâye C III. Edebî Hatıralar IV. Kırk Yıl V. Magosa Hatıraları Anı türünde yazılmış yukarıdaki eserlerden hangi- si Servetifünun Dönemi sanatçılarından birine ait değildir? A) I B) II C) III D) IV E) V

5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir ad takımı arasına, tamlananın sıfatı girmiştir? (1993 - ÖYS) A) Yeni aldığı güneş gözlüğünü kaybetmiş. B) Mavi çizgili gömleğinin düğmesi kopmuş. C) Ağacın pencereye değen dallarını kesmek gereki- yor. D) Dün, uzun süredir görmediğim bir okul arkadaşıma rastladım. E) Senin önerdiğin kitabı bir türlü alıp okuyamadım.

20. (1) Bahar sözünün bize yeşermeyi, çiçeklenmeyi hatırlattı- ğını söylemeye lüzum görmüyorum. (II) İlkbaharla beraber bütün tabiatın çiçeklerle donanması bu kelimenin anlamını düşünmeye pek de lüzum bırakmamıştır. (III) Çiçek; ilk ba- kışta zannedildiği gibi sadece bir süslenme, bir güzelleş- me arzusunun ürünü değildir; her çiçeğin bir gayesi vardır o da meyveye doğru gitmektir. (IV) Yalnız tabiat için, kırlar için, çiçekler için, ağaçlar için değil; insanlar için de bir ba- har, bir ilkbahar düşünülür. (V) İnsanların genç olduklarını anlatmak için "ömrünün ilkbaharında" derler. (VI) Tabii o ömrün bir de sonbaharı vardır ki çiçeklenmenin belki so- nunun geldiğini anlatmak için öyle demişlerdir. en Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi anla- tım akışını bozmaktadır? A) II U B III C) IV D) V E) VI

1 21.XI) Fatma K. Barbarosoğlu, yoğun bir emek harcayarak Fatma Aliye'nin hayatını kaleme almış ve oldukça ses getirmiştir. (II) Fatma Aliye hakkında yazılmış ilk roman tadında biyografi olan Uzak Ülke, olayların akışına göre ara başlıklarla isimlendirilmiş. (III) Kitabın iç tasarımında, Fatma Aliye'nin doğum ve ölümünü içine alan 1862-1936 yılları arasında geçen dönemde meydana gelmiş önemli tarihî olayların başlıklarından oluşan bölüm geçişleriyle esprili bir hava veritmiş. (IV) Yedi yıl çok yoğun bir araştırma ve gayret neticesinde ortaya çıkan bu biyografik roman, "unutulanlar" listesinde olan kahraman ve “aydın bir kadın”ı daha iyi tanıma fırsatı veriyor okuyucuya. (V) Yazar, günümüz Türkçesiyle romanın geçtiği dönemin dili arasında zaman zaman gidip gelmiştir. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi düşüncenin akışını bozmaktadır? A) I B) II C) III D) IV E) V

32 3. (1) Bu kitabı yazmak için bana neyin ilham verdiğini tam olarak söyleyebilmek zor. (II) Beni bu hikâyeyi yazmaya iten belirgin bir olay ya da deneyimden söz edemem. (III) Yine de kitabı yazma sürecimde -uzun bir süreçti- bazı deneyimlerden yararlandığım bir gerçek. (IV) Yani hikâyenin arkasında yirmi yıllık bir süre içinde biriken gözlemlerim var. (V) Ancak kitabı bir düşünceyi ifade etmek için yazmadığımı da söylemeliyim. (VI) Düşüncelerimi ifade etmek ve savunmak için yazdığım başka kitaplarım var. Bu parçada numaralanmış cümlelerden hangisi çıkarılırsa parçanın anlamında bir daralma olmaz? A) II B) III C) IV D) V E) VI (A YKSMF-MODÜL (1 DO 2 3 4

