Basınç konusuyla sorularımıza devam ediyoruz.
Taban alanları ve yükseklikleri eşit.
Aynı maddeden yapılmış k ve L katı cisimlerin zemine uyguladığı basınç ları kıyaslarsanız.
Kapıların basıncında basınç.
Yüzey alanına uygulanan dik kuvvetle doğru orantılı idi.
Dik kuvveti doğru orantılı yüzey alanımıza ters orantılıdır.
Basınç birimimiz.
O halde şeklinize baktığımız da hepsinin taban alanı es kadar ve yükseklikleri ne kadar dersem yükseklere ve taban alanlara eşit.
O halde kaç cisminin, kaç cisminin ağırlığına G'ye kadar olduğunu ifade edersek.
Bu arada şurada gördüğümüz ev basınç kuvveti demekti.
Katılar da basınç kuvveti, cismin kendi ağırlığı.
O halde burada basıncı g bölü s diyebiliriz.
O halde kanın basıncına g bölü s olarak ifade ediyorum.
İkinci şeklimiz elle ye baktığımızda ise yine es.
Fakat yukarı doğru genişleyen bir şekil.
O halde burayı düzgün bir şekilde kesecek olsaydık.
Bakınız.
Düzgün bir şekilde kesecek olsaydık.
Şu ortadaki cisim ile k aynı şekil olmaz mıydı?
O halde burada bir miktar farklılıklarımız var.
Hacim olarak bir miktar fazlamız varsa öz kütle eşittir.
Kütle bölü hacimli aynı maddeden olduğuna göre bu arkadaşların dedeleri aynı.
Ve Si LG'nin ve SI yani hacmi daha büyük olduğu için kütlesi daha büyük olur.
Kütlesi daha büyük olduğu için de zemine uyguladığı ağırlığı daha büyük olur.
Örneğin LG'nin ağırlığına iki G'ye kadar diyorum, çünkü şu da bir miktar fazlalıkları var.
O halde Lenin basıncı örnek olarak ikiye dedim, iki g bölü S olacak m'nin basıncını yazar iken şu noktaları bu sefer yukarı doğru daralan bir kap bu kapımızı.
Bu katı cismin bizi şu şekilde düzgün hale getirecek olursak bakınız şu anda bu şekil yeni k ile aynı oldu.
Fakat M nin görmüş olduğunuz gibi şu parçaları yok.
Şu yanıt Ada'yı parça ölçü yukarı doğru daralan bir cisim olmuş.
O halde bu cismin ağırlığı G'den daha küçüktür. Örneğin bölü iki diyorum o halde.
M 40 cisminin basıncı yazarken ağırlığını G 1 2 olarak belirledim.
Yüzey alanı es kadar oldu.
O halde ağırlığı en fazla olan lekenin basıncı en büyük.
Sonra kanın basıncı en küçük basınçta m inin basıncı olur.
Devam edelim sorularımıza.
Diğer sorumuz da K.
Welles'in dizlerinin zemini uyguladıkları basınçla eşit imiş.
Eğer elimiz de düzgün katkılarımız varsa, düzgün kadınlarımız kimde silindir, dikdörtgen prizma, ısı ve küre idi.
Daha doğrusu düzgün katkılarımız.
Silindir, dikdörtgen prizma ve küçüktü.
Burası önemli.
Küre mizi ve dik konumu.
Örneğin düzgün katı olarak kabul etmiyoruz.
Çünkü yüzeyler birine paralel olması lazım.
Düzgün kapılarımızda basıncı ifade ederken bu kestirme konu anlatımları mızda net bir şekilde ifade etmiştik.
Katı cismin yüzey yüksekliğiyle öz kütlesi ile ve yerçekimi ivmesi doğru orantılıdır.
O halde bu şekli bize baktığımız da birinin yüksekliği haz, diğerini yüksekliği iki haz.
Ama bu cisimlerin basıncı eşit olmuş.
