Atatürkçülük ve Atatürk ilkeleri burada.
Atatürk'ün milli egemenlik, kişi özgürlüğü, çağdaşlık, akla ve bilime dayanma, rasyonel olma, evrensellik gibi ilkelerinin bir bütününe biz Atatürkçülüğü diyoruz.
Atatürk düşünce sistemi diyoruz.
Atatürk, Türk toplumunun milli sınırlar içerisinde tam bağımsız olarak yaşamasını hedef edinmiştir ve bu bağımsızlık sürecinde ise kişinin temel hak ve özgürlüklerini güvence altına alınmasını istemiştir.
Yani tamamıyla akla dayalı, bilimsel, çağdaş bir toplum amaç edinmiş Atatürkçülük ilkeleri genelde millidir.
Yani şöyle söyleyebiliriz yabancı siyasi akımlar ve ideolojilerle açıklanamayan, özellikle evrensel özelliklere sahip olan bir anlayıştır.
Peki neyi amaçlamış Mustafa Kemal Atatürk?
Toplumun çağdaş uygarlık düzeyine çıkmasına amaçlamıştır.
Şimdi bu çağdaşlaşma.
Nasıl olması gerekiyor bu ilçelerle?
Arkadaşlar bunlardan başlayalım.
Tek tek söyleyelim, açmayalım.
Cumhuriyet dileğimiz var, devletçilik var, milliyetçilik var, halkçılık var, laiklik hepsini kapsayan inkılap çılık var.
Bu altı ilkeyi detaylı söyleyeceğiz.
Ama şunu belirtelim.
1924 Anayasası'nın 37.
Değişikliği ile bütün bu ilkeler 1937 yılında Anayasaya 24 Anayasası'na eklenmiştir ve Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkeleri haline gelmiştir.
Şimdi ilkelerimize bakabiliriz.
Cumhuriyetçilik.
Şimdi burada aklınıza gelen ilk şey şu olması lazım.
Bir ülkede egemenlik, bir kişi veya zümreye değil, toplumun tümüne ait olduğu aklınıza gelecek cumhuriyetçilik ilkesiyle beraber, ülke yönetenler ise seçim ilkesine göre ülkeyi yönetecekler.
Halkın seçtiği kişiler, halk yönetecek.
Cumhuriyet bir rejim biliyorsunuz.
Şimdi burada bazı anahtar kelimeleri, bizler cumhuriyet ilkesini nasıl bulacağız?
Milli egemenlikten bahsediliyorsa, milli iradeden bahsediliyorsa, bir cümle içerisinde halk egemenliği geçiyorsa, seçin seçilme, meclis, milli hükümet, millet vekili gibi kavramlar geçiyorsa genelde biz cumhuriyetçi diye bakarız.
Tabii ki ilkeler zincir gibi birbirine bağlıdır.
Bazen bir durum iki tane ilkeye ya da üç tane ilkeye isabet edebilir.
Bu yüzden de iyi analiz etmemiz gerekir.
Yani Cumhuriyeti'nin temel mantığı seçme, seçilme, halk egemenliği, milli irade gibi durumlardan bahsediyor demektir. Buraya dikkat edelim.
Peki cumhuriyetçilik ile ilgili yapılanlar nelerdir?
Onlara bakalım.
Mesela Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılması.
Bakın Meclis açılmış.
Halk iradesi var mı?
Var.
Cumhuriyetçilik 1921 Anayasası ilan edilmesi.
Bir anayasa var.
O zaman burada demokrasi var.
Cumhuriyetçilik saltanatın kaldırılması, halk egemenliği sağladığı için gene cumhuriyetçilik, cumhuriyetin ilanı.
E tamam.
Halk istediği kişiyi seçip istediği kişinin yönetime gelmesini istiyor.
Bakın seçme, seçilme, cumhuriyetçilik, halifeliğin kaldırılması toplumda bir lider olarak görülüyor.
Halife.
Şimdi iki başlılık olacak.
Bir yerde halk var, bir yerde halife var.
Hep halifenin dediği oluyordu.
Yani aynı zamanda saltanat ile beraber de zaten saltanatın kaldırması, halifeliğin kaldırılması hemen hemen aynı şeyi ifade eder.
Bu da cumhur ile girer.
Çünkü halk egemenliği önünde bir engeldir.
Sonuçta siyasi partilerin kurulması halk için artık seçim seçilme.
Bakın yine aynı şey.
Halk istediği siyasi parti seçebiliyor, istediği yöneticiyi seçebiliyor.
O zaman ne oluyor?
Cumhuriyetçilik ordunun siyasetten ayrılması bakın cumhuriyet gereğidir.
