Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

17-20. soruları aşağıd metne gore yanıtlayınız. Atatürk güzel sanatları; eğitim, bilim ve kültür devriminin bir parçası olarak g

17-20. soruları aşağıd metne gore yanıtlayınız.
Atatürk güzel sanatları; eğitim, bilim ve kültür devriminin bir parçası olarak görür ve bunu her zaman yineler
Ayrıca, güzel sanatların devrimler içindeki yerini şöyle açıklamıştır: "Güzel sanatlarda başarı,

17-20. soruları aşağıd metne gore yanıtlayınız. Atatürk güzel sanatları; eğitim, bilim ve kültür devriminin bir parçası olarak görür ve bunu her zaman yineler Ayrıca, güzel sanatların devrimler içindeki yerini şöyle açıklamıştır: "Güzel sanatlarda başarı, bütün devrimlerin başarılı olduğunun en kesin delilidir. Bunda başarılı olamayan uluslar ne yazık ki bütün başarılarına karşın uygar- lık alanında yüksek insanlık sıfatıyla tanınmaktan her zaman yoksun kalacaklardır." Güzel sanatların gelişmesi ve halkın günlük yaşamında bir ölçüde yer alabilmesi Atatürk döneminin kültür ve sanat politikasının bir sonucudur. Atatürk'ün sanata ve resme olan ilgisi öğrencilik yıllarına dayanır. Atatürk, dostu olan Ali Fuatla bir hafta so- nu Büyükada'da dinlenirken: "Fuat, eğer matematiğin üzerinde durduğum kadar şiir ve resim üzerinde de dursay- dim, Harbiye'de dört duvar arasında kapanıp kalmazdım. Mehtaplı gecelerde okuldan kaçıp buraya gelir ve şiir yazardım. Sabahleyin ortalık aydınlanır aydınlanmaz da resim yapmaya başlardım." der. Bu alıntı Atatürk'ün bir birey olarak sanata ne kadar yakın olduğunu bize en iyi anlatan örnektir. Ulusumuzu her konuda olduğu gibi sa- nata yönelme konusunda da özendiren kişi Atatürk'tür. Atatürk, 1923 yılında Ankara Halkevi'nde ressamlarla yap- tığı bir söyleşide şöyle demektedir: "Sanatçı, toplumda uzun çalışma ve çabalardan sonra alnında işığı ilk hisse- den insandır." Yaşamı boyunca sanata, sanatçıya ve estetiğe verdiği önemi 1930 yılında şu özdeyişiyle vurgulamıştır. "Hepiniz 1 2 milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz, hatta cumhurbaşkanı olabilirsiniz. Fakat sanatkâr olamazsınız." Ayrıca insan ruhunun gelişimini düşünerek sanattan uzak bir ulus için "Bir ulus sanattan ve sanatkârdan yoksunsa tam 3 bir hayata sahip olamaz. Böyle bir ulus bir ayağı topal, bir kolu çolak, sakat ve hastalıklı bir kimse gibidir. Sanat- sız kalan bir ulusun hayat damarlarından biri kopmuş demektir." tanımlamasını yapmıştır. 4 17. Aşağid 17. Aşağıdakilerden hangisi metinde geçen altı çi- zili sözcüklerden herhangi birinin eş anlamlısı değildir? A) millet Alus C) toplum B) gayret D) kanıt delil 19. Metinde geçen "tanınmak" sözcüğünün cümle kattığı anlam aşağıdakilerin hangisinde vard A) Toplantıya katılan adamın kim olduğunu bi musun? BY Uzun uzun baktım ama kim olduğunu çıkara dım. Bu masalı daha önce de dinlemiştik. (D) Dedem bir zamanların en cesur askeri