Düşünce yazıları.
Makale herhangi bir konuda bilgi vermek veya bir tesis savunmak amacıyla yazılan yazılara diyoruz.
Makale nesnel yargılar taşır.
Yani ispatlanabilir.
Herkese göre aynı olan ifadeler kullanılacak.
Yazar anlattıklarını mutlaka ama mutlaka ispatlamak zorundadır.
Makalenin en önemli özelliği budur.
Diğer düşünce yazılarından farklı olarak mutlaka ispatlamak zorundadır yazarımız.
Gazete ve dergilerde yayımlanır.
Açık, anlaşılır bir dil kullanılır.
Nesnel yargı taşımasından dolayı zaten açık bir dil kullanmak durumundadır.
Makale denildiği zaman mutlaka ispat bizim karşımızda olmak zorundadır.
Yani bir yazıya makale diyebiliyorsak mutlaka sonunda anlattıklarını bize belgelerle ispatlamak durumunda yazarımız.
Deneme herhangi bir konuda yazarın kendi duygu ve düşüncelerini içten bir dille anlattığı metinlerdir.
Burada önemli olan kanıtlama amacı yok, makalede kanıtlama var demiştik.
Yazarın kendi kendini konuşması olarak da düşünülebilir denemeye.
Deneme aslında kişinin ben ülkesini anlatması olarak anlatılır.
Ben ülkesi ne demek?
Ben ülkesi kişiye, kendi beynini kendini anlatacak yani sürekli ve tabii ki duygu ve düşüncelerinden ayrı bir deneme mümkün değil, içten bir dille anlatacak.
Kendi kendine konuşması.
Burası önemli.
Kendi kendine konuşması olduğunu bileceğiz denemede.
Bir iç döküş gibi de düşünebilirsiniz.
Sohbet bir diğer ismiyle söyleşi, yazarın kişisel görüş ve düşüncelerini aynen denemede olduğu gibi bakın karşısında biri varmış da onunla konuşuyormuş gibi anlattığı yazılar.
Denemede ne vardı?
Kendi kendisiyle konuşuyor.
Sohbette ne var?
Karşısında biri var da onunla konuşuyor gibi anlattığı yazı sohbet.
Yazar okuyucuya soru sorar ve kendisi tabii ki cevaplar.
Samimi, içten bir anlatım söz konusudur.
Yazar karşısında biri varmış da ondan soru soruyormuş gibi hissettirir bize.
Sonrasında tabii onu cevaplar.
Demek ki sohbette karşısında biri varmış gibi yazacak denemede kendi kendisiyle konuşuyormuş gibi yazacak, ikisinde de samimi, içten bir anlatım var.
Kişisel görüş ve düşüncelerini iki türde de yazarlarımızın görebiliyoruz.
Aradaki farkları zaten söylediğimiz gibi sohbette karşısında biri varmış.
Denemede de kendi kendiyle konuşuyormuş izlenimi bize seçtiği kelimelerle verir yazarlarımız.
Makale herhangi bir konuda bilgi vermek veya bir tesis savunmak amacıyla yazılan yazılara diyoruz.
Makale nesnel yargılar taşır.
Yani ispatlanabilir.
Herkese göre aynı olan ifadeler kullanılacak.
Yazar anlattıklarını mutlaka ama mutlaka ispatlamak zorundadır.
Makalenin en önemli özelliği budur.
Diğer düşünce yazılarından farklı olarak mutlaka ispatlamak zorundadır yazarımız.
Gazete ve dergilerde yayımlanır.
Açık, anlaşılır bir dil kullanılır.
Nesnel yargı taşımasından dolayı zaten açık bir dil kullanmak durumundadır.
Makale denildiği zaman mutlaka ispat bizim karşımızda olmak zorundadır.
Yani bir yazıya makale diyebiliyorsak mutlaka sonunda anlattıklarını bize belgelerle ispatlamak durumunda yazarımız.
Deneme herhangi bir konuda yazarın kendi duygu ve düşüncelerini içten bir dille anlattığı metinlerdir.
Burada önemli olan kanıtlama amacı yok, makalede kanıtlama var demiştik.
Yazarın kendi kendini konuşması olarak da düşünülebilir denemeye.
Deneme aslında kişinin ben ülkesini anlatması olarak anlatılır.
Ben ülkesi ne demek?
Ben ülkesi kişiye, kendi beynini kendini anlatacak yani sürekli ve tabii ki duygu ve düşüncelerinden ayrı bir deneme mümkün değil, içten bir dille anlatacak.
Kendi kendine konuşması.
Burası önemli.
Kendi kendine konuşması olduğunu bileceğiz denemede.
Bir iç döküş gibi de düşünebilirsiniz.
Sohbet bir diğer ismiyle söyleşi, yazarın kişisel görüş ve düşüncelerini aynen denemede olduğu gibi bakın karşısında biri varmış da onunla konuşuyormuş gibi anlattığı yazılar.
Denemede ne vardı?
Kendi kendisiyle konuşuyor.
Sohbette ne var?
Karşısında biri var da onunla konuşuyor gibi anlattığı yazı sohbet.
Yazar okuyucuya soru sorar ve kendisi tabii ki cevaplar.
Samimi, içten bir anlatım söz konusudur.
Yazar karşısında biri varmış da ondan soru soruyormuş gibi hissettirir bize.
Sonrasında tabii onu cevaplar.
Demek ki sohbette karşısında biri varmış gibi yazacak denemede kendi kendisiyle konuşuyormuş gibi yazacak, ikisinde de samimi, içten bir anlatım var.
Kişisel görüş ve düşüncelerini iki türde de yazarlarımızın görebiliyoruz.
Aradaki farkları zaten söylediğimiz gibi sohbette karşısında biri varmış.
Denemede de kendi kendiyle konuşuyormuş izlenimi bize seçtiği kelimelerle verir yazarlarımız.