Şimdi gelelim İzmir işgaline.
Bu Paris Konferansı'nda alınan kararlar gereği Yunanistan ne yapacak?
İzmir işgal edecek.
Tabii burada İngilizlerin ciddi propagandası var.
İşte İzmir Yunanların gerçek uzantısı da işte.
İzmir bölgesinde Türkler burada katliam yapmakta.
Türk nüfusu, azınlık vesaire gibi böyle ifadeler kullanılıyor.
Bir de 2000 yıllık, bin yıllık bir geçmişin, tarihin hesaplaşmasını yapıyorlar.
Burasi İyonya ya aitmiş, Yunanistan'a aitmiş gibi.
Şimdi burada Paris Konferansı kararlarında Yunanlar İzmir'e asker çıkartacaklar.
Tabii ki burada askerler büyük bir faciaya destek olacak.
Bu askerlere kimin desteği çıkartılıyor?
Tabii ki İngiltere, Fransa, Amerika'nın desteği var arkalarında.
İki İzmir işgalini haklı göstermek istemişler ve propaganda yapmışlardır.
Genelde Türkler Rumlara zulmü yapıyor.
İşte İzmir yarıştan uzantısıdır, Rumlar çoğunluktadır gibi.
Böyle asılsız iddialar var burada.
İzmir'in işgalinde hemen düşmana ilk kurşunu sıkan kişi Hasan Tahsin dir.
Bir gazetecidir bu.
Takma adı normalde adı Osman Nevres.
Yine burada Yaşasın Venizelos demediği için öldürülen Süleyman Paşa var.
Yunanlar bu işgal sırasında birçok Türk'ü kurşuna dizdiler.
Hatta o bölgede onlara gösteri yapan, alkış çalan Rum çocukları vesaire onlar da öldürüldü.
Yani Yunanlar ciddi bir katliama girişti.
İzmir'de zaten buraya bir general gönderecek amiral Bristol gönderilecek rapor tutması için.
Şimdi bakalım İzmir'de büyük katliamlar yaşandı.
Bu arada bunlar 1919'da oluyor.
Mondros ateşkes anlaşmasından sonra oluyor. Peki sonuçları ne oldu?
Işgallerin geçici olmadığı, kalıcı olduğu anlaşıldı.
Osmanlı yönetimi etkisiz kalmış.
Tabi bu işgaller esnasında teslimiyetçi bir politika izliyor.
Halk kendi kendini koruyacak tedbirler almaya başlıyor.
Arkadaşlar yine Sultanahmet, Fatih gibi yerlerde, İstanbul'da önemli merkezlerde mitingler yapılıyor.
Bu mitinglerde Halide Edip, Nakiye Hanım, Selim Sırrı, Sait Bey gibi önemli isimler var.
Özellikle Halide Edip Adıvar.
Böyle ciddi ciddi mitingler yapılıyor.
Peki işgal de katliamlar gerçekleştiği için ne olacak?
Milletler Cemiyeti buraya kim gönderecekti?
Amiral Bristol gönderecek ve Amiral Bristol raporunda ne yazıyor bakalım şimdi yunan işgali haksızdır ve ilhak amacı vardır.
Allah Allah.
Amerika niye böyle bir şey desin ki.
Hristiyan halkının güveni tehlikede değildir.
Yani o bölgede hristiyanlar tehlikede değil.
Türkler onlarla baya iyi geçiniyorlar.
Burada suçlu Türkler olamaz.
Yine bölgede rumlar değil Türkler çoğunluktadır.
Arkadaşlar Amerikalı bu amiral böyle bir rapor yayımlıyor.
Yani bu itilaf müşterinin hoşlanmayan bir rapor.
Yani Türklerin lehine bir rapor.
Bu da milli mücadelemizde haklılığımızı gösteren bir belge.
Hem de uluslararası bir belge, geçerli bir belge.
O yüzden de Amiral Bristol raporu bizim için çok önemli diyoruz.
Burada bir dipnot vermek istiyorum.
İzmir işgalinden hemen sonra Mustafa Kemal de Samsun'a çıkıyor.
