Evet arkadaşlar ikinci ünitemizin yedinci konusu olan Büyük Millet Meclisi'ne karşı olan isyanları inceleyeceğiz.
Büyük Millet Meclisi Anadolu'da kurulduktan sonra bir çok yönden hedef haline gelmişti.
İstanbul Hükümeti Ankara Hükümeti'ne karşı isyanların çıkmasını tetiklemişti.
İtilaf Devletleri de Meclis'e karşı yapılan isyanları desteklemişti.
Ayrıca şeyhülislam Dürrizade Abdullah Efendi fetva çıkartarak Ankara hükümetini vatan hainliği ve din düşmanlığıyla suçlamıştı.
Nitekim İtilaf Devletleri de bu çıkartılan fetvayı uçaklarla Anadolu'nun birçok yerine dağıtmayı amaçlamıştır.
Buradaki asıl amacı da otorite boşluğundan yararlanarak boğazlarda hakim olmaktı İtilaf Devletlerinin.
Şimdi isyanların nedenlerine dört maddede değinelim.
İlk olarak azınlıkların devlet kurma arzusuyla hareket etmeleri bu birinci maddemiz.
İkinci maddemiz bazı Kuvayi Milliyecilerin düzenli orduya katılmak istememesi.
Çünkü Millet Meclisi kurulduktan sonra artık düzenli ordunun gerekliliği kavranmıştı ve düzenli ordu kurulmuştu.
Kuvay-i Milliye'deki mensuplar da bu orduya katılmıştı.
Fakat bazıları, bazı efeler buraya katılmak istememişti ve isyana kalkışmıştı.
İstanbul Hükümeti'nin fetva yayınlanması, fetva yayınlaması dördüncü maddemiz.
Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlarının idama mahkûm edilmeleri isyanları tetikleyen sebeplerden olmuştur.
Şimdi çıkan ayaklanmalara kısaca bakalım.
İstanbul Hükümeti'nin çıkardığı ayaklanmalar, Kuvay-i İnzibatiye diye bu fetvadan sonra çıkan ayaklanma, Ahmet Anzavur ayaklanmaları, İstanbul hükümeti ve İtilaf Devletleri ile beraber çıkarılan ayaklanmalar.
Bolu, Düzce, Hendek, Adapazarı isyanları ve Çapanoğlu Milli Aşiret Ayaklanması diyebiliriz.
Azınlıkların çıkardığı ayaklanmalarda Rum ve Ermeni isyanlarını sayabiliriz.
Burada Millet Meclisine karşı Kuvay-ı Milliyecilerin.
ayaklanmalarına baktığımızda Çerkez Ethem ve Demirci Mehmet Efe isyanları var.
İşte bu isyanları Millet Meclisi'ne karşı çıkan isyanlar olarak değerlendirebiliriz buradaki 4 ana başlıkta.
Şimdi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin isyanlara karşı aldığı tedbirleri inceleyeceğiz.
İlk olarak Hıyanet i Vataniye Kanunu çıkarıldı.
Ardından İstiklal Mahkemeleri kuruldu.
Burada Hıyanet i Vataniye Kanunu çıkarıldıktan sonra yargılanacak mekan İstiklal Mahkemeleri oldu.
İtilaf Devletleri ve İstanbul hükümetinin halkı yanlış yönlendirmesinin önüne geçmek amacıyla Anadolu Ajansı kuruldu.
İstanbul'un fetvasına karşılık Ankara Müftüsü Rıfat Börekçi'nin karşı fetvası duyuruldu tüm halka.
İstanbul Hükümetiyle tüm ilişkiler kesildi diyebiliriz burada aldığı tedbirler olarak.
Son olarak isyanların sonuçlarına değinecek olursak ilk önce olumsuz sonuçlarına bakalım.
Silah, para, asker gücü harcandı.
Milli Mücadele'nin kazanılması geciktirildi, Yunanlıların Anadolu'da ilerlemesi sağlandı.
İtilaf Devletleri tarafından diyebiliriz.
Olumlu yönleri düzenli ordu isyanlarla mücadelede tecrübe kazandı ve teşkilatlanma hızı arttı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin otoritesi güç kazandı.
Anadolu'da tek hakim güç Türkiye Büyük Millet Meclisi oldu diyebiliriz olumlu yönden.
Şimdi sorularımıza bakacak olursak ilk sorumuz.
Hangisi Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne karşı isyan çıkarmamış veya desteklenmemiştir diye sormuşuz.
İtilaf Devletleri, İstanbul hükümeti ve azınlıklar isyan çıkarmış veya desteklemiştir.
Fakat Temsil Heyeti zaten Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kuruluşundaki temel taşı oluşturduğundan dolayı herhangi birisinden çıkmamıştır ve diğerleriyle aynı grubumuza dahil değildir.
Bu yüzden cevabımız B şıkkı.
İkinci sorumuz İstanbul Hükümeti'nin çıkardığı fetvaya karşılık Ankara hükümeti ne yapmıştır demişiz.
Burada Rıfat Börekçi söyleyebiliriz.
Rıfat Börekçi Ankara Müftüsü.
Çıkardığı fetva ile beraber ve ayrıca 150 müftünün de imzası var burada.
150 müftünün imzasıyla karşı bir fetva çıkarmıştır ve Ankara Hükümeti'ni destekleyen bir açıklama yapmışlardır diyebiliriz burada.
