Merhabalar! Sedat ben. 2014 yılında liseden mezun olup LYS’de istediğim sonucu alamayınca mezuna kalarak sınava tekrar hazırlanmaya karar verdim. Senin de mezuna kalmak ile ilgili kafanda soru işaretleri varsa yaşadıklarımı anlatmamın faydalı olacağını düşündüm, iyi okumalar!
Tekrar hazırlanmaya karar verdiysen, tam şu anda ne yapıyorsan dur, evet dur ve sadece düşün. Önünde planlaman gereken kocaman bir yıl var. Bu bir yıllık süreyi hayal et öncelikle; neler yapacaksın, neler yapmayacaksın? Başlangıç için küçük bir tavsiye: yapmaman gereken tek şey panik! Önünde her şey için yeterince zaman var, paniğe hiç gerek yok.
Mezuna kalarak kendine daha çok zaman ayırman gerektiriyor.
Öncelikle ne olursa olsun kendine zaman ayırmanı tavsiye ediyorum. Unutma, kendine tekrar denemek için bir şans daha verdin ve sonucu ne olursa olsun bu senin hayatın. Onu hayallerine ulaşmak için elinden gelen en iyi şekilde yönlendirmelisin. Yaptığın her seçim yalnızca ve yalnızca senin hayatını etkileyecek. Bu yüzden sonucu ne olursa olsun hayatının geri kalanına yön verecek bu noktada kendini kötü hissettiğinde kendine ayırabildiğin zaman en büyük ilacın olacaktır. Kendine zaman ayır diyorum ama, neden? Bu dönemde belki lisedeki en yakın arkadaşlarından uzak kalacaksın, yeni arkadaşlıklar kuracaksın, yeni yerler keşfedeceksin, belki ailenin senin üzerinizde baskı kurduğunu hissedeceksin -sen öyle hissetsen de onlar her zaman yanınızda- ve tahmin bile edemeyeceğin şeyler yaşayacaksın belki de. Lise hayatının bitiminde yeni bir düzen kurarken içinde bulunabileceğin bu kargaşanın içinde en büyük yardımcın yine kendin olacaksın.
Sınav senesinde düzenli ve planlı olduğun sürece mezuna kalmak çok kolay!
Şu an içinden kesin şunu söylüyorsun: “Bunları söylemek kolay, peki sen ne yaptın?”. Açıkçası yaptığım en iyi şey rahat olmaktı. Zamanımın ne kadar değerli olduğunun ve önemli olanın zamanımı iyi yönetebilmek olduğunun farkındalığıyla rahat bir yıl geçirdim. Benim günüm sabah 8’de başlıyordu, düzgün bir kahvaltıdan sonra 9’da dershanede oluyordum. 9.00–13.00 arası derse girdikten sonraki öğle yemeğinden sonra tekrar dershaneye dönüp boş bir sınıfta ya da kütüphanede 18.00’a kadar bireysel çalışıyordum (keşke o zamanlar Kunduz olsaydı, yapamadığımız sorulara anında cevap almak çok önemli çünkü.?). Gece 12.00 gibi uyuduğumu düşünürsek her gün 6 saatim kalıyordu ve bu bence mükemmel bir zamandı. Herkesin gergin olmamı beklediği o dönemde dizi izledim, sinemaya gittim, spor yaptım. 9.00–18.00 arasında düzenli bir şekilde çalışınca günün geri kalanı yorgunluğumu atmam için mükemmel bir fırsat oluyordu. Kısacası sınava hazırlanmayı severek yaptığımı işim gibi görmeye başlamıştım. En önemli tavsiyem planlı olman ve kendine de zaman ayırmayı ihmal etmemen. ?