Modern Fizik Özel Görelilik Teorisi!
Özel Görelilik teorisini Einstein ışığın doğasını çok merak ediyordu.
Işığın davranış biçimini ışığın herhangi bir faktörden etkilenip etkilenmediğini açıklamak için öncelikle Michelson Morley'in yapmış olduğu deneyi görelim.
Michelson Morley bir ekip ve bu ekip yaptığı deneyde görmüş olduğunuz gibi deneylerin teorik şemasını şekilde gibi gösteriyoruz.
İki tane aynamız var biri hareketli biri sabit.
bir tane bir ışık kaynağımız ve yarı geçirgen bir aynamız mevcut.
Bu deney düzeneğini hazırlamadan önce bu deneyin düzenin amacı şuydu: 19'uncu yüzyılda fizikçiler elektromanyetik dalgaları da yayılmak için bir ortama gereksinimi olduğunu düşündüler.
Böyle bir ortamın varlığını önererek bu ortama Işığı Taşıyan Eter ortamı ifadesi kullanılır Işığı Taşıyan Eter ortamını olarak ifade buna bazı kaynaklarda Esir Madde olarak da ifade ediliyor.
Eter madde olduğu düşünüldü adını verdiler eterin her yerde hatta boş uzayda bile bulunduğu varsayıldı ışık dalgalarını Eter salınımı olarak bakıldı.
Ayrıca eter hem kütlesiz hem esnek bir ortam sağlamalı hem de gezegenin diğer cisimlerin hareketlerini etkilememeliydi.
Bunun yanında eter hareketsiz kabul edilmiş.
Yani eylemsiz bir ortam olarak düşünülmüştü eterle ilgili ortaya atılan bu fikirlerde sonra şu sorunun cevaplanması gerekliydi: Eğer eter varsa dünyamız eter içinde etere göre hangi hızda hareket ediyor?
İkincisi eğer eterin varlığı kanıtlanabilirse fizik yasalarına doğru biçimde tanımlanabileceği eylemsiz bir gözlem çerçevesi bulunmuş olacaktı. Burada eter maddede ışığın hızındaki küçük değişimleri gözlemlemek için tasarlandı.
Bu ışığın hızındaki küçük değişimleri bakarak eterin varlığını ispatlamaya çalışıldı.
Işık kaynağından çıkan ışıklar ışık ışınları yarı geçirgen aynada bölünerek geçmişlerdi sabit aynadan yansımışlardı hareketli aynadan yansımışlardı tekrardan yarı geçirgen aynaya geldiklerinde görmüş olduğunuz gibi interferometre dediğimiz bölgeden bakıldığında girişim saçakları oluşturulması beklenmişti.
Keza girişim saçakları oluşturuldu fakat bu deneyde varsayılan eter rüzgarın hızının interferometrede oluşan girişim desenini etkilemediği gözlenmiş oldu.
Görmüş olduğunuz gibi eter rüzgarının yönü buradaki girişim saçaklarındaki bölgeyi etkilemediği bulunuldu.
Bu deneyde eter rüzgarı hızının girişim saçaklarının desenini etkilemediği bu deneyle gösterilmiş oldu.
Bu deneyi çok tekrarladılar farklı mevsimlerde farklı yükseklerde binlerce kez denendi ve eter maddenin varlığı olmadığı ispatlandı kanıtlandı.
Bu durumda ortaya çıkan durum nedir?
Yani ışığın yayılması için hiç bir ortamın gerekmediği anlaşıldı ve bu deneyden çıkaracağımız en önemli sonuçlardan birincisi ve ilk ve son tek sonucu bu olmuş oldu. Yani ışığın yayılması için hiçbir ortamı ihtiyaç yoktu.
Özel Görelilik teorisinde ise Einstein iki tane önemli postulat ortaya koydu Özel Görelilik teorisi için.
Bu deneyler sonucunda ışık hakkında düşündükleri sonucunda fizik dünyasında gerçekten fizik dünyasını alt üst eden iki tane kavramı ortaya koymuş oldu.
Birinci kavramın Özel Görelilik teorisi için tüm fizik yasaları eylemsiz gözlem sistemlerinde aynıdır.
Eylemsiz yani gözlem dediğimiz referans referans sistemlerinde aynıdır ifadesini kullandı.
ikincisi ışığın boşluktaki hızı tüm eylemsiz referans sistemlerinde ise aynı değere sahip olduğunu ifade etti ve fizik yasalarına yeni bir bakış açısı kazandırmış oldu bundan sonra modern fiziğin önü açılmış oldu.