IZ polimal - 2 4. (1) Montaigne'in türlü konular üzerindeki düşünceleri gözden geçirilirse bu düşünceleri, hiçbir plana uymadan, hiçbir şeyi ispata kalkışmadan, sırf düşünmekten zevk aldığı için yazdığı anlaşılır. (II) Denemeler'in konusu bütün hayattır, hayat tecrübeleridir ve bu tecrübeler insan ruhu üzerine eğilen, gördüğünü -acı da olsa- tatlı bir dille soyut sözlere düşmeden delilsiz anlatan, görgülü bir adamın hayatından derlenmiştir. (III) Montaigne kitabının başında: "Okuyucu, kitabımın konusu benim!" demiyor mu? (IV) Ama aldanmayalım, o istediği kadar kendini anlatsın, kitabının konusu sadece insandır. (V) Denemeler'i ebedileştiren şey dilinin canlılığı, raks edişi içinde "her birimizin kalbinin bir köşesine dokunduğu" içindir. Bu parçada numaralanmış cümleler için aşağıdakilerden hangisi söylenebilir? A) I. cümlede Montaigne'in planlı ve programlı hareket eden bir yazar olduğundan bahsedilmektedir. B) I. cümlede Denemeler'in üslubu ve içeriği hakkında bilgi verilmektedir. 9X CX III. cümlede Montaigne'in eserini hangi zaman diliminde kaleme aldığı ifade edilmektedir. DIV. cümle, kendinden önceki cümleyi anlamca destekler niteliktedir. X E) V. cümlede Denemeler'in niçin gelecek kuşaklara ulaşamayacağı üzerinde durulmaktadır. X

AYT/TDE-SB1 13. Şiirlerini lirik, didaktik ve pastoral olmak üzere üç grupta toplamak mümkündür. Tasavvufi yönü ağır basan halk şairleri gibi ölümü bir kurtuluş olarak görmeyen şair için aslolan, bu dünyadaki ömrünü arzuları doğrultusunda geçirmektir. Bundan dolayı bir hayal şairi değil, bir duy- gu şairidir. Duygularını içinden geldiği gibi dile getirmek, onun en önemli özelliklerinden biridir. Şiirlerindeki dil ve söyleyiş güzelliği ile Türk halk şiirinin zirvelerini oluş- turmuş, bugün de aşılamamış bir şair olarak Türk halk şairlerinin pek çoğuna öncülük etmiştir. Şiirindeki dil ve söyleyiş güzelliğini çok az sayıda şair yakalayabilmiştir. Bu parçada söz edilen şair, aşağıdakilerden hangisidir? A Karacaoğlan C) Âşık Ömer Dadaloğlu D) Erzurumlu Emrah E) Kayıkçı Kul Mustafa

S A 14. (1) İnsanın olanak varsa karısı, çocuğu, parası ve hele sağlığı olmalı ama mutluluğunu yalnız bunlara bağlama- mali. (II) Kendimize dükkânın arkasında yalnız bizim için B bağımsız bir köşe ayırıp orada gerçek özgürlüğümüzü, kendi sultanlığımızı kurmalıyız. (III) Orada, yabancı hiçbir konuğa yer vermeksizin kendi kendimizle her gün baş başa verip dertleşmeliyiz. (IV) Karımız, çocuğumuz, servetimiz, adamlarımız yokmuş gibi konuşup gülmeliyiz. (V) Kendi içine çevrilebilen bir ruhumuz var bizim; kendi kendine yol- daş olabilir; kendi kendisiyle çekiş dövüş, alışveriş edebilir; kendince eleştiri yapabilir. (VI) Yalnız kalınca sıkılır, ne ya- pacağımızı bilmez oluruz diye korkmamalıyız. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Öyle ki hepsini yitirmek felaketine uğrayınca on- larsız yaşamak bizim için yeni bir şey olmasın." cümlesi geti flebilir? 1. B) II. 'C) III. D) IV. E) V. R

RASYO 21. 1. Meydanların bu dikkat çeken özelliği, Orta Çağ'ın ilk yarısında kesintiye uğramıştır. II. Bu süreçte Roma Dönemi'nden gelen kentler ya yok olmuş ya da küçülmüştür. III. Eski çağlarda meydanlar, kentlerin vazgeçilmez mekânları olarak dikkat çekmektedir. 10 IV. Küçülmeyle birlikte antik kır-kent ilişkisi tam anlamıyla kopmuş; kentler, surların arkasında, kırsal ve kentsel faaliyetlerini birleştirerek hayatlarını sürdürmeye çalışmıştır. V. Özellikle ekonomik nedenlere dayalı olarak kırsal hayatın öne çıkması, söz konusu kentleri toplumsal hayatın vazgeçilmez unsurlan olmaktan çıkarmıştır. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi bastan üçüncü olur? A) 1 B) II ASYO D) IV E) V TOVA ON Bu görüşe katılmamak mümkün değil. Bugünkü romanların çoğu, orta hâlli şehir halkının yani bu romanlan okuyanların hayatlarını yansıtmaktan bile çok uzak bulunuyor. Öykülerimizde anlatılan hayatlar genellikle Suadiye, Boğaziçi, Çamlıca ve Avrupa şehirlerinde geçiyor. Lüks otomobillerden, balolardan, yatlardan dem vuruluyor. Bu satırları yazmaktaki amacım elbette edebiyatçıları suçlamak değil. Ama edebiyat, yalnızca belli bir kesimin yaşamının anlatılması demek değildir. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir? A) Edebî ürünlerin yazınsal nitelik bakımından istenen seviyede olmadığı sıklıkla dile getirilir B) Edebiyatın eski önemini ve işlevini yitirdiği, onun yerini televizyon ve internetin aldığı iddia ediliyor C) Elit bir kesimin hayatını anlatan edebiyatçıların, daha geniş kitlelere ulaşamadığı söylenir D) Edebiyatımızın halka inmediği, büyük kentlerin dışına çıkamadığı sürekli tekrar edilir E) Edebiyatın amacının, gittikçe yalnızlaşan bireyin dramına odaklanmak olduğu kabul edilir