Arkadaşlar bunu da bilelim.
Bu Paris Konferansı'nda alınan kararlar gereği Yunanistan ne yapacak?
İzmir işgal edecek.
Tabii burada İngilizlerin ciddi propagandası var.
İşte İzmir Yunanların gerçek uzantısı da işte.
İzmir bölgesinde Türkler burada katliam yapmakta.
Türk nüfusu, azınlık vesaire gibi böyle ifadeler kullanılıyor.
Bir de 2000 yıllık, bin yıllık bir geçmişin, tarihin hesaplaşmasını yapıyorlar.
Burasi İyonya ya aitmiş, Yunanistan'a aitmiş gibi.
Şimdi burada Paris Konferansı kararlarında Yunanlar İzmir'e asker çıkartacaklar.
Tabii ki burada askerler büyük bir faciaya destek olacak.
Bu askerlere kimin desteği çıkartılıyor?
Tabii ki İngiltere, Fransa, Amerika'nın desteği var arkalarında.
İki İzmir işgalini haklı göstermek istemişler ve propaganda yapmışlardır.
Genelde Türkler Rumlara zulmü yapıyor.
İşte İzmir yarıştan uzantısıdır, Rumlar çoğunluktadır gibi.
Böyle asılsız iddialar var burada.
İzmir'in işgalinde hemen düşmana ilk kurşunu sıkan kişi Hasan Tahsin dir.
Bir gazetecidir bu.
Takma adı normalde adı Osman Nevres.
Yine burada Yaşasın Venizelos demediği için öldürülen Süleyman Paşa var.
Yunanlar bu işgal sırasında birçok Türk'ü kurşuna dizdiler.
Hatta o bölgede onlara gösteri yapan, alkış çalan Rum çocukları vesaire onlar da öldürüldü.
Yani Yunanlar ciddi bir katliama girişti.
İzmir'de zaten buraya bir general gönderecek amiral Bristol gönderilecek rapor tutması için.
Şimdi bakalım İzmir'de büyük katliamlar yaşandı.
Bu arada bunlar 1919'da oluyor.
Mondros ateşkes anlaşmasından sonra oluyor. Peki sonuçları ne oldu?
Işgallerin geçici olmadığı, kalıcı olduğu anlaşıldı.
Osmanlı yönetimi etkisiz kalmış.
Tabi bu işgaller esnasında teslimiyetçi bir politika izliyor.
Halk kendi kendini koruyacak tedbirler almaya başlıyor.
Arkadaşlar yine Sultanahmet, Fatih gibi yerlerde, İstanbul'da önemli merkezlerde mitingler yapılıyor.
Bu mitinglerde Halide Edip, Nakiye Hanım, Selim Sırrı, Sait Bey gibi önemli isimler var.
Özellikle Halide Edip Adıvar.
Böyle ciddi ciddi mitingler yapılıyor.
Peki işgal de katliamlar gerçekleştiği için ne olacak?
Milletler Cemiyeti buraya kim gönderecekti?
Amiral Bristol gönderecek ve Amiral Bristol raporunda ne yazıyor bakalım şimdi yunan işgali haksızdır ve ilhak amacı vardır.
Allah Allah.
Amerika niye böyle bir şey desin ki.
Hristiyan halkının güveni tehlikede değildir.
Yani o bölgede hristiyanlar tehlikede değil.
Türkler onlarla baya iyi geçiniyorlar.
Burada suçlu Türkler olamaz.
Yine bölgede rumlar değil Türkler çoğunluktadır.
Arkadaşlar Amerikalı bu amiral böyle bir rapor yayımlıyor.
Yani bu itilaf müşterinin hoşlanmayan bir rapor.
Yani Türklerin lehine bir rapor.
Bu da milli mücadelemizde haklılığımızı gösteren bir belge.
Hem de uluslararası bir belge, geçerli bir belge.
O yüzden de Amiral Bristol raporu bizim için çok önemli diyoruz.
Burada bir dipnot vermek istiyorum.
İzmir işgalinden hemen sonra Mustafa Kemal de Samsun'a çıkıyor.
Arkadaşlar bunu da bilelim.