O halde Leyen'in yoğunluğuna D kadar dersek kanun yoğunluğu ne kadar olmak zorunda?
İki D ifadelerinden hangileri doğrudur diyor.
Sorumuz Kanun öz kütlesi leyen ilkinden fazla demiş Ozan.
Birinci öngörümüz kesinlikle doğru.
Cisimlerin ağırlıklarını kıyaslayacak olursak K'nın taban alanına bakalım.
Taban alanı pi r kare kadar.
Leyen'in taban alanı dört pire kara kadar çünkü yarı çapı iki r ve r olacak şekilde.
O halde ben kanunlarına gy kadar dersem, yani şu pire kara es kadar dersen 4 pire kara dört es olur.
O halde Leyen'in ağırlığı ne kadar seçmem gerekir?
Dört g seçmem gerekir ki basınç k için yazıyorum.
Kanun basıncı için yazıyorum.
Eğer lise ise Leyen'in basıncının da yine g liseye olması gerekir.
Çünkü atışlar eşit.
Bunun tabanı 14.
O zaman ne kadar seçmem gerekiyor?
4 ki Leyen'in ağırlığı kalan fazladır.
Evet ikinci önümüzdeki sene doğru oldu.
Kanun basınç kuvvetiyle Leyen'in ki eşittir. Az önceki bir önceki sorumuz.
Bundan bir önceki sorumuz da biz PYD eşittir ev, polise de şu ev için basınç kuvveti demiştik, basınç kuvveti demiştik ve katılar daki basınç kuvveti kimdi?
Cismin ağırlığı idi.
O halde Leyen'in basınç kuvveti kalan daha fazladır.
Üçüncü önerimiz o yüzden yanlış olmuş oldu.
Basınç ile ilgili çok güzel bir deneysel düzenimiz var.
Görmüş olduğunuz gibi burada bir kristal maddemiz var.
Bu kristal madde mizin yüzeylerine bir ev kuvveti uygulamış hız.
Artı yüklerle eksi yükler ayrı noktalara çekilmiş.
Bir volt metre bağladığımız da volt metre sıfırdan.
Farklı bir değer ölçüyor.
Herhangi bir değer, ölçü.
O halde bir gerilim oluşmuş demektir.
X kuvveti bu yüzeye uygulandığına göre bu yüzeylerde ni oluşmuştur.
Basınç oluşmuştur.
Bu basınç sayesinde iyonlar yani artı ve eksi yükler iki farklı noktaya çekilir.
Biz buna kutuplaşma ya da polarizasyon olarak deriz.
Ve o yüzden iki noktasında bir potansiyel fark oluşur.
Hatta iletken tel ve amper metre bağlamında akımın geçtiğinde gözlemleyerek biliriz.
Günlük yaşantımızda da kuyumcu terazisi, kuyumcu terazisi, evlerimizde kullandığınız çıt çıt ocaklar, yemek pişirdiği ocaklarda çıt çıt çıt çıt yaparak gazı yakıyoruz ya bunun.
Bu olayların hepsinde biz kısaca piezo elektrik olay diyoruz.
O halde böyle bir düzenek den hangi sonuçlar çıkarımlar doğru olur demiş.
Maddenin yüzeyindeki basınç Kürtlerin kutlanmasına neden olmuştur.
Evet piezoelektrik olayın temeli bu zaten.
Etki kuvveti artarsa volt metrenin gösterdiği değer artar.
Burada bir volt metre bir değer gösteriyor.
Herhangi bir değer sıfırdan farklı bir değer gösteriyor.
Sebep kuvvetin basınç oluşturması.
Ev kuvveti artarsa buradan volt metrenin göğse derecenin de artacağını söyleyebiliriz.
Üçüncü öngördüğümüz yüzeydeki basınç 150 arasında potansiyel farka neden olmuştur.
Zaten yükler iki farklı noktaya çekildiği için bir gerilim potansiyel fark oluşmuştur.
O yüzden cevabımız bir iki 3 olmuş oldu.
