18. Verdiğim parçayı, ne olur, dediğim gibi, rahat, özentisiz söyle. Çünkü birçok oyuncu gibi söz parlatmaya kalkacaksan, misral

18. Verdiğim parçayı, ne olur, dediğim gibi, rahat, özentisiz söyle. Çünkü birçok oyuncu gibi söz parlatmaya kalkacaksan, misralarımı şehrin tellâlina okuturum daha iyi. Elini kolunu da havalara savurma öyle; ölçüsünde, tadında bırak her şeyi. Duyduğun coşkunluk bir sel, bir firtina, bir kasırga gibi de olsa onu dindirecek bir hava bulmalı, buldurtmalısın. Doğrusu, yürekler acısı geliyor bana, gürbüz bir delikanlının takma saçlar, sakallar içinde, bir acıyı yüreğini paralarcasına didik didik ederek bağırıp halkın kulaklarını yırtması/O halk ki çok kez anlaşılmaz, dilsiz oyunları, gürültüyü, gümbürtüyü sever. Bir oyuncu Termagant'ın kendisinden daha yaygaracı, Nemrut'tan daha Nemrut oldu mu, hak ettiği şey kırbaçtır bence/ Bu hâllere düşme, rica ederim! Fazla durgun da olma, aklını kullanıp ölçüyü bul. /aptığın söylediğini tutsun, söylediğin yaptığın En başta gözeteceğimiz şey; yaradılışa, tabiata aykırı olmamak. Çünkü bunda sapıttık mi tiyatronun amacından ayrılmış oluruz. Doğduğu gün de bugün de tiyatronun asıl amacı nedir? Dünyaya bir ayna tutmak, iyilerin iyiliklerini, kötülerin kötülüklerini göstermek, çağımızın ne olup ne olmadığını ortaya koymak. Gerceği büyültmek ya da küçültmekle bilgisizleri güldürebilirsiniz ama bu bilenleri üzer oysa bir tek bilgili dost, bilgisiz bütün bir kalabalıktan daha önemli olmalı sizin için. Bu parçada Shakespeare, tiyatroculardan; 1. Evrensel insan doğasını esas alma, II. Gerçek olanı seçme, III. Akil ve sağduyunun rehberliğinden şaşmama, IV. Nesnel olma, V. İnsanın duygu tecrübesini önemseme ilkelerinden hangisine uymalarını istememiştir? A) I ver B) Yalniz C) II ve All D) II ve IV E) Yalnız v