Yani ordu mensubu ya askerlik işlerini yapar veya oradan ayrılır, siyasete girer.
Bu da yine cumhuriyetçilik ilkesinde ilgilidir.
Kadınların seçme seçilme hakkı, seçme seçilme diyor.
Cumhuriyetçilik tek dereceli seçim sistemine geçilmesi veya çift dereceli seçim sistemi fark etmez cumhuriyetçilik.
Bu örnekleri çağ atabilirsiniz.
Mesela çok partili hayata geçiş siyasi parti kuruldu.
Bakın bunların hepsi nedir?
Cumhuriyetçilik ile alakalıdır.
Mesela şöyle sorular geliyor Seçmen yaşının 22'den 18'e indirilmesi, düşürülmesi.
Cumhuriyetçilik yine milletvekili seçimi.
Bakın seçin.
Cumhuriyetçilik, Cumhuriyetçilik neyin sonucudur?
Milliyetçilik ve halkçılık ın sonu budur arkadaşlar.
İkinci ilkemiz milliyetçilik.
Burada şunu söyleyebiliriz.
Kişilerin bağlı olduğu, millete karşı duymuş olduğu bağlılık duygusudur.
Yani millet hangi aidiyeti hissediyor?
Türk olduğunu mı?
Başka bir millete ait oldun mu?
Burada Türk olmak, Türk olmayı benimsemek önemli. Ve bağlı olduğunuz millete ait temel değerleri yüceltme arzusudur.
Mesela ben Türküm, Türk milleti için çalışırım, onun için fedakarlık yaparım diye biliyorsanız o zaman milliyetçi siniz demektir.
Yani ülkenizi seviyorsanız, ülkenizin kalkınması için bir şeyler yapıyorsanız, bir aidiyet duygusu, benim istiyorsanız milliyetçilik duygusu barındırıyor sunuz demektir.
Tabi bu şovenizm demek değildir.
Onu birazdan bahsedeceğim.
Burada milliyetçilik kelimesinin anahtarları şudur.
Milli birlik ve beraberlik yani beraber yaşama arzumuz var mı?
Aynı vatan toprağı içinde, aynı bayrak altında, insanlarla beraberlik içinde yaşıyor muyuz?
Milli bağımsızlık.
Yani kimsenin boyunduruğu altında olmadan yaşama arzusu milli benlik.
İnsanların etnik kültürü farklı olabilir ama bir kültür içinde yaşıyorsa, o kültürü benimseyen bilmiş mi?
Ortak yaşama arzusu var mı?
Bu önemli.
Milli benlik çok önemli.
Bu bizim ortak kültürümüz de oluşan bir şeydir.
Dilimiz, tarihimiz, geçmişimiz de ortak bir ülkü miz var mı?
Gelecek bir ülkemiz varsa biz o zaman milliyetçiyiz demiş.
Mustafa Kemal şöyle bir ifade kullanıyor Ne mutlu Türküm diyene diye.
Demek ki farklı kültürel, etnik yapıda olan insanlar var içimizde.
Ama bunun içerisinde Ne mutlu Türküm diyerekten tek bir kimliğe işaret etmekte ve onu kabul edenlerle beraber ortak bir toplum ortak bir yarar amacı sağlanmaktadır.
Yani burada şunu diyebiliriz.
Hangi ırk veya dinden olursa olsun kendini Türk hisseden herkes Türk olarak kabul eder.
Bu açıdan birleştirici bir özelliği vardır diyebiliriz.
Bizim milliyetçiliği mizde şovenizm yoktur yani ırkçılık yoktur.
Arkadaşlar ayrıca sömürgeciliğe, manda ve himayeye, emperyalist fikirlere de karşıdır.
Milliyetçilikle ilgili neler yapıldı?
Milli mücadele bakın bağımsız olmak için savaşmadı.
Evet milliyetçilik, milli Türk devletinin kurulması, Türk devleti, milliyetçilik, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılması, milliyetçilik.
Bakın bunun cumhuriyetçilik de gördüğü Meclis ifadesi diyorsak, cumhuriyetçilik bir Türk ifadesi varsa milliyetçiliktir. Ayrımın yapalım.
Tevhidi Tedrisat Kanunu bakın eğitimde laikliği sağladığı için laikliğe girer.
Onu ileride göreceğiz.
Ama Türk eğitim sistemini düzenlediği için, tek yapıda bir eğitim oluşturduğu için, milli bir eğitim oluşturduğu için bakın milli ifadesini kullanıyorum.
O yüzden milliyetçiliktir.
Mesela bu kan da nedir?
