Kunduz, Türkçe sözlükte anlam konu anlatım videosundan herkese merhaba.
Sözcük anlamda devam ettiğimiz diğer bir başlığımız sözcükler arası anlam ilişkisi başlığı.
Burada iki kelimenin birbiriyle anlam ilişkisini inceliyoruz.
İlk olarak eş anlamlı, eş sesli karşıtı, anlamlı demiştik.
İkinci başlığımız da somut ve soyut anlam olacak.
Somut anlamdan başlayalım.
Beş duyu organının en az biriyle algılanabilecek kelimelerin kazandı, anlamlıdır dedik.
Şimdi bizim beş duyu organımız var.
Görme, koklama, tatma, dokunma ve duyma.
Bu beş duyu organı mızın en az biri ile algılayan biliyorsak bu kelimeyi bu kelimenin anlamı somut anlam oluyor.
Şimdi biz de kopya olması amacıyla şuradaki M.
Maddeden aklımıza gelsin.
Şimdi kalem bir madde, masa bir madde, içecek bir madde.
Sonuçta bunları ben en az bir duyu organıyla, en az biriyle algılayan bildiğim için bunlar somut, anlamlı kelime oluyorlar.
Dikkat edin, birden fazlası demiyorum.
En az biriyle algılayan bilmem.
Somut anlamı olması için yeterli.
Neler olabilir bakalım?
Masa şimdi masayı düşünelim.
Görme, duyma cevap verdi, duyma, duyma, cevap vermedi, koklama duyma, cevap vermedi.
Tatma duyma, cevap verme de dokunma, duyma cevap verdi.
Beş duyu organının ikisiyle algılayan bildim.
Ancak ben biliyorum ki en az biriyle algılama yeterliği.
Devam edelim.
Ne olabilir?
Muz Şimdi beş duyu organı düşünüyorum.
Muzu görebiliyorum, muzu koklayıp biliyorum.
Muzu tada biliyorum.
Muza dokunan biliyorum.
Muzu duyamıyorum.
Sadece beş duyu organının dördü ile algılayan cildim.
Devam ediyorum.
Kalem.
Kalemi beş duyu organı mı olarak inceleyip görebiliyorum.
Dokunma biliyorum.
Koklayan diyorum, tanımıyorum, duyamıyorum.
Beş duyu organının ikisine cevap verdi ve somut anlamlı oldu. Şimdi bulmazsa kalem, defter, sıra silgi, ayna, duvar, mikrofon, bilgisayar.
Bunlar çok basit, somut, anlamlı kelime.
Bizi sınavlarda zorlayacak olan asıl kelimeler şunlar Arkadaşlar bakalım Işık.
Şimdi ışık hemen aklımızı su yutmuş gibi geliyor.
Ama az önce ne yaptım?
Diğer 3 örnekte 5 duyu organı mu da düşündüm?
Şimdi ışık duyabiliyor muyum?
Hayır.
Koklayan biliyor muyum?
Hayır.
Tadı biliyor muyum?
Hayir.
Dokunabilir muyum?
Hayır.
Ama ışık görme duyuma cevap veriyor.
Ve ben de az önce dedim ki en az biriyle algılayan bilmem yeterli somut olması için devam ediyorum.
Tat şekerin tadı olabilir, meyve suyunun tadı olabilir, pastanın tadı olabilir.
Bununla bir bakalım.
Hangi duyuları mı cevap veriyor tadı?
Pastanın tadını görebiliyor muyum?
Hayır, dokunabilir muyum?
Hayır.
Koklayan biliyor muyum?
Hayır.
Duyabiliyor muyum?
Hayır.
Ama yiye biliyorum.
O zaman bu da benim tatma duyuma cevap verdi.
En az bir duyuma cevap verdiği için somut anlam oldu.
Devam ediyorum.
Koku.
Beş duyu organından sadece koklama duyuma cevap verir.
En az birine cevap verdiği için somut olması için yeterli rüzgar.
Şimdi rüzgar estiğinde ben bu rüzgarı benim de hissede bildiğim için bu rüzgar benim dokunma duyuma cevap veriyor ve somut budur.
Devam ediyorum hava hava böyle ne görebiliyorum sanki ne koklayıp biliyorum, ne alabiliyorum ne duyar.
Sanki su yutmuş gibi geliyor.
Ama bir deneyin bakalım üfleyen elinize doğru havayı hisse edebilecek misiniz?
Yani dokunma duygunuzu cevap verecek mi?
Bu üfleyen dokunma duygunuzu cevap verdi değil mi?