5. (1) Kısa aralıklarla yinelenen "hüzün", "acı", "ayrılık", "yalnızlık" gibi kelimeler kitaba bir çeşit ağıt hava- Si veriyor. (II) Nitekim "Sevgi Ölüleri", "Benim Anam Hep Ağlardı", "Karıma Mektup" gibi şiirlerde candan sevdiği, acılarını bölüştüğü kişilerin yaşamından söz açılıyor. (III) Bundan olacak, yapıtta düşünce ve kav- ramdan çok, duygu ve imge görülüyor. (IV) Dizeler sevgi, içtenlik, sevecenlik dolu; anlatım biraz savruk ama sıcak ve akıcı. (V) Bazı şiirlerinde, başka şairle- rin göze batan etkilerine de rastlanmıyor değil. Bu parçadaki numaralanmış cümlelerle ilgili belirlemelerden hangisi doğru değildir? A 1. cümlede sanatçının biçemiyle ilgili değerlendir- me yapılmıştır. 2 BII. cümle, bir örnekleme ve içerik cümlesidir. All. cümlede bir çıkarımda ve saptamada bulunul- muştur. IV. cümle, hem olumlu hem olumsuz eleştiri içer- mektedir. LDS E) N. cümlede sanatçının tümüyle özgün olduğu vur- gulanmıştır. 7.

8. ilk defa 1937 yılında yayımlanan, pek çok kez sinema ve tiyatroya uyarlanan Fareler ve insanlar, Gazap Üzümle- ri ile dünya edebiyatındaki yerini sağlamlaştıran, Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Amerikalı yazar John Steinbeck tarafından yazılmıştır. Bu cümle aşağıdakilerin hangisinde verilen iki cüm- lenin anlamca ve doğru bir biçimde birleştirilmiş hali- Pek çok kez sinema ve tiyatroya adapte edilen Fa- reler ve insanlar, Nobel Edebiyat Ödülü ile dünya edebiyatında adını duyuran John Steinbeck tara- fından yazılmıştır. II. İlk defa 1937'de yayımlanan Gazap Üzümleri, Ame- rikalı yazar John Steinbeck'in bir eseridir. B) I. ilk yayım yılı 1937 olan, pek çok defa sinema ve tiyatroya uyarlanan Fareler ve insanlar; Amerikalı yazar John Steinbeck tarafından yazılmıştır. II. John Steinbeck, Nobel Edebiyat Ödüllü ve Gazap Üzümleri ile dünya edebiyatındaki yerini sağlam- laştırmış bir yazardır. 9. 1. Gazap Üzümleri ile Nobel Edebiyat Ödülü'nü kaza- nan John Steinbeck, bu ödülle dünya edebiyatın- daki yerini sağlamlaştırmış bir yazardır. II. 1937'de ilki olmak üzere yayımlandığı bu tarihten itibaren pek çok kez sinema ve tiyatroya uyarlanan Fareler ve insanlar, Amerikan yazar John Steinbeck tarafından yazılmıştır. D) 1. Fareler ve İnsanlar ile Gazap Üzümleri'nin yazarı olan Nobel Edebiyat Ödülü sahibi John Steinbeck'in pek çok eseri sinema ve tiyatroya aktarılmıştır. II. İlk defa 1937 yılında yayımlanan eseri ile dünya edebiyatında kalıcılığı yakalayan John Steinbeck Amerikalı bir yazardır. E) I. John Steinbeck, Gazap Üzümleri ile dünya edebi- yatında yerini sağlamlaştırmış Amerikalı bir yazar- dır. Düny piyo linda ünü II. Fareler ve insanlar, 1937 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan John Steinbeck tarafından pek çok kez sinema ve tiyatroya uyarlanmış bir eserdir. yer sitl ku di