Bütün okullar, yabancı okullar veya diğer okullar hepsi Milli Eğitim Bakanlığa bağlamadan evet o zaman milliyetçidir.
İzmir İktisat Kongresi'nin toplanması burada bir yemin edildi.
Misak ı Milli gibi bir yemin, ekonomi yemini yapıldı.
Bakın milli ekonominin temeli atıldığı için bakın milli ekonomi hocam normalde bu iktisat diyor.
Devletçi diye giren ekonomik kararlar oldu ama aynı zamanda milliyetçiliğe gider mi?
Evet ona da girer diyoruz.
Kapitülasyonlar ın kaldırılması.
Burada ekonomik bağımsızlık var.
Bakın hocam bu devletçiliği girer mi?
Girebilir ama kapitülasyonlar dan Kurtulmuş'un Ben adli, siyasi, ekonomik bağımsızlığımız almışım.
Bakın bağımsız olmuşum milliyetçilik.
Kabotaj Kanunu'nun kabul edilmesi nedir?
Bu Türk karasularında, Türk tüccarlarının, Türk gemilerinin ticaret yapması.
Bakın Türk karasuları, Türk tüccarı diyorum.
O yüzden de Türk ifadesi var.
Sürekli milliyetçilik, yeni Türk harflerinin kabulü, Türk milliyetçilik, millet mektepleri açılması normalde eğitimle ilgili bir şey ama bu da milli bir şey olduğu için milliyetçilik, yabancı işletmelerin milli iyileştirilmesi, milli milliyetçilik, Türk parasını koruma kanunu, Türk parasını koruyorsun, Türk Milli 2.
Türk Tarih Kurumu, Türk Dil Kurumu, milliyetçilik, Türk müzelerinin açılması yani bize ait kültürel öğelere sahip çıkılması.
Bakın kültür dedik, milli kültür, milli değil, milli tarih.
Bakın bunu ifade ediyorsa bunu kapsıyor da hepsi milliyetçiliğe gider.
Bu örnekleri çoğaltabiliriz.
Mesela Misakı Milli nin kabulü, mesela İstiklal Marşı'nın kabulü gibi gibi.
Burada genelde Türk ifadesi başta olduğu sürece genelde milliyetçilikle alakalıdır.
Türk Türkçülük, Türklük ile alakalı durumlardan bahsediyor diyelim.
Atatürk'ün milli egemenlik, kişi özgürlüğü, çağdaşlık, akla ve bilime dayanma, rasyonel olma, evrensellik gibi ilkelerinin bir bütününe biz Atatürkçülüğü diyoruz.
Atatürk düşünce sistemi diyoruz.
Atatürk, Türk toplumunun milli sınırlar içerisinde tam bağımsız olarak yaşamasını hedef edinmiştir ve bu bağımsızlık sürecinde ise kişinin temel hak ve özgürlüklerini güvence altına alınmasını istemiştir.
Yani tamamıyla akla dayalı, bilimsel, çağdaş bir toplum amaç edinmiş Atatürkçülük ilkeleri genelde millidir.
Yani şöyle söyleyebiliriz yabancı siyasi akımlar ve ideolojilerle açıklanamayan, özellikle evrensel özelliklere sahip olan bir anlayıştır.
Peki neyi amaçlamış Mustafa Kemal Atatürk?
Toplumun çağdaş uygarlık düzeyine çıkmasına amaçlamıştır.
Şimdi bu çağdaşlaşma.
Nasıl olması gerekiyor bu ilçelerle?
Arkadaşlar bunlardan başlayalım.
Tek tek söyleyelim, açmayalım.
Cumhuriyet dileğimiz var, devletçilik var, milliyetçilik var, halkçılık var, laiklik hepsini kapsayan inkılap çılık var.
Bu altı ilkeyi detaylı söyleyeceğiz.
Ama şunu belirtelim.
1924 Anayasası'nın 37.
Değişikliği ile bütün bu ilkeler 1937 yılında Anayasaya 24 Anayasası'na eklenmiştir ve Türkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkeleri haline gelmiştir.
Şimdi ilkelerimize bakabiliriz.
Cumhuriyetçilik.
Şimdi burada aklınıza gelen ilk şey şu olması lazım.
Bir ülkede egemenlik, bir kişi veya zümreye değil, toplumun tümüne ait olduğu aklınıza gelecek cumhuriyetçilik ilkesiyle beraber, ülke yönetenler ise seçim ilkesine göre ülkeyi yönetecekler.
Halkın seçtiği kişiler, halk yönetecek.
Cumhuriyet bir rejim biliyorsunuz.
