Sevgili arkadaşlar, Kunduz'un 7'nci sınıf sosyal bilgiler dersi.
İkinci ünite konusu olan Osmanlı Ordu Teşkilatı konusuna hepiniz hoş geldiniz.
Bugün bu konuyu sizlerle beraber detaylı bir şekilde işleyeceğiz.
Aslında şunu söylemekte fayda var.
Osmanlı Devleti'nin bu kadar güçlü olmasında tabii ki devlet yönetimi kadar ordu teşkilatının güçlü olması da etkili olmuştur.
Biliyoruz ki Osman Bey döneminde öncelikle düzenli bir ordumuz yok.
Savaşacak elimizde bir ordu yok.
Ancak gönüllü askerler bu savaşları yapmış.
Biz bu gönüllü askerlere Alpler diyoruz.
Sevgili arkadaşlar Alp olan kişiler gönüllü askerlik yapmışlar ve Osmanlı da toprak kazanma işine.
Fetih işine bu ordu gönüllü olmuştur.
Ancak Orhan Bey zamanında artık beylik yavaş yavaş devlete geçtikten sonra güçlenmeye başladıktan sonra bir ordu ihtiyacı beliriyor ve düzenli sadece bu işi yapabilecek bir ordu ihtiyacı beliriyor.
Bu bunun için de ilk düzenli ordu Orhan Beyi zamanında kuruluyor.
Adını Orhan Bey videomuzda.
Belki de hatırlarsınız.
Hemen buraya yazalım.
Yaya ve Müsellim ordusu.
Sevgili arkadaşlar, Yaya ve Müsellim Ordusu adı ile Osmanlı devletinin ilk düzenli ordusu kurulmuş oluyor.
Yayalar, yürüyerek savaşan askerler.
Mürsel alemler ise nedir arkadaşlar?
Atlı askerlerdir diyoruz.
Orhan Bey zamanında ilk düzenli ordu bu şekilde kurulmuştu.
Yine asker ihtiyacını karşılamak amacıyla üçüncü padişah olan 1'inci Murat zamanında tımar sistemi ve devşirme sistemleri kurulmuştur.
Sevgili arkadaşlar, şimdi sizlerle birlikte devşirme ve temas sisteminin detaylarına bakacağız.
Ancak şunu da söyleyelim ki Birinci Murad döneminde devletin en önemli ordusu olan Yeniçeri Ocağı da yine kurulmuştur diyoruz. Şimdi devlete asker yetiştiren iki tane sistem olan devşirme sistemine ve tımar sistemine detaylı bir şekilde bakalım.
Önce devşirme sistemi diyeceğiz arkadaşlar.
Bu sistemde fetih yapılan yerdeki müslim çocuklar.
Nedir bu gayrimüslim çocuklar müslüman olmayan ailelerin çocukları ailenin rızasıyla bakın zorla değil ailenin rızasıyla aileden alınırdı ve Anadolu'da Müslüman bir ailenin yanına bu çocuklar verilirdi.
Bebeklikten bu çocukları alıyorlar.
Aile rızasıyla ve Müslüman bir ailenin yanına veriyorlardı.
Bu çocuklar Türk kültürüyle, Türk örf adetleriyle, İslam diniyle birlikte yetiştirilmeye başlanıyor ve tam tamına devlete hizmet edecek aslan gibi çocukları olarak yetişiyorlar.
Arkadaşlar bu çocuklar daha sonra Acemi Oğlanlar Ocağı dediğimiz bir teşkilata alınıyordu ve aslında bundan sonra bir eleme başlıyordu.
Bu çocukların arasından zeki ve akıllı olan çocuklar Enderun Mektebine gönderiliyordu ki Enderun Mektebi saray okuludur.
Arkadaşlar padişahın çocukları da bu okulda okumuştur.
Yani bakın dikkat ederseniz bu çocukları alıp öyle ser sefil işlerde çalıştır almamışlar.
Zeki olan çocukları padişahın çocuklarıyla birlikte eğitime sokmuşlar ve devlet adamı olarak geliştirmişlerdir.
Güçlü olanları yani yapı olarak da kaslı, güçlü olan çocukları ise asker olarak yeniçeri ocağına almışlardır.
Bakın dikkat ederseniz bu çocuklar küçük yaşlardan itibaren Anadolu kültürüyle, Türk kültürüyle büyüdükleri için devlete bağlılıkları son derece yüksek olacaktır.
Ve Osmanlı Devletinde devşirme sistemiyle yetişen bir sadrazam bile vardır.