Özel Görelilik teorisini Einstein ışığın doğasını çok merak ediyordu.
Işığın davranış biçimini ışığın herhangi bir faktörden etkilenip etkilenmediğini açıklamak için öncelikle Michelson Morley'in yapmış olduğu deneyi görelim.
Michelson Morley bir ekip ve bu ekip yaptığı deneyde görmüş olduğunuz gibi deneylerin teorik şemasını şekilde gibi gösteriyoruz.
İki tane aynamız var biri hareketli biri sabit.
bir tane bir ışık kaynağımız ve yarı geçirgen bir aynamız mevcut.
Bu deney düzeneğini hazırlamadan önce bu deneyin düzenin amacı şuydu: 19'uncu yüzyılda fizikçiler elektromanyetik dalgaları da yayılmak için bir ortama gereksinimi olduğunu düşündüler.
Böyle bir ortamın varlığını önererek bu ortama Işığı Taşıyan Eter ortamı ifadesi kullanılır Işığı Taşıyan Eter ortamını olarak ifade buna bazı kaynaklarda Esir Madde olarak da ifade ediliyor.
Eter madde olduğu düşünüldü adını verdiler eterin her yerde hatta boş uzayda bile bulunduğu varsayıldı ışık dalgalarını Eter salınımı olarak bakıldı.
Ayrıca eter hem kütlesiz hem esnek bir ortam sağlamalı hem de gezegenin diğer cisimlerin hareketlerini etkilememeliydi.
Bunun yanında eter hareketsiz kabul edilmiş.
Yani eylemsiz bir ortam olarak düşünülmüştü eterle ilgili ortaya atılan bu fikirlerde sonra şu sorunun cevaplanması gerekliydi: Eğer eter varsa dünyamız eter içinde etere göre hangi hızda hareket ediyor?
İkincisi eğer eterin varlığı kanıtlanabilirse fizik yasalarına doğru biçimde tanımlanabileceği eylemsiz bir gözlem çerçevesi bulunmuş olacaktı. Burada eter maddede ışığın hızındaki küçük değişimleri gözlemlemek için tasarlandı.
Bu ışığın hızındaki küçük değişimleri bakarak eterin varlığını ispatlamaya çalışıldı.
Işık kaynağından çıkan ışıklar ışık ışınları yarı geçirgen aynada bölünerek geçmişlerdi sabit aynadan yansımışlardı hareketli aynadan yansımışlardı tekrardan yarı geçirgen aynaya geldiklerinde görmüş olduğunuz gibi interferometre dediğimiz bölgeden bakıldığında girişim saçakları oluşturulması beklenmişti.
Keza girişim saçakları oluşturuldu fakat bu deneyde varsayılan eter rüzgarın hızının interferometrede oluşan girişim desenini etkilemediği gözlenmiş oldu.
Görmüş olduğunuz gibi eter rüzgarının yönü buradaki girişim saçaklarındaki bölgeyi etkilemediği bulunuldu.
Bu deneyde eter rüzgarı hızının girişim saçaklarının desenini etkilemediği bu deneyle gösterilmiş oldu.
Bu deneyi çok tekrarladılar farklı mevsimlerde farklı yükseklerde binlerce kez denendi ve eter maddenin varlığı olmadığı ispatlandı kanıtlandı.
Bu durumda ortaya çıkan durum nedir?
Yani ışığın yayılması için hiç bir ortamın gerekmediği anlaşıldı ve bu deneyden çıkaracağımız en önemli sonuçlardan birincisi ve ilk ve son tek sonucu bu olmuş oldu. Yani ışığın yayılması için hiçbir ortamı ihtiyaç yoktu.
Özel Görelilik teorisinde ise Einstein iki tane önemli postulat ortaya koydu Özel Görelilik teorisi için.
Bu deneyler sonucunda ışık hakkında düşündükleri sonucunda fizik dünyasında gerçekten fizik dünyasını alt üst eden iki tane kavramı ortaya koymuş oldu.
Birinci kavramın Özel Görelilik teorisi için tüm fizik yasaları eylemsiz gözlem sistemlerinde aynıdır.
Eylemsiz yani gözlem dediğimiz referans referans sistemlerinde aynıdır ifadesini kullandı.
ikincisi ışığın boşluktaki hızı tüm eylemsiz referans sistemlerinde ise aynı değere sahip olduğunu ifade etti ve fizik yasalarına yeni bir bakış açısı kazandırmış oldu bundan sonra modern fiziğin önü açılmış oldu.