Fıkra.
Bir diğer ismi de köşe yazısı.
Güncel konularda yazılan gazetelerde yayımlanan yazılarda günübirlik konularda yazılır.
Açık, sade bir dil kullanılır.
Yazar kişisel görüş ve düşüncelerine yer verir.
Şimdi fıkra gülmece anlamıyla olan işte Nasrettin Hoca fıkraları, Temel fıkraları ile karıştırılmaması gereken bir özellikte köşe yazısı olarak karşımıza çıkıyor.
Güncel konularda yazılan gazetelerde yayımlanan köşe yazısı aslında burada bahsettiğimiz fıkra.
Günübirlik konularda yazılır.
Yani o gün gündemde ne varsa dünyada ya da ülkemizde ona özgü, onunla ilgili konulardan bahseder fıkra.
Açık, sade bir dil kullanılması gerekir.
Yazar kişisel görüş ve düşüncelerine yer verir.
Demek ki gülmece anlamındaki fıkrayla karıştırmamamız gerekiyor.
Köşe yazısı olan fıkraları günübirlik konu o anda o dönemde hangi konu varsa gündemde ondan bahsedecek bize.
Eleştiri bir diğer isimle tenkit.
Bir sanat eserinin olumlu ya da olumsuz yanlarını ortaya koyarak gerçek değerini ortaya çıkarmak amacıyla yazılır.
Bir sanat eseri sanat eserinden kastettiğimiz şey kitap olabilir.
Tiyatro metni olabilir, sinema olabilir.
Bunları çoğaltabiliriz.
Bu eserin olumlu ya da olumsuz yanları ortaya konulacak.
Gerçek değerini ortaya çıkarmak amacıyla yazılacak.
Eleştiri yapan kişiye eleştirmen denir.
Eleştirinin amacı okuyucuya ve yazara yol göstermektir.
Yani yazarın moralini bozmak, olumsuz eleştiri yapıldığı zaman moralini bozmak ya da okuyucuya bu eseri okumayın demek değildir.
Ya da izleyiciye ya da o sanat eseri her neyse onun karşısındaki onu izleyen, okuyan, değerlendiren kişilerin moralini bozmak ya da o eserle ilgili olumsuz düşüncelere sahip olmaları için çalışmak değildir eleştirinin amacı.
Eleştiri yazılarıyla sanat eseri tanıtılmış olur.
Hangi sanat eserinden bahsediliyorsa eğer, onun tanıtılmış olduğunu göreceğiz.
Olumlu ya da olumsuz yanlar demek ki olumlu eleştiri ve olumsuz eleştiri şeklinde karşımıza çıkar.
Ama toplumsal bakış açısında biz eleştiri denildiği zaman hep olumsuz tarafların anlatılması olarak değerlendiriyoruz.
Fakat eleştiri türünde demek ki sanat eserinin hem olumlu tarafları hem de olumsuz tarafları anlatılarak yazara ve okuyucuya yol göstermek amaçlanmış oluyor ve eser tanıtılmış oluyor.
Söylev, bir diğer ismiyle Nutuk, belirli bir konuda topluluk önünde yapılan etkili ve inandırıcı konuşmalara söylev diyoruz ya da nutuk diyoruz.
Sözlü bir ürün olan söylev daha sonra yazıya geçirilebilir.
Belli bir konuda olacak, topluluk önünde konuşulacak ve inandırıcı bir şekilde konuşulacak.
Belirli bir düşünceyi karşı tarafa empoze etme amaçlanır.
O yüzden düşünce yazıları içerisinde yer almaktadır.
Söylev bir diğer ismiyle Nutuk sonradan yazıya geçirildiği için de karşımıza yazı çeşitleri içerisinde düşünce yazı çeşitleri içerisinde karşımıza çıkmaktadır.
Bir diğer ismi de köşe yazısı.
Güncel konularda yazılan gazetelerde yayımlanan yazılarda günübirlik konularda yazılır.
Açık, sade bir dil kullanılır.
Yazar kişisel görüş ve düşüncelerine yer verir.
Şimdi fıkra gülmece anlamıyla olan işte Nasrettin Hoca fıkraları, Temel fıkraları ile karıştırılmaması gereken bir özellikte köşe yazısı olarak karşımıza çıkıyor.
Güncel konularda yazılan gazetelerde yayımlanan köşe yazısı aslında burada bahsettiğimiz fıkra.
Günübirlik konularda yazılır.
Yani o gün gündemde ne varsa dünyada ya da ülkemizde ona özgü, onunla ilgili konulardan bahseder fıkra.
Açık, sade bir dil kullanılması gerekir.
Yazar kişisel görüş ve düşüncelerine yer verir.
Demek ki gülmece anlamındaki fıkrayla karıştırmamamız gerekiyor.
Köşe yazısı olan fıkraları günübirlik konu o anda o dönemde hangi konu varsa gündemde ondan bahsedecek bize.
Eleştiri bir diğer isimle tenkit.
Bir sanat eserinin olumlu ya da olumsuz yanlarını ortaya koyarak gerçek değerini ortaya çıkarmak amacıyla yazılır.
Bir sanat eseri sanat eserinden kastettiğimiz şey kitap olabilir.
Tiyatro metni olabilir, sinema olabilir.
Bunları çoğaltabiliriz.
Bu eserin olumlu ya da olumsuz yanları ortaya konulacak.
Gerçek değerini ortaya çıkarmak amacıyla yazılacak.
Eleştiri yapan kişiye eleştirmen denir.
Eleştirinin amacı okuyucuya ve yazara yol göstermektir.
Yani yazarın moralini bozmak, olumsuz eleştiri yapıldığı zaman moralini bozmak ya da okuyucuya bu eseri okumayın demek değildir.
Ya da izleyiciye ya da o sanat eseri her neyse onun karşısındaki onu izleyen, okuyan, değerlendiren kişilerin moralini bozmak ya da o eserle ilgili olumsuz düşüncelere sahip olmaları için çalışmak değildir eleştirinin amacı.
Eleştiri yazılarıyla sanat eseri tanıtılmış olur.
Hangi sanat eserinden bahsediliyorsa eğer, onun tanıtılmış olduğunu göreceğiz.
Olumlu ya da olumsuz yanlar demek ki olumlu eleştiri ve olumsuz eleştiri şeklinde karşımıza çıkar.
Ama toplumsal bakış açısında biz eleştiri denildiği zaman hep olumsuz tarafların anlatılması olarak değerlendiriyoruz.
Fakat eleştiri türünde demek ki sanat eserinin hem olumlu tarafları hem de olumsuz tarafları anlatılarak yazara ve okuyucuya yol göstermek amaçlanmış oluyor ve eser tanıtılmış oluyor.
Söylev, bir diğer ismiyle Nutuk, belirli bir konuda topluluk önünde yapılan etkili ve inandırıcı konuşmalara söylev diyoruz ya da nutuk diyoruz.
Sözlü bir ürün olan söylev daha sonra yazıya geçirilebilir.
Belli bir konuda olacak, topluluk önünde konuşulacak ve inandırıcı bir şekilde konuşulacak.
Belirli bir düşünceyi karşı tarafa empoze etme amaçlanır.
O yüzden düşünce yazıları içerisinde yer almaktadır.
Söylev bir diğer ismiyle Nutuk sonradan yazıya geçirildiği için de karşımıza yazı çeşitleri içerisinde düşünce yazı çeşitleri içerisinde karşımıza çıkmaktadır.