Şimdi burada bazı anahtar kelimeleri, bizler cumhuriyet ilkesini nasıl bulacağız?
Milli egemenlikten bahsediliyorsa, milli iradeden bahsediliyorsa, bir cümle içerisinde halk egemenliği geçiyorsa, seçin seçilme, meclis, milli hükümet, millet vekili gibi kavramlar geçiyorsa genelde biz cumhuriyetçi diye bakarız.
Tabii ki ilkeler zincir gibi birbirine bağlıdır.
Bazen bir durum iki tane ilkeye ya da üç tane ilkeye isabet edebilir.
Bu yüzden de iyi analiz etmemiz gerekir.
Yani Cumhuriyeti'nin temel mantığı seçme, seçilme, halk egemenliği, milli irade gibi durumlardan bahsediyor demektir. Buraya dikkat edelim.
Peki cumhuriyetçilik ile ilgili yapılanlar nelerdir?
Onlara bakalım.
Mesela Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılması.
Bakın Meclis açılmış.
Halk iradesi var mı?
Var.
Cumhuriyetçilik 1921 Anayasası ilan edilmesi.
Bir anayasa var.
O zaman burada demokrasi var.
Cumhuriyetçilik saltanatın kaldırılması, halk egemenliği sağladığı için gene cumhuriyetçilik, cumhuriyetin ilanı.
E tamam.
Halk istediği kişiyi seçip istediği kişinin yönetime gelmesini istiyor.
Bakın seçme, seçilme, cumhuriyetçilik, halifeliğin kaldırılması toplumda bir lider olarak görülüyor.
Halife.
Şimdi iki başlılık olacak.
Bir yerde halk var, bir yerde halife var.
Hep halifenin dediği oluyordu.
Yani aynı zamanda saltanat ile beraber de zaten saltanatın kaldırması, halifeliğin kaldırılması hemen hemen aynı şeyi ifade eder.
Bu da cumhur ile girer.
Çünkü halk egemenliği önünde bir engeldir.
Sonuçta siyasi partilerin kurulması halk için artık seçim seçilme.
Bakın yine aynı şey.
Halk istediği siyasi parti seçebiliyor, istediği yöneticiyi seçebiliyor.
O zaman ne oluyor?
Cumhuriyetçilik ordunun siyasetten ayrılması bakın cumhuriyet gereğidir.
Yani ordu mensubu ya askerlik işlerini yapar veya oradan ayrılır, siyasete girer.
Bu da yine cumhuriyetçilik ilkesinde ilgilidir.
Kadınların seçme seçilme hakkı, seçme seçilme diyor.
Cumhuriyetçilik tek dereceli seçim sistemine geçilmesi veya çift dereceli seçim sistemi fark etmez cumhuriyetçilik.
Bu örnekleri çağ atabilirsiniz.
Mesela çok partili hayata geçiş siyasi parti kuruldu.
Bakın bunların hepsi nedir?
Cumhuriyetçilik ile alakalıdır.
Mesela şöyle sorular geliyor Seçmen yaşının 22'den 18'e indirilmesi, düşürülmesi.
Cumhuriyetçilik yine milletvekili seçimi.
Bakın seçin.
Cumhuriyetçilik, Cumhuriyetçilik neyin sonucudur?
Milliyetçilik ve halkçılık ın sonu budur arkadaşlar.
İkinci ilkemiz milliyetçilik.
Burada şunu söyleyebiliriz.
Kişilerin bağlı olduğu, millete karşı duymuş olduğu bağlılık duygusudur.
Yani millet hangi aidiyeti hissediyor?
Türk olduğunu mı?
Başka bir millete ait oldun mu?
Burada Türk olmak, Türk olmayı benimsemek önemli. Ve bağlı olduğunuz millete ait temel değerleri yüceltme arzusudur.
Mesela ben Türküm, Türk milleti için çalışırım, onun için fedakarlık yaparım diye biliyorsanız o zaman milliyetçi siniz demektir.
Yani ülkenizi seviyorsanız, ülkenizin kalkınması için bir şeyler yapıyorsanız, bir aidiyet duygusu, benim istiyorsanız milliyetçilik duygusu barındırıyor sunuz demektir.
Tabi bu şovenizm demek değildir.
Onu birazdan bahsedeceğim.
Burada milliyetçilik kelimesinin anahtarları şudur.
Milli birlik ve beraberlik yani beraber yaşama arzumuz var mı?
Aynı vatan toprağı içinde, aynı bayrak altında, insanlarla beraberlik içinde yaşıyor muyuz?
Milli bağımsızlık.
Yani kimsenin boyunduruğu altında olmadan yaşama arzusu milli benlik.