Taban alanları ve yükseklikleri eşit.
Aynı maddeden yapılmış k ve L katı cisimlerin zemine uyguladığı basınç ları kıyaslarsanız.
Kapıların basıncında basınç.
Yüzey alanına uygulanan dik kuvvetle doğru orantılı idi.
Dik kuvveti doğru orantılı yüzey alanımıza ters orantılıdır.
Basınç birimimiz.
O halde şeklinize baktığımız da hepsinin taban alanı es kadar ve yükseklikleri ne kadar dersem yükseklere ve taban alanlara eşit.
O halde kaç cisminin, kaç cisminin ağırlığına G'ye kadar olduğunu ifade edersek.
Bu arada şurada gördüğümüz ev basınç kuvveti demekti.
Katılar da basınç kuvveti, cismin kendi ağırlığı.
O halde burada basıncı g bölü s diyebiliriz.
O halde kanın basıncına g bölü s olarak ifade ediyorum.
İkinci şeklimiz elle ye baktığımızda ise yine es.
Fakat yukarı doğru genişleyen bir şekil.
O halde burayı düzgün bir şekilde kesecek olsaydık.
Bakınız.
Düzgün bir şekilde kesecek olsaydık.
Şu ortadaki cisim ile k aynı şekil olmaz mıydı?
O halde burada bir miktar farklılıklarımız var.
Hacim olarak bir miktar fazlamız varsa öz kütle eşittir.
Kütle bölü hacimli aynı maddeden olduğuna göre bu arkadaşların dedeleri aynı.
Ve Si LG'nin ve SI yani hacmi daha büyük olduğu için kütlesi daha büyük olur.
Kütlesi daha büyük olduğu için de zemine uyguladığı ağırlığı daha büyük olur.
Örneğin LG'nin ağırlığına iki G'ye kadar diyorum, çünkü şu da bir miktar fazlalıkları var.
O halde Lenin basıncı örnek olarak ikiye dedim, iki g bölü S olacak m'nin basıncını yazar iken şu noktaları bu sefer yukarı doğru daralan bir kap bu kapımızı.
Bu katı cismin bizi şu şekilde düzgün hale getirecek olursak bakınız şu anda bu şekil yeni k ile aynı oldu.
Fakat M nin görmüş olduğunuz gibi şu parçaları yok.
Şu yanıt Ada'yı parça ölçü yukarı doğru daralan bir cisim olmuş.
O halde bu cismin ağırlığı G'den daha küçüktür. Örneğin bölü iki diyorum o halde.
M 40 cisminin basıncı yazarken ağırlığını G 1 2 olarak belirledim.
Yüzey alanı es kadar oldu.
O halde ağırlığı en fazla olan lekenin basıncı en büyük.
Sonra kanın basıncı en küçük basınçta m inin basıncı olur.
Devam edelim sorularımıza.
Diğer sorumuz da K.
Welles'in dizlerinin zemini uyguladıkları basınçla eşit imiş.
Eğer elimiz de düzgün katkılarımız varsa, düzgün kadınlarımız kimde silindir, dikdörtgen prizma, ısı ve küre idi.
Daha doğrusu düzgün katkılarımız.
Silindir, dikdörtgen prizma ve küçüktü.
Burası önemli.
Küre mizi ve dik konumu.
Örneğin düzgün katı olarak kabul etmiyoruz.
Çünkü yüzeyler birine paralel olması lazım.
Düzgün kapılarımızda basıncı ifade ederken bu kestirme konu anlatımları mızda net bir şekilde ifade etmiştik.
Katı cismin yüzey yüksekliğiyle öz kütlesi ile ve yerçekimi ivmesi doğru orantılıdır.
O halde bu şekli bize baktığımız da birinin yüksekliği haz, diğerini yüksekliği iki haz.
Ama bu cisimlerin basıncı eşit olmuş.
