Şimdi arkadaşlar 17.
Yüzyıldaki isyanlar önemli.
Bu dönemde Üçüncü Murad, İkinci Osman, Dördüncü Murad, Dördüncü Mehmed döneminde isyanlar olduğunu biliyoruz.
Özellikle merkez isyanları ile alakalı ve Celali isyanları ile ilgili ağırlık bu iki isyanıdır.
Onu bilelim.
Şimdi birinci isyanın merkez isyanları ki bunlara biz ne diyoruz arkadaşlar yeniçeri isyanları diyoruz.
Yeniçeriler niçin isyan edenler?
Bir kere ocağa usulsüz alımlar yapılıyor.
Yani kanuni kademe aykırı alımlar yapılıyor.
Rüşvet ve iltimas.
Askerlikle alakası olmayan kişiler ocağa alınırsa artı dışarıdan türk ve müslüman aileler de buradan maaş iyi diye çocuğunu yeniçeri ocağına yazdırır ise ne olur ocak bozulur arkadaşlar.
Şimdi yeniçeriler de olcak devlet içindi anlayışı vardı ama ne oldu devlet ocak içindir anlayışı artık hakim oldu.
Bu da yeniçerilerin disiplinsiz, sorun yaratan, her yeniliğe karşı çıkan bir anlayış içinde olduğunu gösterecek.
Bize ve merkezi otoritenin de bozulduğunu buradan anlayabiliriz.
Devlet içinde devlet olacaklar.
Yeniçeriler maaşlarını zamanında alamıyorlar.
Bundan dolayı isyan ediyorlar.
Tamam ulufe alım satım mı yapacaklar?
Bu sebepten dolayı şimdi ekonomik sorunlar var.
Bu yüzden de maaş katlarını, manava, kasaba borçlu oldukları yerlere ulufe kartlarını verdiklerini görüyoruz yeniçerilerin.
Peki bunu niye yapıyorlar?
Çünkü maaşları ayarı düşük akçe ile ödenmeye başlanıyor.
Yeniçerilerin yeniçeriler de bunun farkına varıyorlar.
Yani hem ekonomik darboğaza düşüyorlar hem de maaşları yetmeyince ne oluyor?
Başkalarına ulufe kartı vermeye başlıyorlar.
Şimdi ben şunu söyleyebilirim yeniçeriler böyle ekonomik darboğaza düşerse ne yaparlar?
Sırf cülus bahşişi için padişah bile değiştirirler arkadaşlar.
Zaten bazı devlet adamları da ya da padişahlar dahi yeniçerilerin isteklerine göre davranmaz ise yeniçeriler o kişileri görevden alabilir veya padişahları indirebilir hale geliyorlar bu dönemde.
Bir de küçük yaştaki padişahların tahta geçmesi olayı falan vardı hatırlarsanız. Birde kadınların da yönetime karışması olayı vardı burada.
Devlet yönetiminde otorite boşluğu olduğu için bundan da zaman zaman yararlanmak istemişlerdir yeniçeriler.
Böyle bir durumda İstanbul'un koruyucusu, padişahın koruyucusu yeniçeriler onlar için bir tehdit unsuru haline geliyor.
Devlette daha üst kademelere çıkmış oluyorlar.
Dedim ya az önce devlet içinde devlet olmaya başlıyorlar.
Şimdi burada sonuçlara baktığımız zaman Yeniçeri isyanları ne hale getirdi.
Anadoluyu özellikle Osmanlı merkezi otoritesi daha da bozulacak.
Böylelikle Yeniçeri'nin otoritesi artıyor.
Bu dönemde halkın padişah ve devlete güveni azalmış, üstatlar başarılı olamamıştır.
Çünkü yeniçeriler kendi çıkarlarına ters olan bütün ıslahları, yenilikleri ret etmişlerdir ve öğrenmişlerdir.
Bir diğer isyanı mız Celali isyanları biliyoruz.
Bozoklu, Cemal'den gelmiştir.
Bunun adı yani Yavuz Sultan Selim dönemindeki isyandan çıkmıştır.
Ama ileride Anadolu'daki isyanların genel adı haline gelmişti Celali isyanları.
Peki Celali isyanları nasıldı?