Bakın devletin ikinci adamı.
Bu sistemle yetişen bir gayrimüslim çocuktur.
Pargalı İbrahim Paşa mesela Kanuni Sultan Süleyman'ın veziri dir. En yakın dostudur ve devletin ikinci adamıdır.
Yani devşirme sistemiyle alıp getirdiğimiz çocukları bir kenara atmıyoruz.
Onları iyi bir eğitime soktuktan sonra devlete yararlı birer birey haline getiriyoruz.
Peki?
Geçelim.
Devlete asker ve ordu yetiştiren bir diğer sisteme ve belki de devletin bu kadar güçlü olmasını sağlayan tımar sistemi.
Arkadaşlar Osmanlı devletinde özel mülkiyet yok denecek kadar azdı.
Yani topraklar kime aitti?
Devletin kendine aitti.
Devlet bu toprakları ne yapmış biliyor musunuz?
Devlet bu toprakları fayda gösteren, yararlılık gösteren kişilere maaş karşılığında vermiştir.
Sevgili arkadaşlar.
Yani bakın burada maaş karşılığı verdiği için o kişiye ekstradan bir para ödemek yapmıyor.
O kişinin maaşından kurtuluyor, biiir.
Bu kişiler o toprak karşılığında devlete de üç tane asker yetiştiriyorlar, ücret veriyorlar, para veriyorlar.
Bakın bu kişilerin maaşından kurtulduk.
Üç tane ücretsiz bir şekilde devletin kasasından para çıkmadan asker de yetişti.
Bunun dışında o topraklarda üretim de yapıldı.
Bakın tımar sisteminin en önemli amaçlarından bir tanesi üretim yapmaktır.
Bu üretimle birlikte devlette üretim bolluğu yaşanmıştır.
Topraklar da boş kalmadı.
Bakın üç tane fayda saydım.
Yani tımar sistemi devletin bu kadar güçlü olmasının en önemli sebeplerindendir.
Bu sistemle birlikte üç tane asker yetiştiriliyor.
Böylece para harcamadan, devletin kasasından beş kuruş çıkmadan devletin koskoca bir ordusu oluyor.
Hatta o dönemde yaklaşık 450 bin kişilik bakın arkadaşlar 450 bin kişilik bir ordu sadece tımar sistemiyle oluşmuştur diyoruz.
İkinci ünite konusu olan Osmanlı Ordu Teşkilatı konusuna hepiniz hoş geldiniz.
Bugün bu konuyu sizlerle beraber detaylı bir şekilde işleyeceğiz.
Aslında şunu söylemekte fayda var.
Osmanlı Devleti'nin bu kadar güçlü olmasında tabii ki devlet yönetimi kadar ordu teşkilatının güçlü olması da etkili olmuştur.
Biliyoruz ki Osman Bey döneminde öncelikle düzenli bir ordumuz yok.
Savaşacak elimizde bir ordu yok.
Ancak gönüllü askerler bu savaşları yapmış.
Biz bu gönüllü askerlere Alpler diyoruz.
Sevgili arkadaşlar Alp olan kişiler gönüllü askerlik yapmışlar ve Osmanlı da toprak kazanma işine.
Fetih işine bu ordu gönüllü olmuştur.
Ancak Orhan Bey zamanında artık beylik yavaş yavaş devlete geçtikten sonra güçlenmeye başladıktan sonra bir ordu ihtiyacı beliriyor ve düzenli sadece bu işi yapabilecek bir ordu ihtiyacı beliriyor.
Bu bunun için de ilk düzenli ordu Orhan Beyi zamanında kuruluyor.
Adını Orhan Bey videomuzda.
Belki de hatırlarsınız.
Hemen buraya yazalım.
Yaya ve Müsellim ordusu.
Sevgili arkadaşlar, Yaya ve Müsellim Ordusu adı ile Osmanlı devletinin ilk düzenli ordusu kurulmuş oluyor.
Yayalar, yürüyerek savaşan askerler.
Mürsel alemler ise nedir arkadaşlar?
Atlı askerlerdir diyoruz.
Orhan Bey zamanında ilk düzenli ordu bu şekilde kurulmuştu.
Yine asker ihtiyacını karşılamak amacıyla üçüncü padişah olan 1'inci Murat zamanında tımar sistemi ve devşirme sistemleri kurulmuştur.
Sevgili arkadaşlar, şimdi sizlerle birlikte devşirme ve temas sisteminin detaylarına bakacağız.