O halde Leyen'in yoğunluğuna D kadar dersek kanun yoğunluğu ne kadar olmak zorunda?
İki D ifadelerinden hangileri doğrudur diyor.
Sorumuz Kanun öz kütlesi leyen ilkinden fazla demiş Ozan.
Birinci öngörümüz kesinlikle doğru.
Cisimlerin ağırlıklarını kıyaslayacak olursak K'nın taban alanına bakalım.
Taban alanı pi r kare kadar.
Leyen'in taban alanı dört pire kara kadar çünkü yarı çapı iki r ve r olacak şekilde.
O halde ben kanunlarına gy kadar dersem, yani şu pire kara es kadar dersen 4 pire kara dört es olur.
O halde Leyen'in ağırlığı ne kadar seçmem gerekir?
Dört g seçmem gerekir ki basınç k için yazıyorum.
Kanun basıncı için yazıyorum.
Eğer lise ise Leyen'in basıncının da yine g liseye olması gerekir.
Çünkü atışlar eşit.
Bunun tabanı 14.
O zaman ne kadar seçmem gerekiyor?
4 ki Leyen'in ağırlığı kalan fazladır.
Evet ikinci önümüzdeki sene doğru oldu.
Kanun basınç kuvvetiyle Leyen'in ki eşittir. Az önceki bir önceki sorumuz.
Bundan bir önceki sorumuz da biz PYD eşittir ev, polise de şu ev için basınç kuvveti demiştik, basınç kuvveti demiştik ve katılar daki basınç kuvveti kimdi?
Cismin ağırlığı idi.
O halde Leyen'in basınç kuvveti kalan daha fazladır.
Üçüncü önerimiz o yüzden yanlış olmuş oldu.
Basınç ile ilgili çok güzel bir deneysel düzenimiz var.
Görmüş olduğunuz gibi burada bir kristal maddemiz var.
Bu kristal madde mizin yüzeylerine bir ev kuvveti uygulamış hız.
Artı yüklerle eksi yükler ayrı noktalara çekilmiş.
Bir volt metre bağladığımız da volt metre sıfırdan.
Farklı bir değer ölçüyor.
Herhangi bir değer, ölçü.
O halde bir gerilim oluşmuş demektir.
X kuvveti bu yüzeye uygulandığına göre bu yüzeylerde ni oluşmuştur.
Basınç oluşmuştur.
Bu basınç sayesinde iyonlar yani artı ve eksi yükler iki farklı noktaya çekilir.
Biz buna kutuplaşma ya da polarizasyon olarak deriz.
Ve o yüzden iki noktasında bir potansiyel fark oluşur.
Hatta iletken tel ve amper metre bağlamında akımın geçtiğinde gözlemleyerek biliriz.
Günlük yaşantımızda da kuyumcu terazisi, kuyumcu terazisi, evlerimizde kullandığınız çıt çıt ocaklar, yemek pişirdiği ocaklarda çıt çıt çıt çıt yaparak gazı yakıyoruz ya bunun.
Bu olayların hepsinde biz kısaca piezo elektrik olay diyoruz.
O halde böyle bir düzenek den hangi sonuçlar çıkarımlar doğru olur demiş.
Maddenin yüzeyindeki basınç Kürtlerin kutlanmasına neden olmuştur.
Evet piezoelektrik olayın temeli bu zaten.
Etki kuvveti artarsa volt metrenin gösterdiği değer artar.
Burada bir volt metre bir değer gösteriyor.
Herhangi bir değer sıfırdan farklı bir değer gösteriyor.
Sebep kuvvetin basınç oluşturması.
Ev kuvveti artarsa buradan volt metrenin göğse derecenin de artacağını söyleyebiliriz.
Üçüncü öngördüğümüz yüzeydeki basınç 150 arasında potansiyel farka neden olmuştur.
Zaten yükler iki farklı noktaya çekildiği için bir gerilim potansiyel fark oluşmuştur.
O yüzden cevabımız bir iki 3 olmuş oldu.
