Anadolu Medeniyetleri

Herkese merhabalar.
Kunduz'un beşinci sınıf sosyal bilgiler dersi, ikinci ünite Anadolu Medeniyetleri dersine hepiniz hoş geldiniz.
Bugün Anadolu dediğimiz, bugün üzerinde bulunduğumuz topraklarda bulunan medeniyetlere ve devletlere beraber bakacağız.
Hemen başlayalım.
Öncelikle Anadolu neresidir bunu öğrenmemiz gerekiyor.
Günümüzde Türkiye yani bizim üzerinde bulunduğumuz toprakların büyük kısmının olduğu bölgeye tarihte Anadolu denilmektedir.
Arkadaşlar Anadolu'da birçok medeniyet kurulmuştur.
Bunun da birçok sebebi var aslında.
Anadolu topraklarında birçok medeniyetin kurulmasında bu bölgenin iklim şartlarının elverişli olması etkili olmuştur.
Bakın dikkat ederseniz bulunduğumuz bölgede, bulunduğumuz coğrafyada üç tane ana iklim görülmektedir ki ilerleyen konularda zaten göreceğiz.
Sıcaklık da vardır, kar yağışı da vardır.
Dört mevsim belirgin yaşanmaktadır.
Çok sert bir iklim değildir.
Yani iklim elverişlidir.
E su kaynaklarına baktığımız zaman insanın en önemli baktığı şeylerden bir tanesi bir yere yerleşirken sudur.
Su insan hayatı için çok önemlidir.
Suyu da zengin bulunduğumuz topraklar verimli topraklardır.
Yani tarım noktasına baktığımız zaman bulunduğumuz yerde gerçekten verimli toprakların bulunduğunu da görüyoruz ve o dönemde önemli ticaret yollarının üzerinde bulunması da işte bu faktörleri bir araya getirdiğimizde Anadolu topraklarında birçok medeniyetin neden kurulduğunu rahatlıkla anlayabiliriz.
İsterseniz Anadolu'da kurulan medeniyetlerin isimlerini bir görelim arkadaşlar eski çağ medeniyetlerini.
Kimdir bunlar?
Bakın burada sizlere bir şifre vermek istiyorum.
Belki hatırlayan bayanlarımız olacaktır diye.
Burada bir tane filmimiz var arkadaşlar.
Küçük tatlı bir filmimiz var.
Bu filmimizin adı Huriye.
Ama ben bu fiile kısaca Hu diyorum arkadaşlar.
Bakın tekrar hatırlatıyorum bu filmimizin adı Huriye. Kısaca biz bu bile hu diyeceğiz.
Fiil hu, baş harfleri Anadolu medeniyetlerinin baş harfleri fiil hu olarak karşımıza çıkıyor.
Kim onlar?
Frigler iyi, onlar Lidyalılar, Hititler ve Urartular dır.
Öğreneceğimiz ilk Anadolu medeniyeti.
Hititler, bugünkü Kızılırmak çevresinde kurulmuş tandır başkentleri Çorum yakınlarındaki Hattuşaş dediğimiz yerdir.
Dikkat ederseniz Hititler su kenarına kurulmuş dardır.
Çünkü tarihte insan yerleşim için en önemli faktörlerden bir tanesi suya yakın olmaktır.
Hititler krallıkla yönetilmiş şeylerdir.
Devleti askeri ve dini yetkileri olan kral yönetmiştir.
Bakın dikkat ederseniz kral olmasıyla devlet yönetiminde aynı zamanda din adamı aynı zamanda komutan olduğunu görüyoruz.
Yani kral tüm yetkileri üzerine almıştır.
Hitit Devletinde.
Hititler de krala yardımcı olan bir meclis vardır.
O meclisin adı Pan Kuş Meclisidir.
Bu meclis soylular dan oluşur ve devlet işleri burada görüşülür, dü.
Tabanın Ma denilen bir kraliçe.
Yönetimde etkiliydi bu da.
Kadınlara Hititler de değer verildiğini bizlere göstermektedir.
Arkadaşlar Hititler tanrılarına hesap vermek için anal denilen yıllıkları yazmışlardır.