O zaman bu benim dokunma duyuma cevap verdiği için somut anlam oldu ve bir diğeri de sestir arkadaşlar. Ses de sadece duyma duyuma cevap verir.
Bu da somut olması için yeterli.
Somut, anlamlı kelimeleri miz bunlar geldi mi?
Soyut anlamlı kelimeleri mi?
Yine beş duyum var.
Beş duyu organının hiçbiriyle algılayamıyor.
Cam kelimelerin kazandığı anlamları bunlar.
Ve hiçbirine cevap vermezler.
Bu da kopya olsun.
Biz de şuradaki y yok dan aklıma gelsin.
Hiçbir duyum da yok.
Hiçbiriyle algılayamıyor.
Neler olabilir bunlar?
Keder olabilir.
Hemen bakalım.
Kederi görebiliyor muyum?
Hayir.
Duyabiliyor muyum?
Hayır.
Görebiliyor muyum, dokunabilir muyum?
Tada biliyor muyum?
Hayır.
Hiçbirine cevap vermediği için soyut anlamı oldu.
Üzüntü hiçbir duyuma cevap vermez.
His hiçbir duyuma cevap vermez.
Düşünce hiçbir duyuma cevap vermez.
Sevgi hiçbir duyuma cevap vermez.
Aşk hiçbir duyuma cevap vermez.
Bu ekranda yazdığım kelimeler beş duyu organının hiçbirine cevap vermediği için soyut anlamlı kelimeler oldu.
Öğrencilerden en çok şu soru geliyor Rüya hocam rüya soyut mu somut mı?
Arkadaşlar rüyayı gerçekten görme organı olan gözle görmüyorum.
Bu benim beynimin içinde bilinç altımda gerçekleşen bir olaydır ve benim beş duyu bunan hiçbirine cevap vermediği için rüya da soyut olur.
Şimdi somut ve soyut anlam bu kadarcık.
Ancak sorularda tabii ki uyarıyı yapmam gereken bir sistem var.
Dilimizdeki kelimeler çok anlamlı biliyorsunuz.
Bu yüzden bana soruda altı çizili kelime verildiğinde sadece altı çizili kelimeyi okuyacağım.
Cümlenin tamamını okumam gerekiyor.
Çünkü sözcükler çok anlamlıdır.
Somut, anlamlı bir kelime. Soyut anlama, soyut, anlamlı bir kelimede somut anlama gelebilir.
Hemen bakalım hava.
Tek başına düşündüğümde somut muydu, soyut muydu?
Dokunma, duyuma cevap verdiği için somut du.
Ancak cümle içinde soyut anlamda kazanabilir.
Bakalım havasından da geçilmiyor.
Şuradaki hava kelimesinin altını çizdi.
Somut mu, soyut mu?
Diye sordu.
Tabii ki aklıma ilk somut olduğu geliyor ancak havasından da geçilmiyor dediğimde cümle içinde anlam kazanacağı için buradaki hava kendini beğenmiş, yani burnu büyük demek istiyorum.
Yani kibirli demek istiyorum.
E buradaki burda büyüklük, kibir hissedilen bir şey olduğu için, hiçbir duyuma cevap vermediği için buradaki hava soyut anlamlıdır.
Bir kelime daha inceleyelim hatta cümle içinde yazayım hayvanların yüreğinin.
Bölümlerini inceledik.
Şuradaki yürek kelimesinin altını çizecek bir tane daha cümle yazacak.
O çok yürekli biridir.
Ve buradaki yürek kelimesinin de altını çizecek.
Bana bunların somut mu soyut mu olduğunu soracak.
Şimdi hayvanların yüreğinin bölümlerini inceledik.
İyi demeyelim.
Fen bilgisi dersinde görüyoruz tabi ki.
Yürek derken kalpten bahsediyorum.
Şimdi bu kalp görme, duyma, cevap veriyor, dokunma, duyma cevap veriyor.
En az bir duyuma cevap veriyorsa somut anlam olması için yeterli.
Şuradaki M.
Maddeden aklıma gelecekti.
O çok yürekli biridir dediğimde buradaki yürek herkeste yürek, kalp var tabii ki yaşamamız için.
Ancak organ olan, iç organı olan yürekten, kalpten bahsetmiyor.
O çok yürekli biridir dediğinde cesur olmasından bahsediyor ve cesur da bir duygu olduğu için beş duyu organından hiç birine cevap vermediği için soyut anlam olur.
Şuradaki yine de yoktan aklıma gelecekti.
