Arkadaşlar bu videomuzda madde döngülerinden bahsedeceğiz.
Karbon döngüsü, su döngüsü, oksijen, azot döngüleri kavramlarından bahsedeceğiz.
Başlayalım, öncelikli olarak madde döngüsünün tanımını yapalım.
Hayatın devamı için su, karbon, oksijen, azot ve fosfor gibi maddelere ihtiyaç duyarız.
Canlılar bu maddeleri çevreden alır, bir süre sonra kullanıp çevreye geri verirler.
İşte bu döngüye ise madde döngüsü olarak ifade ederiz, arkadaşlar.
Şimdi su döngüsüyle başlayalım o zaman.
Su döngüsü yeryüzündeki suyun hidrosfer, litosfer, atmosfer ve biyosfer arasında sürekli olarak yer değiştirmesini ifade etmektedir.
Şimdi şekil üzerinden de şöyle ifade edecek olursak, yağışlarla birlikte arkadaşlar yağışlarla birlikte yeryüzüne düşen su yüzeysel akışa geçer ve nehirler vasıtasıyla da denizlerin bulunmuş olduğu alana ulaşır.
Bir kısmı ise yeraltına sızarak yeraltı sularını oluşturur.
Bu kesimde yeraltı suyunu oluşturur ve yüzeye yakın yeraltı suları bitki kökleri tarafından da tutulur, arkadaşlar.
Yaprak yüzeyinden terleme yoluyla atmosfere geri dönerler ve yeraltındaki suların bir bölümü de yeraltı su kanalları ile tekrar denizlere ulaşır.
Yani bu ifade etmiş olduğum şey döngü halinde devam eden işte biz bu döngüye de su döngüsü olarak nitelendirmekteyiz.
Şimdi bir diğer döndüğümüz olan karbon döngüsü ile devam edelim.
Karbon da hepinizin bildiği gibi canlılar açısından temel yapı taşı oluşturan önemli bir madde ve karbon atmosferde karbondioksit, suda karbondioksit ve bikarbonat, karalarda ise kömür, petrol gibi fosil yakıtlar ile kireç taşı içerisinde yer almaktadır.
Şimdi karbondioksitin açığa çıktığı durumlar ve karbondioksit azaldığı durumlar var.
Genelde zaten sorularda açığa çıkma durumu ve azaldığı durumlar çıkar.
Yani o yüzden bu kısım çok önemli.
Şimdi karbondioksit nasıl açığa çıkar?
Fosil yakıtların yanması ile kireç taşlarının ayrışması ile canlı kalıntılarının ve ölülerin çürümesi ile açığa çıkmaktadır.
Karbondioksitin azalması fosil yakıtların oluşumu esnasında, fotosentez gerçekleşmesi esnasında, deniz hayvanlarının kabuk oluşumu esnasında ve karbonatlı kayaçların oluşumu esnasında da karbondioksit miktarı azalır.
Şimdi bir diğeri ise oksijen döngüsü.
Oksijen de yine bir döngü halinde arkadaşlar devam etmektedir.
Şimdi oksijen döngüsünde özellikle oksijenin azalmış olduğu durumlara baktığımız zaman solunum olayıyla beraber oksijenin azaldığını ifade edebiliriz.
Örneğin solunum yaparken karbondioksit verir oksijen alırız.
Bu oksijeni azaltan durumlardandır.
Yine fosil yakıtların yanması için oksijen kullanılır.
Orman yangınları da yine yangın olayının gerçekleşmesi için oksijen kullanır.
Bu durumda da oksijen azalır.
Oksijeni arttıran durumlar ise fotosentez ve su buharının fotolizi olarak ifade edebiliriz bu durumda.
Şimdi bir diğeri ise arkadaşlar azot döngüsü.
Bu döngü ise azot bitkiler tarafından kullanılabilmesi için nitritin nitrata dönmesi gerekir.
Yani doğada azot biz doğrudan kullanamayız, nitritin nitrata dönmesiyle kullanabiliriz.
Bu durumda ancak yıldırım olayıyla volkanik olaylar ve bakterilerin ölmüş canlıların bünyesindeki organik maddeleri parçalaması ile olur ve biz bu olaya da nitrifikasyon diyoruz.
Yani bunun dönüşümüyle beraber yıldırım, volkanik olaylar, bakterilerin ölmüş canlıların bünyesindeki organik maddeleri parçalanması ile beraber ancak nitrit nitrata dönüşür ve toprağa karışır.
Bitkiler artık bitkilere geçer, bitkilerden de insanlara şeklinde dönüşüm başlar.