Hani nasıl biz günlük tutuyor isek onlar da yıllık yazmışlardır.
Yaşadıkları şeyleri yalan olmadan, yanlış olmadan doğru bir şekilde bu yıllıkları yazmışlardır.
İşte bu yıllıkları objektif yani tarafsız tarih yazı yılının başlangıcı olarak kabul edilmektedir.
Hititler ile ilgili en önemli bilgimiz ve en önemli özelliğimiz Mısır devleti ile imzaladıkları bir anlaşma var.
Bu antlaşmanın adı Kadeş Anlaşmasıdır ki bu anlaşma tarihteki ilk yazılı antlaşma olarak karşımıza çıkmaktadır.
Gelelim Anadolu'daki bir diğer medeniyet olan Friglerin. Frigler.
Sakarya Nehri çevresinde kurulmuş alandır.
Dikkat ederseniz yine Hititler de olduğu gibi bu medeniyette suyun kenarına kurulmuştur.
Başkentleri bugün Ankara yakınlarındaki Gordion şehridir.
Yine Hititler de olduğu gibi krallıkla yönetilmiş yerdir.
Ve en ünlü kral efsanelere konu olan Eşek Kulaklı Midas dır.
Belki sizler Midas'ın hikayesini duymuşsunuzdur.
Kulakları uzun olduğu için eşek kulaklı denilmektedir.
Bir rivayet de var Midas ile alakalı.
Dokunduğunu altına çevirme hikayesi de anlatılmaktadır.
Friglerin en temel geçim kaynağı tarımdır.
Çünkü bulundukları yerlerde topraklar verimli.
Frigler toprağı ekip içmişler ve işlemişler.
Ve hatta tarımı korumak için sert kanunlar yapmışlardır.
Bu sert kanunlar nedir arkadaşlar?
Baktığımızda burada size bir örnek vermek istiyorum.
Kanunların içerisinde şöyle bir cümle yazmaktadır.
Öküz öldürenin, saban kırmanın cezası ölümdür.
Bakın öküz ne bugünkü traktöre benziyor.
Çünkü öküz ile tarlalar sürülüyor.
Saban dediğimiz şey de tarlayı, toprağı işlemeye yarayan alet.
Eğer bunları bilerek öldürür ya da kurarsanız cezamız ölümdü yani.
Tarım Frigler de o kadar önemliydi.
Kibele denilen bereket tanrıçaları vardı.
Fibula denilen çengelli iğne.
Bugün ne diyoruz?
Fil teke diyoruz arkadaşlar.
Bir teke çi çengelli iğneyi de yine Frigler icat etmişlerdir.
Frigler ölülerini tümülüs denilen mezarlara, eşyalarıyla birlikte görmüşlerdir.
Burada parantez içini beraber dolduracağız arkadaşlar.
Tümülüs etlere neden eşyalarıyla gömüyorlar?
Çünkü o insanın tekrar canlanıp o eşyaları kullanacağını düşünüyorlar.
Yani kısaca ne var?
Öldükten sonra tekrar dirilme inancı olan ahiret inancına Frigler sahiptir.
Bir diğer Anadolu medeniyetimiz Urartular.
Van Gölü çevresinde kurulmuş dardır. Yine hatırlatıyorum.
Su çok önemliydi ya, bakın yine Urartular da su kenarına kurulmuştur.
Başkentleri bugünkü Van yakınlarındaki Tuşba şehridir.
Krallıkla yönetilen bir medeniyetten bahsediyoruz yine.
Tarım ve hayvancılık Urartular için önemlidir.
Hatta tarımı geliştirmek ve tarımla alakalı bazı şeyler yapmışlardır.
Mesela Şamran denilen su kanalları yapmışlardır ki bu kanallar hala Van çevresinde kullanılmaktadır.
Urartular dan kalan Şamran kanalı Van çevresinde günümüzde hala kullanılmaktadır.
Doğu Anadolu Bölgesini bilenler bilir dağlık bölgelerdir.