Kompleksidir.
Arkadaşlar bir çok yapıyı içinde barındırır.
Anadolu ve Taş da isyanları diye bilinir.
Bunun sebeplerine baktığımız zaman şunu görüyoruz.
Birikmiş bir durum.
Bakın savaşların uzun sürmesi, bir intizam sisteminin yaygınlaşması, 2 3 yöneticilerin halka baskı yapması, 4 tımar topraklarının boşalmaya başlaması, insanların köyden şehirlere göç etmesi, üretimin azalması, ekonominin bozulması.
Daha önce biz burada ilk zamdan vesaire bahsettik, ona girmiyorum.
Şunu söyleyebiliriz yöneticiler halka baskı yaparsa halk ne yapar, toprağını terk eder.
Sadece terk etme sebebi bu mu?
Hayır.
Bazı açgözlü iktidarların da toprak sahiplerinden fazla vergi istemesi bu.
Toprak sahipleri ne yapıyor?
Toprağı ekip biçme var.
Bunlar şehire göç ediyor.
E peki şehire göç ederse ne olur hocam?
Tımar toprakları boşalır.
Böyle taşra ve Anadolu'nun bazı bölgeleri güvenliksiz kalır ve şehirlerde altyapı olmadığı için köyden şehre giden insanlar iş bulamazlar, işsiz kalırlar. Bu bir e toprak boş kaldı, üretim azalır.
Aynı zamanda üretim olmadığı bir yerde ise ekonomi bozulur.
Eşin de bunun sonucundan oldu.
Anadolu'da bir boşluk oluştu ve Anadoluda bazı yerlerde eşkiyalık artmaya başladı.
Burada şunu söyleyebiliriz.
Savaşların uzun sürmesi ile beraber asker kaçakları var.
Köyden şehre giden göç adamları var.
E peki bunlar neyi oluşturuyor hocam?
Yavaş yavaş eşkıyaları oluşturuyor.
Dağlarda, çayırlarda ve kırsal nüfus azalmaya başlıyor.
Yani bu da ne demek?
Köy nüfusun azalması, tarım sistemiyle ayakta kalan tımar sistemi ile yönetilen bir Osman haleti var.
O zaman kırsal nüfus azalırsa ekonomik olarak da bir çöküş yaşayacaktır elbette.
Çünkü tımar sistemi osmanlının omurgası idi.
Arkadaşlar bu omurga bozulursa osmanlı tabiki ayakta kalamaz.
Bir vergi toplayan ve bir kere üretim olmuyor.
Üretim olmadığı için herşey pahalılığı aşmaya başlıyor içeride birçok unsuru.
Geçmiş arkadaşlar kompleks isyanlar olarak karşımıza çıkıyor.
Çok şiddetli bir şekilde bastırılmıştır Celali isyanları.
Hatta şöyle bir şey de olmuştur.
Bazı elebaşları ödüllendirilmiştir isyanı bitirmesi amacıyla ve bazı insanlar bunu görünce ne yapmışlardır, isyana devam etmişlerdir.
O elebaşı ödüllendirildi sıra ben de elebaşı olayım ben de ödüllendirilir.
Yani Celali isyandan mı Osman dır etti.
Bastırırken kontrolsüz bastırıyor.
Hem çok şiddetli bir şekilde bastırıyor hem de elebaşlarını ödüllendiriyor.
Sırp isyanı bitirmek amacıyla ama bu isyanı bitirmekten daha çok isyanları arttıran bir unsur haline gelmiştir.
Eyalet isyanlarına baktığımız zaman bu da uzak bölgelerde çıkan isyanlar.
Şimdi Osmanlının merkezi İstanbul'da Mısırda bir isyan çıksa ne olur Osmanlı oraya gitmesi orduyla beraber işte 2 ay 1 ay gibi bir süre ve bunu zaten oradaki insanlar biliyor, vali biliyor. O zaman şunu diyebiliriz.
Uzak bölgelerin kontrolünü zor sağlanmaz arkadaşlar.
Bu yüzden eyalet isyanları bazen başarıya da ulaşmıştır.
Bir de sulh de isyanlarını görüyoruz.
Arkadaşlar medrese öğrencilerinin isyanı olarak geçer bu öğrenci isyanları.