Başarılar dilerim.
Sözcük anlamda devam ettiğimiz diğer bir başlığımız sözcükler arası anlam ilişkisi başlığı.
Burada iki kelimenin birbiriyle anlam ilişkisini inceliyoruz.
İlk olarak eş anlamlı, eş sesli karşıtı, anlamlı demiştik.
İkinci başlığımız da somut ve soyut anlam olacak.
Somut anlamdan başlayalım.
Beş duyu organının en az biriyle algılanabilecek kelimelerin kazandı, anlamlıdır dedik.
Şimdi bizim beş duyu organımız var.
Görme, koklama, tatma, dokunma ve duyma.
Bu beş duyu organı mızın en az biri ile algılayan biliyorsak bu kelimeyi bu kelimenin anlamı somut anlam oluyor.
Şimdi biz de kopya olması amacıyla şuradaki M.
Maddeden aklımıza gelsin.
Şimdi kalem bir madde, masa bir madde, içecek bir madde.
Sonuçta bunları ben en az bir duyu organıyla, en az biriyle algılayan bildiğim için bunlar somut, anlamlı kelime oluyorlar.
Dikkat edin, birden fazlası demiyorum.
En az biriyle algılayan bilmem.
Somut anlamı olması için yeterli.
Neler olabilir bakalım?
Masa şimdi masayı düşünelim.
Görme, duyma cevap verdi, duyma, duyma, cevap vermedi, koklama duyma, cevap vermedi.
Tatma duyma, cevap verme de dokunma, duyma cevap verdi.
Beş duyu organının ikisiyle algılayan bildim.
Ancak ben biliyorum ki en az biriyle algılama yeterliği.
Devam edelim.
Ne olabilir?
Muz Şimdi beş duyu organı düşünüyorum.
Muzu görebiliyorum, muzu koklayıp biliyorum.
Muzu tada biliyorum.
Muza dokunan biliyorum.
Muzu duyamıyorum.
Sadece beş duyu organının dördü ile algılayan cildim.
Devam ediyorum.
Kalem.
Kalemi beş duyu organı mı olarak inceleyip görebiliyorum.
Dokunma biliyorum.
Koklayan diyorum, tanımıyorum, duyamıyorum.
Beş duyu organının ikisine cevap verdi ve somut anlamlı oldu. Şimdi bulmazsa kalem, defter, sıra silgi, ayna, duvar, mikrofon, bilgisayar.
Bunlar çok basit, somut, anlamlı kelime.
Bizi sınavlarda zorlayacak olan asıl kelimeler şunlar Arkadaşlar bakalım Işık.
Şimdi ışık hemen aklımızı su yutmuş gibi geliyor.
Ama az önce ne yaptım?
Diğer 3 örnekte 5 duyu organı mu da düşündüm?
Şimdi ışık duyabiliyor muyum?
Hayır.
Koklayan biliyor muyum?
Hayır.
Tadı biliyor muyum?
Hayir.
Dokunabilir muyum?
Hayır.
Ama ışık görme duyuma cevap veriyor.
Ve ben de az önce dedim ki en az biriyle algılayan bilmem yeterli somut olması için devam ediyorum.
Tat şekerin tadı olabilir, meyve suyunun tadı olabilir, pastanın tadı olabilir.
Bununla bir bakalım.
Hangi duyuları mı cevap veriyor tadı?
Pastanın tadını görebiliyor muyum?
Hayır, dokunabilir muyum?
Hayır.
Koklayan biliyor muyum?
Hayır.
Duyabiliyor muyum?
Hayır.
Ama yiye biliyorum.
O zaman bu da benim tatma duyuma cevap verdi.
En az bir duyuma cevap verdiği için somut anlam oldu.
Devam ediyorum.
Koku.
Beş duyu organından sadece koklama duyuma cevap verir.
En az birine cevap verdiği için somut olması için yeterli rüzgar.
Şimdi rüzgar estiğinde ben bu rüzgarı benim de hissede bildiğim için bu rüzgar benim dokunma duyuma cevap veriyor ve somut budur.
Devam ediyorum hava hava böyle ne görebiliyorum sanki ne koklayıp biliyorum, ne alabiliyorum ne duyar.
Sanki su yutmuş gibi geliyor.
Ama bir deneyin bakalım üfleyen elinize doğru havayı hisse edebilecek misiniz?
Yani dokunma duygunuzu cevap verecek mi?
Bu üfleyen dokunma duygunuzu cevap verdi değil mi?
