Kunduz, Türkçe şiir türleri konu anlatımından herkese merhaba arkadaşlar.
Arkadaşlar nasıl metinlerin bir türleri varsa biz bunlara masal, roman, hikaye diyorsak yazılan, okunan şiirin de mutlaka türleri vardır.
Şiirin türlerini içinde işlenen bölgelere göre ayıracağız.
Arkadaşlar buna göre de beşe ayrılır.
İlki lirik şiirdir.
Öncelikle lirik şiiri koklayarak ilerleyelim.
Daha sonra tanımına gidelim.
Lirik arkadaşlar, aynı zamanda da lirik müzikler vardır.
Lirik danslar vardır.
Bunlar daha çok aşk, sevgi, coşku, duygu içeren müzikler ve danslar dır.
O zaman aynı lirik kelimesini şiire verecek olursak arkadaşlar lirik şiir, aşk, coşku, sevgi, özlem gibi kişisel duyguların işlendiği şiirdir.
Yani kısacası lirik şiir için duygusal şiir diyeceğiz.
Hemen bakalım.
Açılan Bir Gülsün Sen Yaprak Yaprak, Ben Aşkıma Bahar Getirdim Sana tozlu yollarından geçtiğim uzak iklimler den şarkılar getirdim sana.
Şimdi şairimiz burada sevgilisine sesleniyor, aşkından bahsediyor.
Ona çiçekler, iklimler getirdiğini söylüyor.
Sevgilisinin yaprak yaprak açılan bir gül olduğunu söylüyor.
Yani burada şairimiz yeterince duygusal, sevgi ve coşku dolu davranmış.
O zaman benim şiirimi türü duygusal olan lirik şiirdir.
İkinci şiir turumuz arkadaşlar epik şiirdir.
Epik kelimesi İngilizce'den d e pope e pocket den aklımıza gelsin destan demektir.
Arkadaşlar destan.
Yani şiirin içinde destansı şeyler olacak.
Bakalım neymiş onlar kahramanlık, zafer, yiğitlik gibi konuların destansı biçimde anlatıldığı şiir türüdür.
Yani epik, destansı yiğitlik olacak arkadaşlar aklımızda bu şekilde kalsın. Şimdi bizim şehirlerimizin arasında destansı kahramanlık anlatan, yiğitlik anlatan, asker savaş kazanmadan bahseden en önemli şairimiz İstiklal Marşımız dır.
Korkma sönmez bu şafak larda yüzen al sancak sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
Şimdi arkadaşlar İstiklal Marşımız da da burada bizim kahramanımız.
Destansı yiğitliği miz anlatılmış.
Savaşı Kazan Savaşları kazanmamız dan bahsedilmiş.
O zaman bizim İstiklal Marşımız epik şiir türünde dir.
Zaten edebiyatımızda dilimizde en güzel, en önemli epik şiir türü İstiklal Marşıdır.
Üçüncü şiir, türün didaktik şiir içinde öğretici ögelerin bulunduğu öğüt verici şiir türüdür.
Şimdi arkadaşlar bu şöyle kol diyebilirsiniz.
Didaktik yani taktik şiiri okuduğumda bana taktik verecek.
Yani şiir bana bilgi verecek.
Arkadaşlar bakalım dinle.
Sana nasihat edeyim.
Zaten en baştan belli oldu.
Öğüt vereceğim diyor.
Hatırdan gönülden geçici olma.
Yiğidin başına bir iş gelince anı yağ delileri açıcı olma.
Zaten burada arkadaşlar üç satırda da öğüt veriyor.
Yani bilgi veriyor, nasihat veriyor.
Demek ki benim bu şiir türü didaktik, yani taktik bilgi veren şiir demek.
Dördüncü şiir, türün pastoral şiir.
Doğanın, çimenlerin, dağların, hayvanların, çobanların, çeşmelerin, kuzuların, kurtların anlatıldığı şiir türüdür arkadaşlar.
Pastoral şiir doğa şiiri olarak aklımızda kalsın.
Bir de şu kelimeden de aklımıza gelir arkadaşlar.
Kartpostal.
Daha önce duydunuz mu bilmiyorum.
Kartpostal böyle.
Eski zamanlarda insanların birbirine gönderdiği kartlar da ve önlerinde doğa resimleri, manzara resimleri olurdu. O doğa dan, manzara resimlerinden, pastoral kartpostal, şiir aklımızda kalsın.