Eskiden Celali isyanlar içinde görünüyordu bunlar.
E peki burada hocam, sütte isyanların da ne var?
Medrese öğrencileri yeterince para, harçlık alamıyorlar ve eğitimde de bozulmalar olduğu için bunlar da isyana kalkışıyorlar.
Bu arada nolacak.
Bunlardan dolayı eğitim durumu aksatacak ve liyakat sıklık artacak.
Çünkü biz bu konunun başında söylemiştik.
Beşlik ulema sistemi var.
Eğitimde rüşvet ve iltimas, adam kayırma var, torpille iş bulma var vesaire.
Bunlar da neyi sağlıyor?
Cem Sulh de isyanlarının sağlıyor.
O zaman şunu diyebiliriz.
Osman da sosyal bozulma da çok.
Yani merkez isyanları, Yeniçeri isyanları var.
I Celali isyanları nda da ise şunları mesela içine alabiliriz Celali isyanlarını, isyanlarını, süte, medrese öğretmenlerin isyanlarını.
Çünkü hocam öğrenciden askere kadar halk, köylü hepsi Celali isyanları içinde görülebilir.
Sonuç olarak genelde Celali isyanları ndan sonra halkın devlete olan güveni inanılmaz azalmıştır ve bu Celali isyanlarını ve merkez isyanlarını da dış baskı söz konusu değildir.
Bu tamamıyla.
Osman mir kendi sorundur.
Arkadaşlar sadece şunu söyleyebiliriz içeride çıkan bu isyanlar dan dolayı dışarıdaki savaşlar ımız olumsuz etkilenmiştir.
Mesela Avusturya'ya yapılan savaşlar, İran'la yapılan savaşlarda Osmanlı olumsuz etkilenmiştir.
Yani bu isyanlarda da büyük bir göç hareketinin de olduğunu tahmin etmenizi istiyorum.
Çünkü isyanlar da iç göç arkadaşa artıyor.
Özetle kırsal alandan şehirlere iç göç artığını da bilmenizi isterim.
Diğer konularda görüşmek üzere arkadaşlar.
Yüzyıldaki isyanlar önemli.
Bu dönemde Üçüncü Murad, İkinci Osman, Dördüncü Murad, Dördüncü Mehmed döneminde isyanlar olduğunu biliyoruz.
Özellikle merkez isyanları ile alakalı ve Celali isyanları ile ilgili ağırlık bu iki isyanıdır.
Onu bilelim.
Şimdi birinci isyanın merkez isyanları ki bunlara biz ne diyoruz arkadaşlar yeniçeri isyanları diyoruz.
Yeniçeriler niçin isyan edenler?
Bir kere ocağa usulsüz alımlar yapılıyor.
Yani kanuni kademe aykırı alımlar yapılıyor.
Rüşvet ve iltimas.
Askerlikle alakası olmayan kişiler ocağa alınırsa artı dışarıdan türk ve müslüman aileler de buradan maaş iyi diye çocuğunu yeniçeri ocağına yazdırır ise ne olur ocak bozulur arkadaşlar.
Şimdi yeniçeriler de olcak devlet içindi anlayışı vardı ama ne oldu devlet ocak içindir anlayışı artık hakim oldu.
Bu da yeniçerilerin disiplinsiz, sorun yaratan, her yeniliğe karşı çıkan bir anlayış içinde olduğunu gösterecek.
Bize ve merkezi otoritenin de bozulduğunu buradan anlayabiliriz.
Devlet içinde devlet olacaklar.
Yeniçeriler maaşlarını zamanında alamıyorlar.
Bundan dolayı isyan ediyorlar.
Tamam ulufe alım satım mı yapacaklar?
Bu sebepten dolayı şimdi ekonomik sorunlar var.
Bu yüzden de maaş katlarını, manava, kasaba borçlu oldukları yerlere ulufe kartlarını verdiklerini görüyoruz yeniçerilerin.
Peki bunu niye yapıyorlar?
Çünkü maaşları ayarı düşük akçe ile ödenmeye başlanıyor.
Yeniçerilerin yeniçeriler de bunun farkına varıyorlar.
