Evet arkadaşlar ilk çağ uygarlığı ile ilgili başlayalım.
Burada Amerika uygarlığı geçmiş olduğumuz yıllarda soruluyordu.
Müfredatta vardı ama şuan yok.
Mesela Almanya, Aztek ve İnka, Güney Amerika ve Orta Amerika bölgesinde kurulan uygarlıklar var.
Bu ünlü prensiplere sahip uygarlıklar, yine Avrupa uygarlığı olan Roma uygarlığı, Makedonya uygarlığı ve Yunan uygarlıkları.
Bunların hepsi bir şehir devletidir.
Hocam, Anadolu uygarlıkları ile Mezopotamya uygarlıkları yine burada.
Arada kalan yani Doğu Akdeniz uygarlığı olan bir yer daha var.
Biraz daha yakınlaştı alım olayı mızı.
Şöyle arkadaşlar, şurada Fenike uygarlığı ile hocam, İbrani uygarlıkları burada.
Doğu Akdeniz uygar olarak geçiyor, uzaklaştı alım yine buraya biraz daha yakınlaşır.
Alım Burada da arkadaşlar Mezopotamya uygarlık aramızı görüyoruz.
Aşağı doğru baktığınız zaman yine İran uygarlığı yani Pers uygarlığı, şurada Hint uygarlığı mızı görüyoruz ve şurada da arkadaşlar Çin uygarlığını görüyoruz ve en sona Türk uygar hatlarını göreceğiz.
Orta Asya bölgesinde ana alfa neyse bu gibi.
Bunların hepsini tek tek inceleyeceğiz ve bunların tarihe bıraktığı önemli argümanları inceleyeceğiz.
İnsanlığın ilk bilim, ilk sanat, yine ilk önemli özelliklerini buradan görüyoruz.
Hocam burası nasıl bu dönem yazılı evrelerin olduğu bir dönem olarak geçiyor.
Arkadaşlar ilk çağ dediğimiz uygarlıklar milattan önce yazının icadıyla başlamıştır.
Yani üç bin, 200 veya 3500.
Bunlar çok belirgin değildir.
Arkadaşlar buradan başlar.
Ne zamana kadar hocam?
Kavimler göçüne kadar.
375 yani milattan önce başladık milattan sonraya geldik işte.
Milattan önce 3200 ve 3000 yani milattan sonra 375 yıllarında olan uygur haklarımızı göreceğiz, incelemeye başlayabiliriz.
Evet arkadaşlar Mezopotamya oligarklar dediğimiz zaman şimdi bu beş tane uygarlığı göreceğiz.
Bu çarşaf liste olarak hazırladım.
Önce böyle görmenizi istiyorum ve bu şekilde not almanızı istiyorum.
Diğeri şu mezzo orta anlamına geliyor, iki nehir ortası Potami ya iki nehir.
Mezopotamya nasıl bölge?
Düz bir arazi hocam burada taş genelde yok.
Yani yapı olarak mimari yapı da taş kullanılmıyor.
Peki Mezopotamya daki yapılar günümüze neden ulaşamamış?
Birçoğu hocam kaya ve taş unsuru az olduğu için evlerini veya mimari eserlerini kerpiçten den yapıyorlar.
Bu da dayanıklı değil.
Yine Mezopotamya dediğimiz hangi ikinizin arasında hocam Fırat ve Dicle nehirleri arasında oluyor.
Mezopotamya nasıl bir bölge?
Düz bir alan?
Peki böyle Düzalan olursa savunma bakımından elverişli mi değil mi veya istilaya açık bir alan mı?
Tabi ki şunu diyebiliriz hocam istilaya açık bir bölge ve doğal savunma alanları yok.
Arkadaşlar Düzalan olduğu için yani Anadolu'nun bir kısımını kapsıyor.
İran'ın bir kısmını kapsıyor.
Irak'ın, Suriye'nin ve Arabistan'ın bir kısmını kapsadığını söylediniz.
Peki biz burada kimi göreceğiz?
Önce yazı Sümerler ile başlıyor ki, Mezopotamya'nın ilk uygar olarak geçiyor Sümerler.
Daha sonra Akatlar, El Anbar, Babilliler ve asırlar olarak gideceğiz.
Tek tek inceleyelim arkadaşlar.