Karbon döngüsü, su döngüsü, oksijen, azot döngüleri kavramlarından bahsedeceğiz.
Başlayalım, öncelikli olarak madde döngüsünün tanımını yapalım.
Hayatın devamı için su, karbon, oksijen, azot ve fosfor gibi maddelere ihtiyaç duyarız.
Canlılar bu maddeleri çevreden alır, bir süre sonra kullanıp çevreye geri verirler.
İşte bu döngüye ise madde döngüsü olarak ifade ederiz, arkadaşlar.
Şimdi su döngüsüyle başlayalım o zaman.
Su döngüsü yeryüzündeki suyun hidrosfer, litosfer, atmosfer ve biyosfer arasında sürekli olarak yer değiştirmesini ifade etmektedir.
Şimdi şekil üzerinden de şöyle ifade edecek olursak, yağışlarla birlikte arkadaşlar yağışlarla birlikte yeryüzüne düşen su yüzeysel akışa geçer ve nehirler vasıtasıyla da denizlerin bulunmuş olduğu alana ulaşır.
Bir kısmı ise yeraltına sızarak yeraltı sularını oluşturur.
Bu kesimde yeraltı suyunu oluşturur ve yüzeye yakın yeraltı suları bitki kökleri tarafından da tutulur, arkadaşlar.
Yaprak yüzeyinden terleme yoluyla atmosfere geri dönerler ve yeraltındaki suların bir bölümü de yeraltı su kanalları ile tekrar denizlere ulaşır.
Yani bu ifade etmiş olduğum şey döngü halinde devam eden işte biz bu döngüye de su döngüsü olarak nitelendirmekteyiz.
Şimdi bir diğer döndüğümüz olan karbon döngüsü ile devam edelim.
Karbon da hepinizin bildiği gibi canlılar açısından temel yapı taşı oluşturan önemli bir madde ve karbon atmosferde karbondioksit, suda karbondioksit ve bikarbonat, karalarda ise kömür, petrol gibi fosil yakıtlar ile kireç taşı içerisinde yer almaktadır.
Şimdi karbondioksitin açığa çıktığı durumlar ve karbondioksit azaldığı durumlar var.
Genelde zaten sorularda açığa çıkma durumu ve azaldığı durumlar çıkar.
Yani o yüzden bu kısım çok önemli.
Şimdi karbondioksit nasıl açığa çıkar?
Fosil yakıtların yanması ile kireç taşlarının ayrışması ile canlı kalıntılarının ve ölülerin çürümesi ile açığa çıkmaktadır.
Karbondioksitin azalması fosil yakıtların oluşumu esnasında, fotosentez gerçekleşmesi esnasında, deniz hayvanlarının kabuk oluşumu esnasında ve karbonatlı kayaçların oluşumu esnasında da karbondioksit miktarı azalır.
Şimdi bir diğeri ise oksijen döngüsü.
Oksijen de yine bir döngü halinde arkadaşlar devam etmektedir.
Şimdi oksijen döngüsünde özellikle oksijenin azalmış olduğu durumlara baktığımız zaman solunum olayıyla beraber oksijenin azaldığını ifade edebiliriz.
Örneğin solunum yaparken karbondioksit verir oksijen alırız.
Bu oksijeni azaltan durumlardandır.
Yine fosil yakıtların yanması için oksijen kullanılır.
Orman yangınları da yine yangın olayının gerçekleşmesi için oksijen kullanır.
Bu durumda da oksijen azalır.
Oksijeni arttıran durumlar ise fotosentez ve su buharının fotolizi olarak ifade edebiliriz bu durumda.
Şimdi bir diğeri ise arkadaşlar azot döngüsü.
Bu döngü ise azot bitkiler tarafından kullanılabilmesi için nitritin nitrata dönmesi gerekir.
Yani doğada azot biz doğrudan kullanamayız, nitritin nitrata dönmesiyle kullanabiliriz.
Bu durumda ancak yıldırım olayıyla volkanik olaylar ve bakterilerin ölmüş canlıların bünyesindeki organik maddeleri parçalaması ile olur ve biz bu olaya da nitrifikasyon diyoruz.
Yani bunun dönüşümüyle beraber yıldırım, volkanik olaylar, bakterilerin ölmüş canlıların bünyesindeki organik maddeleri parçalanması ile beraber ancak nitrit nitrata dönüşür ve toprağa karışır.
Bitkiler artık bitkilere geçer, bitkilerden de insanlara şeklinde dönüşüm başlar.