Yani hem ekonomik darboğaza düşüyorlar hem de maaşları yetmeyince ne oluyor?
Başkalarına ulufe kartı vermeye başlıyorlar.
Şimdi ben şunu söyleyebilirim yeniçeriler böyle ekonomik darboğaza düşerse ne yaparlar?
Sırf cülus bahşişi için padişah bile değiştirirler arkadaşlar.
Zaten bazı devlet adamları da ya da padişahlar dahi yeniçerilerin isteklerine göre davranmaz ise yeniçeriler o kişileri görevden alabilir veya padişahları indirebilir hale geliyorlar bu dönemde.
Bir de küçük yaştaki padişahların tahta geçmesi olayı falan vardı hatırlarsanız. Birde kadınların da yönetime karışması olayı vardı burada.
Devlet yönetiminde otorite boşluğu olduğu için bundan da zaman zaman yararlanmak istemişlerdir yeniçeriler.
Böyle bir durumda İstanbul'un koruyucusu, padişahın koruyucusu yeniçeriler onlar için bir tehdit unsuru haline geliyor.
Devlette daha üst kademelere çıkmış oluyorlar.
Dedim ya az önce devlet içinde devlet olmaya başlıyorlar.
Şimdi burada sonuçlara baktığımız zaman Yeniçeri isyanları ne hale getirdi.
Anadoluyu özellikle Osmanlı merkezi otoritesi daha da bozulacak.
Böylelikle Yeniçeri'nin otoritesi artıyor.
Bu dönemde halkın padişah ve devlete güveni azalmış, üstatlar başarılı olamamıştır.
Çünkü yeniçeriler kendi çıkarlarına ters olan bütün ıslahları, yenilikleri ret etmişlerdir ve öğrenmişlerdir.
Bir diğer isyanı mız Celali isyanları biliyoruz.
Bozoklu, Cemal'den gelmiştir.
Bunun adı yani Yavuz Sultan Selim dönemindeki isyandan çıkmıştır.
Ama ileride Anadolu'daki isyanların genel adı haline gelmişti Celali isyanları.
Peki Celali isyanları nasıldı?
Kompleksidir.
Arkadaşlar bir çok yapıyı içinde barındırır.
Anadolu ve Taş da isyanları diye bilinir.
Bunun sebeplerine baktığımız zaman şunu görüyoruz.
Birikmiş bir durum.
Bakın savaşların uzun sürmesi, bir intizam sisteminin yaygınlaşması, 2 3 yöneticilerin halka baskı yapması, 4 tımar topraklarının boşalmaya başlaması, insanların köyden şehirlere göç etmesi, üretimin azalması, ekonominin bozulması.
Daha önce biz burada ilk zamdan vesaire bahsettik, ona girmiyorum.
Şunu söyleyebiliriz yöneticiler halka baskı yaparsa halk ne yapar, toprağını terk eder.
Sadece terk etme sebebi bu mu?
Hayır.
Bazı açgözlü iktidarların da toprak sahiplerinden fazla vergi istemesi bu.
Toprak sahipleri ne yapıyor?
Toprağı ekip biçme var.
Bunlar şehire göç ediyor.
E peki şehire göç ederse ne olur hocam?
Tımar toprakları boşalır.
Böyle taşra ve Anadolu'nun bazı bölgeleri güvenliksiz kalır ve şehirlerde altyapı olmadığı için köyden şehre giden insanlar iş bulamazlar, işsiz kalırlar. Bu bir e toprak boş kaldı, üretim azalır.
Aynı zamanda üretim olmadığı bir yerde ise ekonomi bozulur.
Eşin de bunun sonucundan oldu.
Anadolu'da bir boşluk oluştu ve Anadoluda bazı yerlerde eşkiyalık artmaya başladı.
Burada şunu söyleyebiliriz.
Savaşların uzun sürmesi ile beraber asker kaçakları var.
Köyden şehre giden göç adamları var.
E peki bunlar neyi oluşturuyor hocam?
Yavaş yavaş eşkıyaları oluşturuyor.
Dağlarda, çayırlarda ve kırsal nüfus azalmaya başlıyor.
Yani bu da ne demek?
Köy nüfusun azalması, tarım sistemiyle ayakta kalan tımar sistemi ile yönetilen bir Osman haleti var.