Sümerler hani uygarlıklarından dır.
Yani Hami soyuna dayanıyor.
Nuh Tufan'ın da Sami ve Hami kökenli oligarklar vardır.
Sami kökenliler genelde Arap yarımadasında olanlar.
Hami kökenler ise dünyanın çeşitli yerlerinde bulunuyor ama ekseri Orta Asya'da daha fazla bulunuyorlar.
Peki bu Sümerler kimdir dediğimiz zaman Orta Asya'dan bilgeliği buraya, yani Mezopotamya yerleşmişler.
Hocam yine şöyle yaptığımız zaman Fırat ve Dicle nehirleri arasında bulunan bu yere bereketli hilal diyorlar.
Yine Fırat ve Dicle nehirleri nereye dökülüyor acaba?
Basra Körfezine yani şat tül Arap dediğimiz yere dökülüyor.
Sümerler burada önemli bir tarım havzasına sahipler.
Niçin?
Çünkü Fırat ve Dicle nehirleri, Anadolu'dan aldıkları Alevi iyonları ve mineralleri burada biriktirmiş ve burada önemli çok verimli tarım arazileri ortaya çıkmış.
O yüzden de Mezopotamya bölgesindeki birçok uygarlık da tarımla uğraşıyor.
Sümer toplumuna baktığımız zaman böyle bir bölgeye geldiğini görüyoruz.
Orta Asya'dan geldiğini görüyoruz.
Bunlar el, ense ve patisi ünvanlı krallar tarafından yönetiliyor.
Bunlar rahip krallar.
Hocam o zaman Sümerler nasıl bir devlet yönetimine sahipler?
Teokratik iki site şehri olarak örgütlenmiş.
Der Uğur, Uruk, Alagaş, Kiş, Nip Pur gibi hocam.
Bu her şehir devletleri kendi arasında siyasi bir çatışma halinde ve rekabet halindeler.
O yüzden de burada gelişme çok fazla ama ömürleri kısa olmuş.
Şimdi XII.
Murat adı verilen ibadet merkezleri bunların önemli.
Şimdi bunlar işte bir çok katı olan bir yapı, kompleks bir yapı.
Burada kral odasının olduğunu görüyoruz.
Gözlemevinin olduğunu görüyoruz.
Okul eğitim olduğunu, memur yetiştirme ofisi olduğunu görüyor.
Ambar olduğunu görüyoruz ve burası aynı zamanda bir mabet, dini bir mabet.
Bu XII kurallarda yazı oluşacak mı?
Evet yazı oluşacak.
2 hocam XIII.
Kural dediğimiz bu yapıların ileride konumuza görecez.
Yani yazının öneminden bahsederken değineceğiz.
Burada bir çivi yazısı ortaya çıkıyor ve Sümerlerin Arkadaşlar bütün Mezopotamya veya Anadolu'ya da bu çivi yazısı yayılacaktır.
Bir kere demek ki gereksinimlerinden ortaya çıktığını birazdan anlatacağım size.
Nasıl bunu?
O zaman zi kırat denilen yapıları kompleks yapılardır ve burada bilimsel çalışmalar, yani gözlem, kral odası, okul, eğitim gibi veya ürünleri saklandığı yer, ambar gibi bir işlev görüyor.
Sümerler dünya medeniyetine nasıl katkıda bulunmuşlar hocam?
Şöyle sayılar ve dört işlem.
Sümerler den gelen bir özellik.
Geometri olarak arkadaşlar yine dari 360 dereceyi görmüşler ve alan hacim hesaplamaları yapmaya başlamıştı.
Astronomi olarak ilk defa ay yılına dayalı takvimi bulmuşlar ve hani biz diyoruz ya sen hangi burç utansın?
Yengeç, Kova bilmem ne hocam.
Böyle burslarla da ilgili, astroloji ile de ilgili bilgileri var.
Peki Sümerler ilk yazılı kanunları yaptılar mı hocam?
Evet.
E çünkü yazıyı bunlar buluyor.
O zaman ilk yazılı kanıtlar bunlara ait.
Kim hocam bu kralın da adını almış urgan, kina kanunları.
Demek ki burada bir özel mülkiyet kavramı var ve bunlar ne yapmışlar?
