Evet arkadaşlar bu videomuzda da Ahmet Hikmet Müftüoğlu'ndan ve Refik Halit Karay'dan bahsedeceğiz.
Şimdi arkadaşlar Ahmet Hikmet Müftüoğlu Serveti Fünun dönemi hikaye ve romancılarındandır.
Evet ama edebiyata Serveti Fünun da başladı ve daha sonra Milli Edebiyat akımını benimsemiştir.
Arkadaşlar bu kısma dikkat ediyoruz.
Türkçülük düşüncesini benimsiyor.
Neden?
Çünkü zaten Milli Edebiyat dönemi hikayecisi de olduğu için ve Milli Edebiyat döneminde de Türkçülük akımı etkili olduğu için bunun benimsemesi kesinlikle zaten doğaldır.
Şimdi ilk öykü kitabı arkadaşlar aslında Ahmet Hikmet Müftüoğlu'nun Haristan ve Gülistan'dır ama onu Serveti Fünun dönemi dil anlayışıyla yazdığı için bu Milli Edebiyat döneminde tabii ki de işlemeyeceğiz.
Çağlayanlar adlı hikaye kitabı arkadaşlar Milli Edebiyat döneminde yazdığı hikaye kitabıdır.
Türkçülük akımının etkisiyle kaleme almıştır.
Kitapta Türk kültür ve tarihini yansıtan arkadaşlar on altı tane hikaye mevcuttur.
Haristan ve Gülistan Serveti Fünun dönemindedir, Çağlayanlar ise Milli Edebiyat dönemindedir arkadaşlar.
O yüzden de Ahmet Hikmet Müftüoğlu'nu her iki dönemde de işleyeceğiz.
1911'de Milli Edebiyat döneminde yine söylemiştik Türkçülük düşüncesini benimsemiştir.
Milli Edebiyat dönemine ait olduğu için de toplum için sanat anlayışını benimsemiş.
Arkadaşlar sanat sanat için değil tabii ki.
Yeğenim adlı eseri var bir tane arkadaşlar o Türk edebiyatının en ünlü Türk monologlarındandır.
Ama tabii ki de bu bölümde işlemeyeceğiz.
Yoksa Ahmet Hikmet Müftüoğlu'nun monolog, makale, hikaye, roman türünde pek çok eseri vardır.
Refik Halit Karay'a geçtiğimizde ise arkadaşlar Refik Halit Karay'ın Memleket Hikayeleri ve Gurbet Hikayeleri olmak üzere iki tane eseri vardır.
Refik Halit Karay önce Fecri Ati edebiyatında yer alıyor, daha sonra Milli Edebiyat'a katılıyor arkadaşlar ve hikayeciliğin konularını genişletiyor.
Genişlettikten sonra konularını ve çevresini Anadolu'ya taşıyor arkadaşlar ve memleket hikayeciliğini başlatıyor Refik Halit Karay.
Yani Anadolu insanının dünyası ve sorunlarını işliyor hikayelerinde arkadaşlar.
Mesela kahraman olarak Anadolu kadınları, kasaba memurları, köylüler, köy imamları yer alabiliyor.
Hikaye ve romanlarını üstün bir gözlem yeteneğiyle yazıyor arkadaşlar.
Olay ve kişileri en ince ayrıntısına kadar yansıtıyor.
Zaten milli bir edebiyattır.
Memleket edebiyatıdır.
Realizm akımı etkilidir.
Toplum için sanat vardır.
Toplumu anlatır ve bu yüzden de kişilerin dünyalarına psikolojik dünyalarında eğilmesi zaten beklenemez.
Ama yapıtlarında tasvirler oldukça yüksektir arkadaşlar.
1919 yılında Memleket Hikayeleri arkadaşlar şurada bakın şuradaki esere, Memleket Hikayeleri sürgün sırasındaki Anadolu gözlemlerine dayanır.
Memleket Hikayeleri de memleket edebiyatının öncü eserlerinden biridir arkadaşlar.
O yüzden de bu kısma kesinlikle dikkat ediyoruz.
Gurbet Hikayeleri ise Gurbet Hikayeleri 1922'de arkadaşlar.
Refik Halit Karay, Aydede adlı bir mizah dergisinde Milli Mücadele aleyhindeki yazıları yüzünden tutuklanıyor ve tutuklanmak üzereyken Beyrut'a kaçıyor ve adı Siyasi Sürgünler listesine giriyor.
Refik Halit Karay'ın ve Beyrut ve Halep'teki 15 yıllık sürgün hayatında edindiği izlenimleri de Gurbet Hikayeleri adlı kitabında topluyor arkadaşlar.
Söylemiştik, kuvvetli bir gözlem, tasvir ve tahlil yeteneği var.
Eserlerini Realizm akımının etkisiyle yazıyor.
Milli Edebiyat'ın özelliği olan hikayelerin özelliği olan maupassant tarzı, yani olay hikayeciliğini benimsiyor arkadaşlar.
Ve bizim Milli Edebiyat dönemi hikayecilerimiz ve eserlerimiz bu şekilde.