O zaman kırsal nüfus azalırsa ekonomik olarak da bir çöküş yaşayacaktır elbette.
Çünkü tımar sistemi osmanlının omurgası idi.
Arkadaşlar bu omurga bozulursa osmanlı tabiki ayakta kalamaz.
Bir vergi toplayan ve bir kere üretim olmuyor.
Üretim olmadığı için herşey pahalılığı aşmaya başlıyor içeride birçok unsuru.
Geçmiş arkadaşlar kompleks isyanlar olarak karşımıza çıkıyor.
Çok şiddetli bir şekilde bastırılmıştır Celali isyanları.
Hatta şöyle bir şey de olmuştur.
Bazı elebaşları ödüllendirilmiştir isyanı bitirmesi amacıyla ve bazı insanlar bunu görünce ne yapmışlardır, isyana devam etmişlerdir.
O elebaşı ödüllendirildi sıra ben de elebaşı olayım ben de ödüllendirilir.
Yani Celali isyandan mı Osman dır etti.
Bastırırken kontrolsüz bastırıyor.
Hem çok şiddetli bir şekilde bastırıyor hem de elebaşlarını ödüllendiriyor.
Sırp isyanı bitirmek amacıyla ama bu isyanı bitirmekten daha çok isyanları arttıran bir unsur haline gelmiştir.
Eyalet isyanlarına baktığımız zaman bu da uzak bölgelerde çıkan isyanlar.
Şimdi Osmanlının merkezi İstanbul'da Mısırda bir isyan çıksa ne olur Osmanlı oraya gitmesi orduyla beraber işte 2 ay 1 ay gibi bir süre ve bunu zaten oradaki insanlar biliyor, vali biliyor. O zaman şunu diyebiliriz.
Uzak bölgelerin kontrolünü zor sağlanmaz arkadaşlar.
Bu yüzden eyalet isyanları bazen başarıya da ulaşmıştır.
Bir de sulh de isyanlarını görüyoruz.
Arkadaşlar medrese öğrencilerinin isyanı olarak geçer bu öğrenci isyanları.
Eskiden Celali isyanlar içinde görünüyordu bunlar.
E peki burada hocam, sütte isyanların da ne var?
Medrese öğrencileri yeterince para, harçlık alamıyorlar ve eğitimde de bozulmalar olduğu için bunlar da isyana kalkışıyorlar.
Bu arada nolacak.
Bunlardan dolayı eğitim durumu aksatacak ve liyakat sıklık artacak.
Çünkü biz bu konunun başında söylemiştik.
Beşlik ulema sistemi var.
Eğitimde rüşvet ve iltimas, adam kayırma var, torpille iş bulma var vesaire.
Bunlar da neyi sağlıyor?
Cem Sulh de isyanlarının sağlıyor.
O zaman şunu diyebiliriz.
Osman da sosyal bozulma da çok.
Yani merkez isyanları, Yeniçeri isyanları var.
I Celali isyanları nda da ise şunları mesela içine alabiliriz Celali isyanlarını, isyanlarını, süte, medrese öğretmenlerin isyanlarını.
Çünkü hocam öğrenciden askere kadar halk, köylü hepsi Celali isyanları içinde görülebilir.
Sonuç olarak genelde Celali isyanları ndan sonra halkın devlete olan güveni inanılmaz azalmıştır ve bu Celali isyanlarını ve merkez isyanlarını da dış baskı söz konusu değildir.
Bu tamamıyla.
Osman mir kendi sorundur.
Arkadaşlar sadece şunu söyleyebiliriz içeride çıkan bu isyanlar dan dolayı dışarıdaki savaşlar ımız olumsuz etkilenmiştir.
Mesela Avusturya'ya yapılan savaşlar, İran'la yapılan savaşlarda Osmanlı olumsuz etkilenmiştir.
Yani bu isyanlarda da büyük bir göç hareketinin de olduğunu tahmin etmenizi istiyorum.
Çünkü isyanlar da iç göç arkadaşa artıyor.
Özetle kırsal alandan şehirlere iç göç artığını da bilmenizi isterim.
Diğer konularda görüşmek üzere arkadaşlar.