Bu süreci yazılı hale getirmişler ve kanunlar yazılı hale geldiyse artık burada bir hukuk devleti olduğunu görüyoruz.
Peki Sümerlerin kuralları biraz ılımlı mı ılımlı?
Mezopotamya'da bir diğer taşlar Babilliler var.
Onları biraz sonra göreceğiz.
Onların kanunları biraz daha böyle sert bunların.
Sümerlerin, ilginçtir üç ilahi semavi dinde de bahsedilen bazı destanda da sahipler.
Mesela Yaradılış Destanında yine Gılgamış Destanı ve Tufan Destanı bunlar.
Böyle olaylardan bahs etmişler gençler.
Bu da Sümerler destan olarak geçiyor.
Şimdi yazının icadı ve önemiyle ilgili bir bahsetmemiz var.
Buna değinelim.
Sümerler az önce demiştik, XIII adlı bir tapınaklarda ürünlerin kayıt altına almaları sebebiyle arkadaşlar burada yazının geliştiğini görüyoruz.
Demek ki bir gereksinim var, bir ihtiyaç var ve birçok insanın elindeki ürünü yani tarımsal ürünü tapınakta ki rahiplere vermesi olayıyla.
Şimdi birincisi, ikincisi verdi, üçüncüsü verdi.
Dört, beş derken bunlar çoğaldı.
Bu insanların karışması ihtimali var ve bunlara semboller veriliyor.
Kimin ürünü ağanın ürünü, beynin ürünü.
Şimdi bunlara biz ne diyoruz hocam ilk sembol yazılar ortaya çıkıyor ve bunlar zamanla gittikçe çentik bir yazara dönüşüyor.
Yani sembol yazısı oluyor.
Tik, tok grafik, yazı yani şifreli dediğimiz yazılar.
Sonra da işte bunlardan da bir çivi yazısı ortaya çıkıyor.
Demek ki ihtiyaçtan ve zaruretten doğuyor.
Yine matematik de böyle.
Yani dört işlem.
Adam bir kilo ürün getirdi, yarım kilo aldığı ya da işte bir çuval ürün getirdi, onun yarısını almak istedi gibi.
Bunlarda da böyle matematiksel işlemler ortaya çıkıyor.
Peki Sümer Çivi yazısına katkısı olanlar kimler hocam?
Asur uygarlığı, Babilliler ve Hititler dir arkadaşlar.
Bunun katkı salyangoz olarak geçiyor.
Antik Mısır ise yani Kuzey Afrika'da bulunan devlet kendine özgü bir yazı biçimi ortaya çıkartıyor.
Neden?
Çünkü Mısır'da etkileşimi az olan bir bölgede ileride harita üzerinden göstereceğiz.
Bu da sembolik yazı dediğimiz bölge, resim, yazı dediğimiz hiyeroglif adı verilen resim yanıtını buluyor.
Bu yazıyı kim geliştiriyor hocam?
Yani bu yazılan alfabeyi bakın Fenikeliler yani Suriye bölgesinde bulunan Fenike alfabesine hocam bunlar buluyorlar ve ileride Yunan, Roma uygarlığı derken hemen bu ne oluyor hocam?
Şu an günümüzde kullandığımız Latin alfabesine dönüşüyor.
Peki hocam yazı nerelerde kullanıldı?
Yazının kullanıldığı yerler neresi hocam?
İbadet metinlerinde, ticari alışverişlerde, vergisel konularda, edebiyatta vs.
Gibi.
Bunların ne yapıyoruz hocam?
Kullanıyoruz peki?
Çiniler, Bergama'dan tüm mermer ve mısırlar.
Bunların kullandığı özel kağıtlar var dünya tarihinde.
Mesela Çin alfabesi de farklı, değişik ve o normal bir kağıt kullanıyor.
Hocam Bergama halılar parşömen kağıdını buluyorlar.
Bu da selüloz bir kağıt yani ağaçlardan yapılıyor.
Sümerler kil tabletlere yazıyorlar.
Yani önce çamur iken üzerlerine yazılar, şekiller yazılıyor, fırın inanıyor.
Böyle bir ürün kullanılıyor.
Mısırlar da ise saman kağıtlar dediğimiz biraz daha koyu papirüs kağıtları kullanılıyor.
Yani her uygarlık burada farklı farklı ürünler kullanmış diyoruz.