16. (1) Fotoğraf makinesi 1839'da Fox Talbot tarafından icat edildi. (II) Başlangıçta seçkinlerin kullanımına açık olan cihaz; 30 yıl gibi kısa bir süre sonra polis dosya kayıtlan, savaş muhabirliği, aile albümleri ve kartpostallar için kullanılmaya başlandı. (III) Kullanım alanı hızla artan fotoğraf makinesinin halk için ucuz maliyetli üretilen ilk örneği, pazara 1888'de sürüldü. (IV) Kullanım olanaklarının böylesine artması, fotoğraf makinesinin toplumu çok derinden ve can alıcı bir biçimde etkileyeceğinin göstergesiydi. (V) Fotoğrafın, görünümlere gönderme yapmada en baskın ve en doğal yol olması, sanayileşmenin sonuçlarının alınmaya başlandığı dönemde gerçekleşti. (VI) Fotoğraf, her şeyi yakından gören tanık olarak dünyanın yerine o zaman geçti. Bu parça iki paragrafa ayrılmak istense ikinci paragraf numaralanmış cümlelerin hangisiyle başiar? A) II B) III C) IV D) V E) VI

final eğitim kurumları www.finalegitim.com.tr @finalegitim CÜMLENİN ÖGELERİ - I den hangisinin öge sayısı diğerle- at i kadını komşularımız geçen yıl da 214 nesse izin ne olduğunu heyecanla bekli- 5. B) Tümleç yıl oare Zevk alarak dinlemek, anlatıcının söylediği her söze de- ğer verdiğini benimsemekle olur. Bu cümlede altı çizili bölüm cümlenin hangi ögesidir? A) Özne D) Zarf tümleci T-21330 C) Belirtili nesne E) Belirtisiz nesne

9 29. Yurt dışında seyahat etmenin en ilginç yanlarından biri, sürekli olarak Amerika'yı anımsatan ögelerle karşılaşmaktır. Oxford tarzı gömlekler, blucinler, hamburger, caz müziği, John Wayne'den Marilyn Monroe'ya bir yığın Hollywood efsanesi ve benzeri Amerikan ögeleri; modern dünyanın çok belirgin bir Amerikan görünüşe ve "Amerika!" diye bağıran bir sese sahip olmasına yol açtı. Bu parçada Amerika ile ilgili asıl anlatılmak istenen görüş aşağıdakilerin hangisidir? A) Sanatsal üretimin önemli aktörlerinden biri olduğu Küresel anlamda kültürel bir egemenlik kurduğu V C) Kültürel dönüşümün en fazla yaşandığı yer olduğu D) Bazı kültürlerin tamamıyla yok olmasına yol açtığı E) Belli dönemlerde kültürel yayılışının ivme kazandığı Diğer sayfaya gecinia

17. I. Başlangıçta çok da önemsenmeyen, sadece rakiplerin hakemlerce ayırt edilmesine yarayan forma renkleri; zamanla karakteristik kimlikler kazanmış. 2 S T. Örneğin Türk Milli Takımı'nın forma rengi, Türk bayrağına istinaden genellikle kırmızı ve beyaz renk ağırlıklı oluyor. II. Galatasaray'ın parçalı, Fenerbahçe'nin çubuklu ve Beşiktaş'ın beyaz üst ile akla gelmesi bunun bir örneği. IV. Tüm dünyada 200, ülkede 250 milyon sporcunun oynadığı futbolda, forma geleneği 1870'lere dayanıyor. J V. Millî takımlar için de aynı durumun söz konusu olduğu söylenebilir. Yukarıdaki numaralanmış cümleler anlamlı bir bütün oluşturacak biçimde sıralandığında hangisi baştan dördüncü olur? A) I B) II C) III D) IV EV YAYINLARI- 18

20. (1) Safranbolu'da köy çocukları, ağaç dallarından ve tahta parçalarından birçok oyuncak yaparlar. (II) Tuzak da köy çocuklarının küçük bir tahta parçasından yaptıkları güzel bir oyuncaktır. (III) Çocuklar bu oyuncakla aynı zamanda kuş tutar. (IV) Tuzağı yapmak için önce otuz santim boyunda, yirmi santim eninde ve yaklaşık iki santim kalınlığında bir tahta kesilir. (V) Hazırlanan tahtanın iki tarafına bir diğerine paralel olarak delikler açılır. Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinden sonra "Tuzak tahtası bundan daha büyük de olabilir, bu boy geneldir." cümlesi getirilebilir? A) I B) II C) III DHVTEX E) V 22. Bir kere yalnız o bölg kentlileri, ay daha ilk adın Kısacası iste sorunları rom yankılar sar birer belge kazanamaz ---- Bu parçanı aşağıdakil Day Köy ror dilleriyle olamaz B) Roman doğru c