Evet, üçüncü konumuz Mondros Ateşkes Antlaşması.
1.
Dünya Savaşı sonucunda İttihat ve Terakki üyeleri ülkeyi terk ettiler ve yerine yeni bir kabine kuruldu.
Cephelerde alınan yenilgiler sonucunda yeni kabine Osmanlı hükümeti ateşkes istemek zorunda kaldı.
Nitekim bunun sonucunda 30 Ekim 1918 tarihinde Osmanlı Devleti 25 maddelik bir ateşkes anlaşması imzalamak zorunda kaldı.
Önemli maddelere değinecek olursak ikinci madde Boğazların Kontrolü İtilaf devletlerine bırakılacaktı, dördüncü madde esir olan Ermeniler serbest bırakılacaktı.
Beşinci madde iç güvenlik dışında tüm Osmanlı ordusu terhis edilecekti.
Bu Osmanlı'nın tüm savunma gücünü bırakıp devre dışı bırakıyordu.
Yedinci madde İtilaf Devletleri tehdit gördükleri herhangi bir yeri işgal edebilecektir.
Bu da yoruma çok açık bir madde olduğu için İtilaf Devletleri işgallere karşı bir haklılık çıkartacak bir madde koydular antlaşmaya.
16'ncı madde haberleşme İtilaf Devletleri'nin kontrolünde olacaktı.
Bu da işgallerin duyulmasını önlemek amaçlı koyulan bir madde idi.
24'üncü madde Erzurum, Sivas, Van, Bitlis, Diyarbakır ve Elazığ'da karışıklık çıkarsa İtilaf Devletlerince işgal edilebilecekti.
Bu da yine aynı şekilde Ermeni devletinin kurulmasındaki önemli bir yapı taşıyordu İtilaf Devletleri için.
Anlaşma sonrasında İtilaf Devletleri kısa süre sonra yedinci maddeyi kullanarak Osmanlı topraklarını işgale başladı.
İlk olarak 3 Kasım 1918 yılında Musul, 13 Kasım tarihinde ise İstanbul fiilen işgal edildi.
Aynı gün Mustafa Kemal İstanbul'a dönmüştü.
Boğazda İtilaf Devletleri'nin donanmasını görünce "Geldikleri gibi giderler" diyerek haksız işgale karşı tepkisini koydu, İstismara açık olan Mondros Ateşkes Anlaşmasını kullanarak Osmanlı toprakları İstanbul'dan sonra bir bir işgal edilmeye başlandı.
İşgal edilen bölgeleri inceleyecek olursak İngiltere, Samsun, Musul, Urfa, Maraş, Antep, Eskişehir, İzmit, Kütahya ve Irak bölgelerini işgal etmişti.
Fransa ise Suriye, Hatay, Lübnan, Mersin, Adana ve Zonguldak bölgelerini.
İtalya yine Londra gizli anlaşmasıyla beraber kendisine verilen Antalya ve çevresini işgal etmişti.
Yunanistan, İzmir ve çevresini işgal etmişti.
19 Mayıs 1919'da İzmir'e çıkmıştı.
Ermeniler Kars ve Ardahan bölgelerini, Gürcüler ise Artvin ve çevresini işgal etmişti.
Osmanlı Devleti içerisindeki Mondros Ateşkes Anlaşmasına karşı tutumları inceleyecek olursak, İstanbul hükümeti işgaller karşısında herhangi bir karşı tavır benimsemedi ve İtilaf Devletleri ile işbirliği yapmaya başladı.
Mustafa Kemal, anlaşmanın istismara açık olduğunu bildirerek tepki vermişti ve işgallerin karşısında durmak istemişti.
Halk ise işgaller halk tarafından tepkiyle karşılandı.
Özelikle İzmir'in işgali sonrası yurdun her yerinde protestolar yapıldı.
Son olarak Mondros Antlaşması'nın sonucu olarak 4 maddeyi söyleyebiliriz.
Osmanlı Devleti fiilen yıkılmıştı.
İstanbul ve Anadolu toprakları bir bir işgale uğruyordu, işgallere karşı Kuvayi Milliye ortaya çıktı ve Milli Cemiyetler kurulmaya başlanmıştı diyebiliriz.
Bu konu hakkında.
Şimdi sorularımıza bakacak olursak birinci sorumuz Antalya ve çevresi hangi değer tarafından işgale uğramıştır sormuşuz.
B şıkkı Yunanistan.
Hayır bu İzmir ve çevresini, İngiltere yine Antalya'yı değil, daha farklı yerleri, Irak bölgesi ve diğer bölgeler gibi.
Fransa.
Hayır.
Çünkü Anadolu'nun güneyi Fransa'ya verilmişti.
Doğruca burada A şıkkı.
Çünkü Londra Gizli Anlaşması ile beraber Antalya ve çevresi ve Oniki Ada İtalya'ya bırakılmıştı.
İkinci sorumuz İtilaf Devletlerince anlaşmanın hangi maddesince işgaller meşru olarak gösterilmiştir?
Burada yedinci madde diyebiliriz.
Çünkü yedinci madde sonucunda karışıklık çıktığını iddia ederek işgalleri meşru göstermişlerdi diyebiliriz.
