Türk İslam Devletlerinde Toprak ve Sanat

Türk İslam devletlerinin kültür ve uygarlığı konusuna devam ediyoruz.
Bu sefer toprak yapılarına bakacağız arkadaşlar.
Türk İslam öğretilerinin ve edebiyat ve sanat yönüne bakacağız burada.
Birincisi toprak derken miri arazi.
Arkadaşlar devlete ait topraklar anlamına gelir.
Hemen hemen birçok toprak çeşidi miri arazidir.
Yani devlete ait demek olandır.
Bakın devlete ait demek hükümdara ait demek değildir.
Arkadaşlar devletin toprağıdır, o hükümdarın değildir.
Bunu bilelim.
Şimdi biraz sonra hasa geldiğim zaman ne demek istediğimi söyleyeceğim.
Tasarrufu devlete ait topraklar, halk yararına kullanılan topraklardır.
Şimdi bir de devlete ait değil, sadece hükümdar ve ailesine ait topraklara bakalım ve göçer has arazi burada.
Hükümdar ve ailesi toprakları işleten kişileri bulmuşlardır.
Oranın geliri hükümdar ve ailesine aktarılır.
Arkadaşlar olayımız bu.
Iktidar toprakları nedir?
Geliri devlet adamlarına verilir.
Memurlarına verilen bir toprak çeşididir arkadaşlar.
Çünkü o zaman maaş sistemi yok.
Eşin de o zaman ve üzerine veya başka memuruna ne verecek maaş yerine toprak verecek.
Bu verilen kişiler de isterse bunu başka bir aileye veya başka kişilere çalıştırıp geliriyle geçirebilir.
İddia topraklar geniş topraklardır aslında.
Devlet memurlarına gelirlerine göre dağıtılan toprak çeşididir.
Burada devletin hazinesinden para çıkmıyor.
Tam tersine devlet hazinesine para bile girişi oluyordur.
Arkadaşlar bunu bilelim.
İddianın çok önemli yararları da var.
Biraz sonra ondan bahsedeceğiz ayrı bir konuda.
O zaman buna şöyle yazalım.
Geliri hizmet karşılığı olarak verilen topraklardır.
Ne karşılığı verilmiştir?
Maaş karşılığı verilmiştir.
E Devlet memurunun görevi bittiği zamanda o topraklar ondan geri alınmıştır.
Arkadaşlar iktidar toprakları bu ileride Osmanlı zamanında biz bunu tımar sistemi olarak göreceğiz.
Hazine'ye yükü olmayan hatta katkısı olan bir sistem.
Hatta bunu orduya da katkısı olacak biliyorum.
Şimdi iddiayı başka bir sayfada detaylı olarak inceleyelim.
İddia sisteminde devlet ne yapıyor?
Memuruna maaş kartlı toprak veriyor demiştik.
Yazalım.
Evet, devlet memuruna maaş karşılığı ne verdi?
Arkadaşlar toprak verdi, memur toprağı almış oldu.
Peki karşılığında ne verecek?
Devlete toprağını işlettiği kişilerden asker isteyecek arkadaşlar ve bu askerleri savaş zamanı devlete verecek bunu bilelim.
Yani bu memur toprağını işlettiği insanlardan asker yetiştirmesini istiyor ve savaş zamanında devlete ne verecek alacağım asker verecek.
Bu askerler savaş zamanı savaşırlar.
Barış zamanı çiftçilik yapanlar insanlardır.
Bunun özelliğine hazineden para çıkmadan devlet büyük bir orduya sahip oluyor.
Bu önemli avantajları bir diğeri üretimin devam ediyor olması, üretimin sürekliliğinin sağlanması.
Arkadaşlar üretim devam edecek yani halk üretim yapacak.
Burada devletin avantajına arkadaşlar boş topraklar değerlendirilmiş oluyor.
Bir diğeri iddia sahiplerinin olduğu yerde güvenlik sağlanmış oluyor.
Yani o topraklar nerede ekilip ediliyorsa o bölgenin güvenliği sağlanmış oluyor.
Burada devletin avantajı nedir?
Hazineden para çıkmadan o bölgeye asker sevk etmeden kolluk kuvvetlerine para harcamamız oluyor.
Yine hazineden yük kalkmış oluyor.
Bir diğeri vergilerin düzenli toplanması sağlanıyor.
Yine önemli bir unsur göçebe Türkmenlerin yerleşik hayata geçmesi ve yerleşik hayatı olanlara zarar vermemesi amaçlanmış.
Evet değerli arkadaşlar iddaa sisteminin de önemli faydaları yararları bunlar diyoruz.
Yani kısaca söylediğimiz zaman burada üretim, güvenlik, vergi ve hazineden para çıkmadan bir asker sahibi oluyorsunuz.
Kısaca onları şu yan tarafa yazıyorum arkadaşlar.
Devlet bir, iki, üç dört kalemde önemli bir kara geçiyor.
Devlet halkına ve memuruna maaş yerine toprak vermekle bir taşla dört kuş vurmuş.
Diğer önemli bir sistem.
Osman da bunun adı tımar sitemi demiştik.
Evet arkadaşlar şimdi konumuza mülk arazi ile devam edelim.
Şahıslara ait topraklardır arkadaşlar önemli buna biz özel mülk de diyebiliriz.
Normalde Selçuklular da ve Türk İslam devletlerinde özel mülk yoktur ama istisnalar olmuştur.
Şahıslara böyle topraklar verilmiştir belki hizmeti karşılığında vesaire ama bu kişiler ne yapabilir bu toprakları satabilir, kiralanabilir veya başkasına devredilir.
Arkadaşlar normalde hiçbir şekilde böyle bir kural yok ama burada bir istisna var onu söyleyebiliriz.