Örneğine bakalım.
Derinden derine ırmaklar ağlar.
Uzaktan uzağa Çoban Çeşmesi.
En iyi suyun sesinden anlayan bağlar.
Ne söyler şu dağ Çoban Çeşmesi.
Şimdi şiirimizin içinde işlenen ögeler, ırmaklar.
Çoban çeşmesi.
Su, bağlar.
Dağ, Çoban Çeşmesi.
Doğadaki ögelerin yer aldığı şiir.
Türün pastoral şiir oldu.
Ve son şiir türü arkadaşlar satirik şiirdir.
Olumsuz eleştirilerin yer aldığı şiir türüdür.
Satirik de aklımıza eleştiri, yergi, olumsuzluk bunlar.
Bunları bildirecek bir de şuradan aklımıza gelsin arkadaşlar.
Satirik satmaktan aklınıza gelsin.
Şimdi iki arkadaş böyle sinemaya gidecekler, parka gidecekler, oyun oynayacaklar.
Üçüncü arkadaşlarını satıyorlar, onları çıkarmıyorlar.
E sattıkları arkadaşları için de bir şeyler söylerler mutlaka.
İşte onun şu şu huyu var.
O yüzden yanımızda istemiyoruz.
Olumsuz şeyler söylerler işte.
O bize iyi davranmıyor, eleştirir.
Yani satıyor arkadaşlarını ve eleştiri yapıyor.
Satirik şiir satmaktan aklımıza gelsin.
Örneğine bakalım.
Dinleyin dostlarım başa geleni.
Ekmek çakma çıktı, tuz firar etti artık.
Siz düşünün geri kalanını.
Çoğu bekliyorduk.
Az firar etti.
Şimdi burada dinleyin.
Dostlarım başıma neler geldi diyor.
Ekmek Çam'a çıktı.
Ekmek çok uzakta kaldı.
Tuz firar etti, kaçtı.
Yani ekmekle tuz alınabilecek en küçük varlıklar iken onları bile alamadığını, devrin dönemin çok kötü olduğunu söylüyor.
Yani eleştiri yapıyor, olumsuzluk söylüyor arkadaşlar.
Arkadaşlar nasıl metinlerin bir türleri varsa biz bunlara masal, roman, hikaye diyorsak yazılan, okunan şiirin de mutlaka türleri vardır.
Şiirin türlerini içinde işlenen bölgelere göre ayıracağız.
Arkadaşlar buna göre de beşe ayrılır.
İlki lirik şiirdir.
Öncelikle lirik şiiri koklayarak ilerleyelim.
Daha sonra tanımına gidelim.
Lirik arkadaşlar, aynı zamanda da lirik müzikler vardır.
Lirik danslar vardır.
Bunlar daha çok aşk, sevgi, coşku, duygu içeren müzikler ve danslar dır.
O zaman aynı lirik kelimesini şiire verecek olursak arkadaşlar lirik şiir, aşk, coşku, sevgi, özlem gibi kişisel duyguların işlendiği şiirdir.
Yani kısacası lirik şiir için duygusal şiir diyeceğiz.
Hemen bakalım.
Açılan Bir Gülsün Sen Yaprak Yaprak, Ben Aşkıma Bahar Getirdim Sana tozlu yollarından geçtiğim uzak iklimler den şarkılar getirdim sana.
Şimdi şairimiz burada sevgilisine sesleniyor, aşkından bahsediyor.
Ona çiçekler, iklimler getirdiğini söylüyor.
Sevgilisinin yaprak yaprak açılan bir gül olduğunu söylüyor.
Yani burada şairimiz yeterince duygusal, sevgi ve coşku dolu davranmış.
O zaman benim şiirimi türü duygusal olan lirik şiirdir.
İkinci şiir turumuz arkadaşlar epik şiirdir.
Epik kelimesi İngilizce'den d e pope e pocket den aklımıza gelsin destan demektir.
Arkadaşlar destan.
Yani şiirin içinde destansı şeyler olacak.
Bakalım neymiş onlar kahramanlık, zafer, yiğitlik gibi konuların destansı biçimde anlatıldığı şiir türüdür.