Büyük Millet Meclisi Anadolu'da kurulduktan sonra bir çok yönden hedef haline gelmişti.
İstanbul Hükümeti Ankara Hükümeti'ne karşı isyanların çıkmasını tetiklemişti.
İtilaf Devletleri de Meclis'e karşı yapılan isyanları desteklemişti.
Ayrıca şeyhülislam Dürrizade Abdullah Efendi fetva çıkartarak Ankara hükümetini vatan hainliği ve din düşmanlığıyla suçlamıştı.
Nitekim İtilaf Devletleri de bu çıkartılan fetvayı uçaklarla Anadolu'nun birçok yerine dağıtmayı amaçlamıştır.
Buradaki asıl amacı da otorite boşluğundan yararlanarak boğazlarda hakim olmaktı İtilaf Devletlerinin.
Şimdi isyanların nedenlerine dört maddede değinelim.
İlk olarak azınlıkların devlet kurma arzusuyla hareket etmeleri bu birinci maddemiz.
İkinci maddemiz bazı Kuvayi Milliyecilerin düzenli orduya katılmak istememesi.
Çünkü Millet Meclisi kurulduktan sonra artık düzenli ordunun gerekliliği kavranmıştı ve düzenli ordu kurulmuştu.
Kuvay-i Milliye'deki mensuplar da bu orduya katılmıştı.
Fakat bazıları, bazı efeler buraya katılmak istememişti ve isyana kalkışmıştı.
İstanbul Hükümeti'nin fetva yayınlanması, fetva yayınlaması dördüncü maddemiz.
Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlarının idama mahkûm edilmeleri isyanları tetikleyen sebeplerden olmuştur.
Şimdi çıkan ayaklanmalara kısaca bakalım.
İstanbul Hükümeti'nin çıkardığı ayaklanmalar, Kuvay-i İnzibatiye diye bu fetvadan sonra çıkan ayaklanma, Ahmet Anzavur ayaklanmaları, İstanbul hükümeti ve İtilaf Devletleri ile beraber çıkarılan ayaklanmalar.
Bolu, Düzce, Hendek, Adapazarı isyanları ve Çapanoğlu Milli Aşiret Ayaklanması diyebiliriz.
Azınlıkların çıkardığı ayaklanmalarda Rum ve Ermeni isyanlarını sayabiliriz.
Burada Millet Meclisine karşı Kuvay-ı Milliyecilerin.
ayaklanmalarına baktığımızda Çerkez Ethem ve Demirci Mehmet Efe isyanları var.
İşte bu isyanları Millet Meclisi'ne karşı çıkan isyanlar olarak değerlendirebiliriz buradaki 4 ana başlıkta.
Şimdi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin isyanlara karşı aldığı tedbirleri inceleyeceğiz.
İlk olarak Hıyanet i Vataniye Kanunu çıkarıldı.
Ardından İstiklal Mahkemeleri kuruldu.
Burada Hıyanet i Vataniye Kanunu çıkarıldıktan sonra yargılanacak mekan İstiklal Mahkemeleri oldu.
İtilaf Devletleri ve İstanbul hükümetinin halkı yanlış yönlendirmesinin önüne geçmek amacıyla Anadolu Ajansı kuruldu.
İstanbul'un fetvasına karşılık Ankara Müftüsü Rıfat Börekçi'nin karşı fetvası duyuruldu tüm halka.
İstanbul Hükümetiyle tüm ilişkiler kesildi diyebiliriz burada aldığı tedbirler olarak.
Son olarak isyanların sonuçlarına değinecek olursak ilk önce olumsuz sonuçlarına bakalım.
Silah, para, asker gücü harcandı.
Milli Mücadele'nin kazanılması geciktirildi, Yunanlıların Anadolu'da ilerlemesi sağlandı.
İtilaf Devletleri tarafından diyebiliriz.
Olumlu yönleri düzenli ordu isyanlarla mücadelede tecrübe kazandı ve teşkilatlanma hızı arttı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin otoritesi güç kazandı.
Anadolu'da tek hakim güç Türkiye Büyük Millet Meclisi oldu diyebiliriz olumlu yönden.
Şimdi sorularımıza bakacak olursak ilk sorumuz.
Hangisi Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne karşı isyan çıkarmamış veya desteklenmemiştir diye sormuşuz.
İtilaf Devletleri, İstanbul hükümeti ve azınlıklar isyan çıkarmış veya desteklemiştir.
Fakat Temsil Heyeti zaten Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin kuruluşundaki temel taşı oluşturduğundan dolayı herhangi birisinden çıkmamıştır ve diğerleriyle aynı grubumuza dahil değildir.
Bu yüzden cevabımız B şıkkı.
İkinci sorumuz İstanbul Hükümeti'nin çıkardığı fetvaya karşılık Ankara hükümeti ne yapmıştır demişiz.
Burada Rıfat Börekçi söyleyebiliriz.
Rıfat Börekçi Ankara Müftüsü.
Çıkardığı fetva ile beraber ve ayrıca 150 müftünün de imzası var burada.
150 müftünün imzasıyla karşı bir fetva çıkarmıştır ve Ankara Hükümeti'ni destekleyen bir açıklama yapmışlardır diyebiliriz burada.