Evet arkadaşlar, bu videomuzda da toplumcu gerçekçi çizgide hikayeler yazan yazarlarımızı birlikte işleyeceğiz.
Sabahattin Ali'den başlayacak olursak arkadaşlar, şimdi Sabahattin Ali edebiyata şiirle başlamıştır ve asıl ününü toplumcu gerçekçi çizgide yazdığı hikayeleri ve romanlarıyla kazanmıştır.
Toplumsal eşitsizlikleri, köy hayatından aldığı acıklı konuları realist bir bakış açısıyla ele almıştır ki zaten toplumcu gerçekçi çizgide yazan yazarlarımız realizm ve materyalizm akımından etkileniyor du.
Anadolu insanına yaklaşımıyla edebiyata yeni bir boyut kazandırmıştır.
Eserlerindeki mekanlar, şehirden ziyade arkadaşlar, köy ve kasaba vardır.
İşte hikaye ve romanlarında Anadolu'nun köy ve kasabalarında ezilen, sömürülen insanların trajedisini dile getirmiştir.
Anadolu'yu ve Anadolu insanını hor gören şehirleri ve aydınları eleştirmiştir arkadaşlar.
Şimdi Sabahattin Ali'nin sorularda en fazla çıkan hikayeleri Değirmen, Kağnı ve Sırça Köşk dür arkadaşlar.
Yeni dünyada bazen sorular da çıkabiliyor.
Ses, kamyon, kanal, kağnı, kırlangıç, pazarcı, Arap Hayri hikayeleri de vardır.
Bu hikayeleriyle dikkat çekmiştir ama sorularda en fazla çıkan arkadaşlar kesinlikle ezbere bilmemiz gereken hikayeleri.
Değirmen, kağnı, sırça köşk ve yeni dünyadır.
En fazla zaten değirmen, kağnı ve Sırça Köşk çıkar.
Sadri Ertem'e bakacak olursak arkadaşlar edebiyatımızın toplumcu gerçekçi ilk yazarlarındandır.
Eserlerinde Sadri Ertem de Anadolu'yu, köylüyü, alın teriyle ekmeğini kazanan insanların dertlerini, Anadolu insanının gelenek ve göreneklerini işliyor.
Sanatsal bir kaygı güç gömüyor yazdığı roman ve hikayelerinde ki zaten roman ve hikayeleri teknik kurgu, dil ve anlatım yönüyle biraz zayıftır.
Duygusallıktan tasvir ve psikolojik derinlikten yoksun, gücünü fikirlerinden alan bir anlatımı vardır.
Şimdi 1928'de yazdığı Bacayı İndir, Bacayı Kaldır çok önemli bir hikayesidir.
Bu hikayede arkadaşlar işçilerin yaşamlarını, rekabetçi döneminin üretim ilişkilerini, bunun sonucunda küçük üreticilerin düştüğü zor durumları anlatıyor.
Yani eserde köylünün cahilliğin den yararlanarak ekim arazisini elinden alıp köylüyü vasıfsız işçi haline koyan yabancı sermayeyi eleştiriyor arkadaşlar.
Gördüğünüz gibi hep toplumla ilgili konular.
Buraya yazdığım üç eserde bizim için önemli.
Kesinlikle sorular da çıkar.
Kesinlikle ezbere bilmek zorundayız.
Bacayı İndir, Bacayı Kaldır.
Silindir şapka giyen köylü bay virgül.
Başka hikayeleri yok mu?
Var arkadaşlar.
Mesela Bir Şehrin Ruhu adlı bir hikayesi var.
Korku diye bir hikayesi var ama sorularda en fazla çıkan üç tane hikayesi budur.
Kesinlikle bilmek zorundayız.
Orhan Kemal arkadaşlar bu kemaller sorularda çok karışıyor.
Orhan Kemal, Kemal Tahir, Yaşar Kemal, Kemal, Bil Başar.
O yüzden hepsini aynı videoda anlatmayacağım.
Burada sadece Kemal, yerimizden sadece Orhan Kemal var.
Şimdi arkadaşlar, Orhan Kemal toplumcu gerçekçi romanın usta yazarlarındandır.
Şimdi edebiyata şiirle başlamış, Nazım Hikmet'in tavsiyesiyle roman ve hikayeye yöneliyor.
İlk hikayelerinde Orhan Raşit, Raşit Kemali Bacaksız, Orhan takma hatlarını kullanıyor.
Eserleri yoksulluk ve ağır işlerde çalışmayla geçen gençlik yıllarından izler taşıyor.
İşte sanayide çalışan işçilerin, gecekondu bölgelerinde oturan alt kesimdeki insanların, yoksulların, özellikle Adana yöresindeki toprak ve fabrika işçilerinin, kırsal kesim insanının, geçim sıkıntısı çeken memurların zorlu yaşam koşullarını konu edinen hikayeler yazıyor.
Çıkar çatışmaları, güçlülerin, güçsüzlerin ezmesi, iş için köyden kente gidenlerin karşılaştıkları sorunlar, haraç yiyen ırgat, atlar, ırgat başları, daha doğrusu çocuklarını okutmaya çalışan fakir ailelerin günlük yaşamını sıkça hikayelerinde konu alıyor arkadaşlar.
Ve günlük konuşma diliyle yazdığı hikayelerinde karakterleri kendi çevresinden seçiyor ve yöresel ağızlarıyla konuşturuyor.
Ki bu da zaten toplumcu gerçekçi anlayışın özelliklerindendir.
Güçlü gözlem gücü var.
Özgün ve yalın bir anlatımı var arkadaşlar.
Şimdi hikayelerinde ki olay örgüsü genellikle yaşadığı coğrafya olan Çukurova arkadaşlar.
Bakın bu anahtar kelimedir.
Sen çukur ova ifadesini gördüğü zaman buradan Orhan Kemal'e gidebilirsin.
Ve İstanbul'un kenar mahallelerinde geçiyor arkadaşlar hikayeleri.
72'inci.
Koğuş ve kardeş payı.
Şu Eserler arkadaşlar.
72'nci Koğuş ve Kardeş Payı tiyatroya da uyarlanıyor.
En fazla çıkanları işaret diyecek olursak.
Ekmek kavgası adın gibi bilmek zorundasın.
Çamaşır, Canın Kızı, 72'nci Koğuş, Kardeş Payı ve bağ kulesi.
Bunları arkadaşlar, sorular da çıkıyor.
Dünyada harp vardı, işsiz küçükler ve büyükler, mahalle kavgası, Arka Sokaklar, Ev, Önce Ekmek, İncil'in maceraları gibi hikayeleri var.
Ama işaretlerini kesinlikle bilmek zorundayız.
Sorularda en fazla çıkan bu arkadaşlar.