19. Gazeteci: Sizleri, yıllardır gönlümüze dokunan o muhteşem şiirleriniz ile tanıdık. Edebiyatseverler şiirin tadını sizlerle b
19. Gazeteci: Sizleri, yıllardır gönlümüze dokunan o muhteşem şiirleriniz ile tanıdık. Edebiyatseverler şiirin tadını sizlerle buldu, diyebilirim. Hatta top- lumda şiire karşı bir ilgi varsa bunda sizin ve şiirle- rinizin çok önemli katkıları vardır. Fakat son yıllarda şiir yerine romanlar kaleme aldınız ve bunlar okur- lar tarafından çok da beğenilmedi. Siz neden böyle bir değişime ihtiyaç duydunuz? Sanatçı: -- Bu diyalogda boş bırakılan yere düşüncenin akı- şına göre aşağıdakilerden hangisi getirilmeli- dir? A) Yıllar beni böyle bir değişime itti. Ben istesem de istemesem de romana yönelmek zorunda kaldım. Romanı kendine bayrak yapan bir döne- min, şairleri dumanıyla boğacağını biliyordum. Ayakta kalabilmek için bu değişimi yapmak zo- rundaydım. B) Söz, sadece duygulara seslenmez; onu fikir ve olay çamuruyla da yoğurmak istedim. Yıllarca sa- yısını bilmediğim kadar hayranım oldu. Onların bu sevgisini daha fazla hak etmem gerektiğini düşündüm. Onları duygulardan alıp düşüncele- rin içine bırakmak istedim. C) Edebiyatseverlerin beğendikleri sanatçılarda tekdüze bir anlayışı hiçbir zaman istemeyecekle- rini düşünüyorum. Böyle bir durum hem sanat- çıda hem okurda bıkkınlık oluşturur. Beni adım adım takip eden okurlarım da benim şiirde farklı bir anlayışa girmemi sağladı. D) Yıllarca şiirle bir şeyler anlatmak istedim insan- lığa ve bu konuda çok yetersiz olmaya başla- dığımı gördüm. Bu nedenle şiirden biraz uzak kalmak istedim. Roman ve öykü yazmayı ise hiç düşünmedim. İleride belki şiir üzerine deneme- ler yazabilirim.