1.
Dünya Savaşı sonucunda İttihat ve Terakki üyeleri ülkeyi terk ettiler ve yerine yeni bir kabine kuruldu.
Cephelerde alınan yenilgiler sonucunda yeni kabine Osmanlı hükümeti ateşkes istemek zorunda kaldı.
Nitekim bunun sonucunda 30 Ekim 1918 tarihinde Osmanlı Devleti 25 maddelik bir ateşkes anlaşması imzalamak zorunda kaldı.
Önemli maddelere değinecek olursak ikinci madde Boğazların Kontrolü İtilaf devletlerine bırakılacaktı, dördüncü madde esir olan Ermeniler serbest bırakılacaktı.
Beşinci madde iç güvenlik dışında tüm Osmanlı ordusu terhis edilecekti.
Bu Osmanlı'nın tüm savunma gücünü bırakıp devre dışı bırakıyordu.
Yedinci madde İtilaf Devletleri tehdit gördükleri herhangi bir yeri işgal edebilecektir.
Bu da yoruma çok açık bir madde olduğu için İtilaf Devletleri işgallere karşı bir haklılık çıkartacak bir madde koydular antlaşmaya.
16'ncı madde haberleşme İtilaf Devletleri'nin kontrolünde olacaktı.
Bu da işgallerin duyulmasını önlemek amaçlı koyulan bir madde idi.
24'üncü madde Erzurum, Sivas, Van, Bitlis, Diyarbakır ve Elazığ'da karışıklık çıkarsa İtilaf Devletlerince işgal edilebilecekti.
Bu da yine aynı şekilde Ermeni devletinin kurulmasındaki önemli bir yapı taşıyordu İtilaf Devletleri için.
Anlaşma sonrasında İtilaf Devletleri kısa süre sonra yedinci maddeyi kullanarak Osmanlı topraklarını işgale başladı.
İlk olarak 3 Kasım 1918 yılında Musul, 13 Kasım tarihinde ise İstanbul fiilen işgal edildi.
Aynı gün Mustafa Kemal İstanbul'a dönmüştü.
Boğazda İtilaf Devletleri'nin donanmasını görünce "Geldikleri gibi giderler" diyerek haksız işgale karşı tepkisini koydu, İstismara açık olan Mondros Ateşkes Anlaşmasını kullanarak Osmanlı toprakları İstanbul'dan sonra bir bir işgal edilmeye başlandı.
İşgal edilen bölgeleri inceleyecek olursak İngiltere, Samsun, Musul, Urfa, Maraş, Antep, Eskişehir, İzmit, Kütahya ve Irak bölgelerini işgal etmişti.
Fransa ise Suriye, Hatay, Lübnan, Mersin, Adana ve Zonguldak bölgelerini.
İtalya yine Londra gizli anlaşmasıyla beraber kendisine verilen Antalya ve çevresini işgal etmişti.
Yunanistan, İzmir ve çevresini işgal etmişti.
19 Mayıs 1919'da İzmir'e çıkmıştı.
Ermeniler Kars ve Ardahan bölgelerini, Gürcüler ise Artvin ve çevresini işgal etmişti.
Osmanlı Devleti içerisindeki Mondros Ateşkes Anlaşmasına karşı tutumları inceleyecek olursak, İstanbul hükümeti işgaller karşısında herhangi bir karşı tavır benimsemedi ve İtilaf Devletleri ile işbirliği yapmaya başladı.
Mustafa Kemal, anlaşmanın istismara açık olduğunu bildirerek tepki vermişti ve işgallerin karşısında durmak istemişti.
Halk ise işgaller halk tarafından tepkiyle karşılandı.
Özelikle İzmir'in işgali sonrası yurdun her yerinde protestolar yapıldı.
Son olarak Mondros Antlaşması'nın sonucu olarak 4 maddeyi söyleyebiliriz.
Osmanlı Devleti fiilen yıkılmıştı.
İstanbul ve Anadolu toprakları bir bir işgale uğruyordu, işgallere karşı Kuvayi Milliye ortaya çıktı ve Milli Cemiyetler kurulmaya başlanmıştı diyebiliriz.
Bu konu hakkında.
Şimdi sorularımıza bakacak olursak birinci sorumuz Antalya ve çevresi hangi değer tarafından işgale uğramıştır sormuşuz.
B şıkkı Yunanistan.
Hayır bu İzmir ve çevresini, İngiltere yine Antalya'yı değil, daha farklı yerleri, Irak bölgesi ve diğer bölgeler gibi.
Fransa.
Hayır.
Çünkü Anadolu'nun güneyi Fransa'ya verilmişti.
Doğruca burada A şıkkı.
Çünkü Londra Gizli Anlaşması ile beraber Antalya ve çevresi ve Oniki Ada İtalya'ya bırakılmıştı.
İkinci sorumuz İtilaf Devletlerince anlaşmanın hangi maddesince işgaller meşru olarak gösterilmiştir?
Burada yedinci madde diyebiliriz.
Çünkü yedinci madde sonucunda karışıklık çıktığını iddia ederek işgalleri meşru göstermişlerdi diyebiliriz.