Ancak şunu da söyleyelim ki Birinci Murad döneminde devletin en önemli ordusu olan Yeniçeri Ocağı da yine kurulmuştur diyoruz. Şimdi devlete asker yetiştiren iki tane sistem olan devşirme sistemine ve tımar sistemine detaylı bir şekilde bakalım.
Önce devşirme sistemi diyeceğiz arkadaşlar.
Bu sistemde fetih yapılan yerdeki müslim çocuklar.
Nedir bu gayrimüslim çocuklar müslüman olmayan ailelerin çocukları ailenin rızasıyla bakın zorla değil ailenin rızasıyla aileden alınırdı ve Anadolu'da Müslüman bir ailenin yanına bu çocuklar verilirdi.
Bebeklikten bu çocukları alıyorlar.
Aile rızasıyla ve Müslüman bir ailenin yanına veriyorlardı.
Bu çocuklar Türk kültürüyle, Türk örf adetleriyle, İslam diniyle birlikte yetiştirilmeye başlanıyor ve tam tamına devlete hizmet edecek aslan gibi çocukları olarak yetişiyorlar.
Arkadaşlar bu çocuklar daha sonra Acemi Oğlanlar Ocağı dediğimiz bir teşkilata alınıyordu ve aslında bundan sonra bir eleme başlıyordu.
Bu çocukların arasından zeki ve akıllı olan çocuklar Enderun Mektebine gönderiliyordu ki Enderun Mektebi saray okuludur.
Arkadaşlar padişahın çocukları da bu okulda okumuştur.
Yani bakın dikkat ederseniz bu çocukları alıp öyle ser sefil işlerde çalıştır almamışlar.
Zeki olan çocukları padişahın çocuklarıyla birlikte eğitime sokmuşlar ve devlet adamı olarak geliştirmişlerdir.
Güçlü olanları yani yapı olarak da kaslı, güçlü olan çocukları ise asker olarak yeniçeri ocağına almışlardır.
Bakın dikkat ederseniz bu çocuklar küçük yaşlardan itibaren Anadolu kültürüyle, Türk kültürüyle büyüdükleri için devlete bağlılıkları son derece yüksek olacaktır.
Ve Osmanlı Devletinde devşirme sistemiyle yetişen bir sadrazam bile vardır.
Bakın devletin ikinci adamı.
Bu sistemle yetişen bir gayrimüslim çocuktur.
Pargalı İbrahim Paşa mesela Kanuni Sultan Süleyman'ın veziri dir. En yakın dostudur ve devletin ikinci adamıdır.
Yani devşirme sistemiyle alıp getirdiğimiz çocukları bir kenara atmıyoruz.
Onları iyi bir eğitime soktuktan sonra devlete yararlı birer birey haline getiriyoruz.
Peki?
Geçelim.
Devlete asker ve ordu yetiştiren bir diğer sisteme ve belki de devletin bu kadar güçlü olmasını sağlayan tımar sistemi.
Arkadaşlar Osmanlı devletinde özel mülkiyet yok denecek kadar azdı.
Yani topraklar kime aitti?
Devletin kendine aitti.
Devlet bu toprakları ne yapmış biliyor musunuz?
Devlet bu toprakları fayda gösteren, yararlılık gösteren kişilere maaş karşılığında vermiştir.
Sevgili arkadaşlar.
Yani bakın burada maaş karşılığı verdiği için o kişiye ekstradan bir para ödemek yapmıyor.
O kişinin maaşından kurtuluyor, biiir.
Bu kişiler o toprak karşılığında devlete de üç tane asker yetiştiriyorlar, ücret veriyorlar, para veriyorlar.
Bakın bu kişilerin maaşından kurtulduk.
Üç tane ücretsiz bir şekilde devletin kasasından para çıkmadan asker de yetişti.
Bunun dışında o topraklarda üretim de yapıldı.
Bakın tımar sisteminin en önemli amaçlarından bir tanesi üretim yapmaktır.
Bu üretimle birlikte devlette üretim bolluğu yaşanmıştır.
Topraklar da boş kalmadı.
Bakın üç tane fayda saydım.
Yani tımar sistemi devletin bu kadar güçlü olmasının en önemli sebeplerindendir.
Bu sistemle birlikte üç tane asker yetiştiriliyor.
Böylece para harcamadan, devletin kasasından beş kuruş çıkmadan devletin koskoca bir ordusu oluyor.
Hatta o dönemde yaklaşık 450 bin kişilik bakın arkadaşlar 450 bin kişilik bir ordu sadece tımar sistemiyle oluşmuştur diyoruz.