Bu yüzden Urartular taş işçiliğinde ve maden işleme işlerinde usta ulaşmışlardır.
Van Kalesi bunun en güzel örneklerinden bir tanesidir.
Yine Frigler de olduğu gibi ölülerini oda şeklindeki mezarlara eşyalarıyla dönmüşlerdir.
Biraz önce bunu öğrenmiştik.
Yani kısaca ne olduğunu görüyoruz.
Ahiret inancının Urartular da da olduğunu görüyoruz.
Gecenin bir diğer Anadolu medeniyeti olan Libyalılara, Lidyalılar Ege bölgesinde Gediz ve Menderes nehirleri arasındaki bölgede kurulmuş vardır.
Başkentleri Manisa yakınlarındaki Sart şehridir.
Lidyalılar ın kesinlikle unutmamanız gereken özelliği parayı icat etmeleridir.
Lidyalılar ın parayı icat etmesinden sonra takas dediğimiz sistem sona ermiştir.
Nedir bu takas sistemi?
Parayı icat etmeden önce insanların aralarında yaptıkları alışverişler.
Benim elimde fazla olarak diyelimki buğday var, sizin elinizde de fazla olarak diyelim ki arpa var.
Ne yapıyoruz?
Bana arpa lazım, size buğday lazım.
Değiş tokuş yapıyoruz.
Takas sistemi buydu ama Lidyalılar parayı icat ederek günümüze çok önemli katkılar sağlamışlardır.
Ticareti geliştirmek için Efes'ten Mezopotamya'ya kadar uzanan kral yolunu da yine Lidyalılar yapmıştır.
Bu yüzden zaten zengin bir devlet haline gelmişlerdir. Lidyalılar o kadar zenginleşmiş şeylerdir ki vatan bilinciyle vatanlarını savunmamızı dar paralı asker tutmuşlardır.
Arkadaşlar bakın nedir.
Parayı ver ülkeyi savun.
Paralı asker daha fazla parayı görürse ne yapar devleti satar demi?
Zaten bu durum devletin kısa sürede yıkılmasına neden olacak.
Geldik.
Son Anadolu medeniyetimize, Anadolu'da kurulan son medeniyet olan iyonlar, arkadaşlar Ege Denizi çevresinde kurulmuş vardır.
Nerelerde Efes, Milet, Foça gibi yerlerde şehir devleti şeklinde yaşamışlardır.
Daha önce bunu açıklamıştım.
Bir daha bir daha açıklayalım.
Şehir devleti nedir?
Her biri sanki birer devlet gibi çalışır.
Ama genel olarak nereye bağlıdır, iyi onlara bağlıdır.
Deniz kenarında kuruldukları için denizcilikle uğraşan bir medeniyet olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Zaten bu yüzden deniz ticaretinde de eriştiklerini görüyoruz.
İyi onlar için en önemli özelliğimiz kesinlikle şudur ki, özgür düşünceye çok önem verdiklerini görüyoruz.
Yani isteyen istediği şekilde düşünebiliyor, özgürce düşündüğünü gerçekleştirebiliyor.
İşte bundan dolayı da iyi.
Onlarda bilim ilerlemiştir arkadaşlar.
Bilimin gelişmesi için en önemli şey insanların rahatça düşüne bilmeleri ve düşündüklerini yapabilmelidir.
Zaten bunun örnekleri olarak iyi onlarda yetişen bilim insanlarına baktığımızda neden bunu söylediğimi anlayacaksınız.
Heredot tarih alanında Hipokrat, tıp alanında, Thales felsefe alanında, Homeros edebiyat alanında ve Diyojen felsefe alanında iyi onlarda yaşamış bilim insanları olarak karşımıza çıkmaktadır.
İyi onlardan kalan, bugün hala ayakta olan, hepinizin belki adını duyduğunuz.
Efes Antik Tiyatrosu ve Ar Tepe.
Artemis Tapınağı iyi, onlarda iyi, onlardan günümüze kalan önemli eserler edendir.
Kültür ve Miras
Uygarlıkların Beşiği 2 / 2
Anadolu Medeniyetleri
Anadolu Medeniyetleri