O zaman bu benim dokunma duyuma cevap verdiği için somut anlam oldu ve bir diğeri de sestir arkadaşlar. Ses de sadece duyma duyuma cevap verir.
Bu da somut olması için yeterli.
Somut, anlamlı kelimeleri miz bunlar geldi mi?
Soyut anlamlı kelimeleri mi?
Yine beş duyum var.
Beş duyu organının hiçbiriyle algılayamıyor.
Cam kelimelerin kazandığı anlamları bunlar.
Ve hiçbirine cevap vermezler.
Bu da kopya olsun.
Biz de şuradaki y yok dan aklıma gelsin.
Hiçbir duyum da yok.
Hiçbiriyle algılayamıyor.
Neler olabilir bunlar?
Keder olabilir.
Hemen bakalım.
Kederi görebiliyor muyum?
Hayir.
Duyabiliyor muyum?
Hayır.
Görebiliyor muyum, dokunabilir muyum?
Tada biliyor muyum?
Hayır.
Hiçbirine cevap vermediği için soyut anlamı oldu.
Üzüntü hiçbir duyuma cevap vermez.
His hiçbir duyuma cevap vermez.
Düşünce hiçbir duyuma cevap vermez.
Sevgi hiçbir duyuma cevap vermez.
Aşk hiçbir duyuma cevap vermez.
Bu ekranda yazdığım kelimeler beş duyu organının hiçbirine cevap vermediği için soyut anlamlı kelimeler oldu.
Öğrencilerden en çok şu soru geliyor Rüya hocam rüya soyut mu somut mı?
Arkadaşlar rüyayı gerçekten görme organı olan gözle görmüyorum.
Bu benim beynimin içinde bilinç altımda gerçekleşen bir olaydır ve benim beş duyu bunan hiçbirine cevap vermediği için rüya da soyut olur.
Şimdi somut ve soyut anlam bu kadarcık.
Ancak sorularda tabii ki uyarıyı yapmam gereken bir sistem var.
Dilimizdeki kelimeler çok anlamlı biliyorsunuz.
Bu yüzden bana soruda altı çizili kelime verildiğinde sadece altı çizili kelimeyi okuyacağım.
Cümlenin tamamını okumam gerekiyor.
Çünkü sözcükler çok anlamlıdır.
Somut, anlamlı bir kelime. Soyut anlama, soyut, anlamlı bir kelimede somut anlama gelebilir.
Hemen bakalım hava.
Tek başına düşündüğümde somut muydu, soyut muydu?
Dokunma, duyuma cevap verdiği için somut du.
Ancak cümle içinde soyut anlamda kazanabilir.
Bakalım havasından da geçilmiyor.
Şuradaki hava kelimesinin altını çizdi.
Somut mu, soyut mu?
Diye sordu.
Tabii ki aklıma ilk somut olduğu geliyor ancak havasından da geçilmiyor dediğimde cümle içinde anlam kazanacağı için buradaki hava kendini beğenmiş, yani burnu büyük demek istiyorum.
Yani kibirli demek istiyorum.
E buradaki burda büyüklük, kibir hissedilen bir şey olduğu için, hiçbir duyuma cevap vermediği için buradaki hava soyut anlamlıdır.
Bir kelime daha inceleyelim hatta cümle içinde yazayım hayvanların yüreğinin.
Bölümlerini inceledik.
Şuradaki yürek kelimesinin altını çizecek bir tane daha cümle yazacak.
O çok yürekli biridir.
Ve buradaki yürek kelimesinin de altını çizecek.
Bana bunların somut mu soyut mu olduğunu soracak.
Şimdi hayvanların yüreğinin bölümlerini inceledik.
İyi demeyelim.
Fen bilgisi dersinde görüyoruz tabi ki.
Yürek derken kalpten bahsediyorum.
Şimdi bu kalp görme, duyma, cevap veriyor, dokunma, duyma cevap veriyor.
En az bir duyuma cevap veriyorsa somut anlam olması için yeterli.
Şuradaki M.
Maddeden aklıma gelecekti.
O çok yürekli biridir dediğimde buradaki yürek herkeste yürek, kalp var tabii ki yaşamamız için.
Ancak organ olan, iç organı olan yürekten, kalpten bahsetmiyor.
O çok yürekli biridir dediğinde cesur olmasından bahsediyor ve cesur da bir duygu olduğu için beş duyu organından hiç birine cevap vermediği için soyut anlam olur.
Şuradaki yine de yoktan aklıma gelecekti.
Başarılar dilerim.