18. Ad SIS fa 17. Bazı sözcükler isim-fiil eki aldığı hâlde kalıplaşarak bir varlığın, kavramın ismi olur. Bunlar fiilimsi olara
18. Ad SIS fa 17. Bazı sözcükler isim-fiil eki aldığı hâlde kalıplaşarak bir varlığın, kavramın ismi olur. Bunlar fiilimsi olarak kabul edilmez. Örneğin "Kaleyi gözleme işi iki kişiye verildi." cümlesindeki "gözleme" sözcüğü fiilimsidir, "Annemim yaptığı gözlemenin tadına doyulmaz." cümlesindeki "gözleme" sözcüğü ise isimdir. Buna göre, a 1. Gözlerine sürme çekmeden bir gün bile dışarı çıkmaz. II. Her sabah kahvaltıda muhakkak kızartma yi- yecekmiş. III. Montaigne deneme türünde başarılı eserler vermiştir. IV. Bekleme salonunda oturmuş dergi, kitap ka- niştiriyor. numaralanmış cümlelerin hangisinde fiilimsi eki aldığı hâlde, kalıplaşarak bir varlığı veya kavramı karşılayan sözcük yoktur? AT. ) Wym. B) H. D).