İnsanların etnik kültürü farklı olabilir ama bir kültür içinde yaşıyorsa, o kültürü benimseyen bilmiş mi?
Ortak yaşama arzusu var mı?
Bu önemli.
Milli benlik çok önemli.
Bu bizim ortak kültürümüz de oluşan bir şeydir.
Dilimiz, tarihimiz, geçmişimiz de ortak bir ülkü miz var mı?
Gelecek bir ülkemiz varsa biz o zaman milliyetçiyiz demiş.
Mustafa Kemal şöyle bir ifade kullanıyor Ne mutlu Türküm diyene diye.
Demek ki farklı kültürel, etnik yapıda olan insanlar var içimizde.
Ama bunun içerisinde Ne mutlu Türküm diyerekten tek bir kimliğe işaret etmekte ve onu kabul edenlerle beraber ortak bir toplum ortak bir yarar amacı sağlanmaktadır.
Yani burada şunu diyebiliriz.
Hangi ırk veya dinden olursa olsun kendini Türk hisseden herkes Türk olarak kabul eder.
Bu açıdan birleştirici bir özelliği vardır diyebiliriz.
Bizim milliyetçiliği mizde şovenizm yoktur yani ırkçılık yoktur.
Arkadaşlar ayrıca sömürgeciliğe, manda ve himayeye, emperyalist fikirlere de karşıdır.
Milliyetçilikle ilgili neler yapıldı?
Milli mücadele bakın bağımsız olmak için savaşmadı.
Evet milliyetçilik, milli Türk devletinin kurulması, Türk devleti, milliyetçilik, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılması, milliyetçilik.
Bakın bunun cumhuriyetçilik de gördüğü Meclis ifadesi diyorsak, cumhuriyetçilik bir Türk ifadesi varsa milliyetçiliktir. Ayrımın yapalım.
Tevhidi Tedrisat Kanunu bakın eğitimde laikliği sağladığı için laikliğe girer.
Onu ileride göreceğiz.
Ama Türk eğitim sistemini düzenlediği için, tek yapıda bir eğitim oluşturduğu için, milli bir eğitim oluşturduğu için bakın milli ifadesini kullanıyorum.
O yüzden milliyetçiliktir.
Mesela bu kan da nedir?
Bütün okullar, yabancı okullar veya diğer okullar hepsi Milli Eğitim Bakanlığa bağlamadan evet o zaman milliyetçidir.
İzmir İktisat Kongresi'nin toplanması burada bir yemin edildi.
Misak ı Milli gibi bir yemin, ekonomi yemini yapıldı.
Bakın milli ekonominin temeli atıldığı için bakın milli ekonomi hocam normalde bu iktisat diyor.
Devletçi diye giren ekonomik kararlar oldu ama aynı zamanda milliyetçiliğe gider mi?
Evet ona da girer diyoruz.
Kapitülasyonlar ın kaldırılması.
Burada ekonomik bağımsızlık var.
Bakın hocam bu devletçiliği girer mi?
Girebilir ama kapitülasyonlar dan Kurtulmuş'un Ben adli, siyasi, ekonomik bağımsızlığımız almışım.
Bakın bağımsız olmuşum milliyetçilik.
Kabotaj Kanunu'nun kabul edilmesi nedir?
Bu Türk karasularında, Türk tüccarlarının, Türk gemilerinin ticaret yapması.
Bakın Türk karasuları, Türk tüccarı diyorum.
O yüzden de Türk ifadesi var.
Sürekli milliyetçilik, yeni Türk harflerinin kabulü, Türk milliyetçilik, millet mektepleri açılması normalde eğitimle ilgili bir şey ama bu da milli bir şey olduğu için milliyetçilik, yabancı işletmelerin milli iyileştirilmesi, milli milliyetçilik, Türk parasını koruma kanunu, Türk parasını koruyorsun, Türk Milli 2.
Türk Tarih Kurumu, Türk Dil Kurumu, milliyetçilik, Türk müzelerinin açılması yani bize ait kültürel öğelere sahip çıkılması.
Bakın kültür dedik, milli kültür, milli değil, milli tarih.
Bakın bunu ifade ediyorsa bunu kapsıyor da hepsi milliyetçiliğe gider.
Bu örnekleri çoğaltabiliriz.
Mesela Misakı Milli nin kabulü, mesela İstiklal Marşı'nın kabulü gibi gibi.
Burada genelde Türk ifadesi başta olduğu sürece genelde milliyetçilikle alakalıdır.
Türk Türkçülük, Türklük ile alakalı durumlardan bahsediyor diyelim.