Yani epik, destansı yiğitlik olacak arkadaşlar aklımızda bu şekilde kalsın. Şimdi bizim şehirlerimizin arasında destansı kahramanlık anlatan, yiğitlik anlatan, asker savaş kazanmadan bahseden en önemli şairimiz İstiklal Marşımız dır.
Korkma sönmez bu şafak larda yüzen al sancak sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
Şimdi arkadaşlar İstiklal Marşımız da da burada bizim kahramanımız.
Destansı yiğitliği miz anlatılmış.
Savaşı Kazan Savaşları kazanmamız dan bahsedilmiş.
O zaman bizim İstiklal Marşımız epik şiir türünde dir.
Zaten edebiyatımızda dilimizde en güzel, en önemli epik şiir türü İstiklal Marşıdır.
Üçüncü şiir, türün didaktik şiir içinde öğretici ögelerin bulunduğu öğüt verici şiir türüdür.
Şimdi arkadaşlar bu şöyle kol diyebilirsiniz.
Didaktik yani taktik şiiri okuduğumda bana taktik verecek.
Yani şiir bana bilgi verecek.
Arkadaşlar bakalım dinle.
Sana nasihat edeyim.
Zaten en baştan belli oldu.
Öğüt vereceğim diyor.
Hatırdan gönülden geçici olma.
Yiğidin başına bir iş gelince anı yağ delileri açıcı olma.
Zaten burada arkadaşlar üç satırda da öğüt veriyor.
Yani bilgi veriyor, nasihat veriyor.
Demek ki benim bu şiir türü didaktik, yani taktik bilgi veren şiir demek.
Dördüncü şiir, türün pastoral şiir.
Doğanın, çimenlerin, dağların, hayvanların, çobanların, çeşmelerin, kuzuların, kurtların anlatıldığı şiir türüdür arkadaşlar.
Pastoral şiir doğa şiiri olarak aklımızda kalsın.
Bir de şu kelimeden de aklımıza gelir arkadaşlar.
Kartpostal.
Daha önce duydunuz mu bilmiyorum.
Kartpostal böyle.
Eski zamanlarda insanların birbirine gönderdiği kartlar da ve önlerinde doğa resimleri, manzara resimleri olurdu. O doğa dan, manzara resimlerinden, pastoral kartpostal, şiir aklımızda kalsın.
Örneğine bakalım.
Derinden derine ırmaklar ağlar.
Uzaktan uzağa Çoban Çeşmesi.
En iyi suyun sesinden anlayan bağlar.
Ne söyler şu dağ Çoban Çeşmesi.
Şimdi şiirimizin içinde işlenen ögeler, ırmaklar.
Çoban çeşmesi.
Su, bağlar.
Dağ, Çoban Çeşmesi.
Doğadaki ögelerin yer aldığı şiir.
Türün pastoral şiir oldu.
Ve son şiir türü arkadaşlar satirik şiirdir.
Olumsuz eleştirilerin yer aldığı şiir türüdür.
Satirik de aklımıza eleştiri, yergi, olumsuzluk bunlar.
Bunları bildirecek bir de şuradan aklımıza gelsin arkadaşlar.
Satirik satmaktan aklınıza gelsin.
Şimdi iki arkadaş böyle sinemaya gidecekler, parka gidecekler, oyun oynayacaklar.
Üçüncü arkadaşlarını satıyorlar, onları çıkarmıyorlar.
E sattıkları arkadaşları için de bir şeyler söylerler mutlaka.
İşte onun şu şu huyu var.
O yüzden yanımızda istemiyoruz.
Olumsuz şeyler söylerler işte.
O bize iyi davranmıyor, eleştirir.
Yani satıyor arkadaşlarını ve eleştiri yapıyor.
Satirik şiir satmaktan aklımıza gelsin.
Örneğine bakalım.
Dinleyin dostlarım başa geleni.
Ekmek çakma çıktı, tuz firar etti artık.
Siz düşünün geri kalanını.
Çoğu bekliyorduk.
Az firar etti.
Şimdi burada dinleyin.
Dostlarım başıma neler geldi diyor.
Ekmek Çam'a çıktı.
Ekmek çok uzakta kaldı.
Tuz firar etti, kaçtı.
Yani ekmekle tuz alınabilecek en küçük varlıklar iken onları bile alamadığını, devrin dönemin çok kötü olduğunu söylüyor.
Yani eleştiri yapıyor, olumsuzluk söylüyor arkadaşlar.