Burada kiralama, satma ve devretme gibi önemli özelliğe sahip topraklardır diyoruz arkadaşlar.
Bunu da bilelim.
Vakıf topraklar ise devlete ait toprakların sosyal ihtiyaçları karşılamak için ayrılan topraklardır.
Vakıf arazileri, toprakların gelirleri, vakıf topraklardan elde edilen gelirler, işte han, kervansaray, medrese, işte camiler, darüşşifa, ağalar, yani hastaneler için, işte yol, köprü için.
Harcamalar yapmışlardır.
Burada da devletin karlı olduğunu görüyoruz.
Varlıklı olan aileler burada devletin yapması gereken birçok şeyi vakıf arazilerle kendileri yapmışlardır.
Düşünsenize şuanki Koç, Sabancı gibi grupların vakıflar kurarak normalde devletin yapması gereken yol köprüyü onlar yapıyor.
Devletin yapması gereken okulu işte o zengin varlıklı aileler yapıyor vakıf kurarak.
O zaman biz ne diyoruz?
Vakıf arazide Hazine'nin yükünü azaltıyor mu?
Evet.
Selçuklular da ve Türk İslam yörelerindeki varlıklı ve zengin aileler ne yapmışlardır hocam?
Bütün bu yapısal sosyal kurumların bir çoğunu, masraflarını kendileri üstlenmişlerdir.
Şimdi edebiyat ve sanat yönlerine bakalım.
Arkadaşlar burası ayete kısmını oluşturuyor ama ben kavramları görün diye söylüyorum.
Hızlı bir şekilde hat güzel yazı yazma sanatı bu İslam'la beraber bize geçen bir özellik.
Arkadaşlar bizde daha önce bu yoktu.
Türk İslam öncesi bizde yoktu.
Arkadaşlar bu tertibe baktığımız zaman arkadaşlar süsleme sanatı yani altınla bezeme, altınla kaplama diye de tabir ediliyor gençler.
Kısaca süsleme sanatı, minyatür sanatı ise küçük resimlerle, canlı renklerle resim sanatı olarak biliniyor.
Arkadaşlar biliyorsunuz burada bir artı koyacağım.
Çünkü minyatür İslamiyet öncesinde de Uygurlar da vardı ilk defa.
Bakın İslam bile bize geçmiş değildir.
Mesela hat İslam ile bize geçmiş, tesir bize İslam'la geçmiş.
Ama minyatür daha önceden bizde vardı.
Arkadaşlar çinicilik ona bakalım.
Porselen süsleme sanatı, çinicilik ise seramik süsleme sanatı, gençler, porselen, seramik gibi ürünlere şekilli desenler yapılıyor.
Dokumacılık biliyorsunuz ne olduğunu ebru, su ve boya kullanılarak yapılan bir kağıt sanatı.
Arkadaşlar ebru.
Koyu renkli renkler kullanılıyor.
Genelde burada şekiller veriliyor.
Su üzerinde boyaya şekiller verilme sanatı oymacılık ile kalkmaz cılık.
Bu da bir ahşap işleme sanatı.
Mimari arkadaşlar belirli yol, işte medrese, darüşşifa gibi önemli yapılardan oluşuyor.
Şimdi hocam mimari normalde eski Türklerde yok.
İslam öncesi Türklerde yoktu sadece.
Yine istisna devlet var.
Uygurlar da mimari gelişmişti.
Yine ebru sanatı İslamiyet'ten önce bizde yoktu.
Ama mesela dokumacılık vardı.
Mesela bakın artı koydukları İslamiyet öncesinde de bizde var arkadaşlar.
Yine oymacılık ve kakma cılık.
O da bizde İslamiyet öncesinde var idi.
Yani bu bir, iki, üç, dört kalem.
İslamiyet öncesinde biz de vardı İslam'la bizde girmiş değildir arkadaşlar.
Diğerleri İslami ile bize giren ürünler.
Mesela hat gibi, tesir gibi.
Yine PTT kısmı.
Hemen hemen resim ve heykel sanatı.
Hocam bizde gelişmemiştir.
Niye?
Türk islamda genişleyecek mesela daha önce bizde resim ve heykel cilik var iken artık bunların yavaş yavaş aşağıya doğru indiğini görüyoruz.
Yani yok olduğunu görüyoruz.
Resim ve heykel sanatının gelişmemesi en büyük öğreti.
İslamiyet'in bu gibi unsurlara sıcak bakmamış olması.
Türk üçgeni mimarisi bizde çok gelişmiştir arkadaşlar ve etkilemiş diğer milletlere kümbet mimarisi mesela bir mezar kültürü daha önce kurgan diyorlardı.
Bizim mezarları İslamiyet öncesinde İslam sonrası ise artık kümbet var.
Yani böyle bir külahı benzeyen arkadaşlar artık anıt yerleri büyük kapısı olan böyle bir mimari.
Burada önemli kişilerin mezarları bulunuyor.
Anıtsal mezarlar yine süslemeler de hayvan, bitki ve geometrik figürler kullanılmıştır.
Gençler genelde insan görmüyorsunuz buralarda şekiller görüyorsunuz.
Yine islamı getirmiş olduğu birşey ilk Türk-İslam eserleri yine bu Türk İslam devletlerinin zamanda Karahanlılar döneminde veriliyor.
Onları Karahanlılar da söylemişti.
Evet arkadaşlar bunlar da edebiyat ve sanattaki önemli yerler ve kavramlar dı.
Yine diğer dersimize görüşmek üzere.

Türklerin İslamiyet'i Kabulü ve İlk Türk İslam Devletleri
İslamiyet'in Türk Devlet ve Toplum Yapısına Etkisi 4 / 5
Türk İslam Devletlerinde Toprak ve Sanat
Türk İslam Devletlerinde Toprak ve Sanat