Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

20. Roman, insanların başından geçenleri ya da yaşanması mümkün olayları kurgulayarak yer, zaman ve mekâna bag- li olarak anlata

20. Roman, insanların başından geçenleri ya da yaşanması mümkün olayları kurgulayarak yer, zaman ve mekâna bag-
li olarak anlatan metin türüdür. Romanda karakter sayısı fazladır ve bunlar bütün yönleriyle ele alınır. Olaylar geniş
bir mekân ve uzun bir zam

20. Roman, insanların başından geçenleri ya da yaşanması mümkün olayları kurgulayarak yer, zaman ve mekâna bag- li olarak anlatan metin türüdür. Romanda karakter sayısı fazladır ve bunlar bütün yönleriyle ele alınır. Olaylar geniş bir mekân ve uzun bir zamana yayılır. Bir ana olaya bagil küçük yan olaylar işlenir. Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisi bir romandan alınmış olamaz? B) AY 11. A) civardakiler. Yürüyüşe çıkmışım sahil kenarında. Havada bir berraklık, bir canlılık. İstanbul'un güzelliği üzerinde. Sanırsın ki kalabalığıyla, keşmekeşiyle insanın burnundan fitil fitil getiren şehir bu değil. Sanırsın Bir pazar sabahıydı. Vakit oldukça erken. Boğaz kenarındaki bildik kahvaltı yerlerine henüz akın etmemiş tespih taneleri gibi yan yana. Bekliyorlar oltalarına takılacak irili ufaklı balıkları. Tuhaf bir şekilde hem güneş ki şeker şerbetle yoğrulmuş. O kadar güzel bu sabah Istanbul. Daha şimdiden dizilmiş balıkçılar sıra sıra, var gökyüzünde hem de dolunay. mun? Bir değirmen taşına koşarlar, onu çevirirsin; bir arkana yük vururlar, onu taşırsın! Bir gün rahat ettiğin yediriyorlar!" diye eşeği kıskanmış. Bir kurnazlık düşünmüş, eşeğe demiş ki: "Ne olacak bu senin duru- Bir adamın bir keçisiyle bir de eşeği varmış. Keçi "Ona benden daha iyi bakıyorlar! Onu benden daha iyi onun sözüne, hendeğin yanından geçerken kendini atıvermiş. Bütün vücudu yara bere içinde kalmış. saram tutmuş gibi yuvarlanıveririm, belki birkaç gün dinlenirim!" Keçi işte böyle demiş, eşek de inanmış yok. Ben senin yerinde olsam ne yaparım, bilir misin? Bir hendeğin yanından geçerken saralıymışım da da, "Bir keçi derisi bulup bu hayvanın yaralarına saracaksın, iyileştirmenin başka yolu yok." demiş. Adam- Efendisi hemen bir baytar getirmiş, ondan ilaç sormuş. Baytar, eşeğin ötesine berisine bakmış, en sonun- cağız da tek eşeği iyileşsin diye keçiyi gözden çıkarmış. C) Yolcu trenleri Boranlı'da durmadığı için bir yük trenine atlayıp gelmişti Sabitcan. Babasının ölüp ölmediğini sevindirmişti. Kucaklaşıp ortak üzüntüleri için ağlamışlardı. Onu kucaklayıp yüksek sesle ağlarken "İyi ki de henüz bilmiyordu yola çıktığı zaman. Çıkıp gelmesi ve cenazeye yetişmesi Ycdigcy'i duygulandırmış, olduğu yılları hatırlamıştı. Kaç defa Kumbcl'deki yatılı okula götürmüştü onu. Tatil günlerinde, Kazangap'la geldin evlat, iyi ki geldin!" diyordu ona. Sabitcan'in çocukluğunu, onun babası için nasıl bir sevinç kaynağı arkadaşlarıyla iyi geçinip geçinmediğini, derslerine iyi çalışıp çalışmadığını, öğretmenlerini memnun edip birlikte bir trene ya da bir deveye biner, yatılı okula onu görmeye giderlerdi. Onun ne durumda olduğunu, bozkırın müthiş soğuğunda üşütmemek için kürklere sararak deve sırtında okula götürmüşlerdi onu. etmediğini düşünür, öğrenmek isterlerdi. Yarıyıl tatillerinden sonra kaç defa derslerinden geri kalmasın diye D) Traktör, köyün içinden durmadan geçti; öbür baştan çıkıp tarlalara girdi. Hepimiz traktörün tarlayı nasıl süreceğini, toprağı nasıl yaracağını merak ediyorduk. Traktörün gerisindeki üç soklu büyük saban yere yapıştı, üç keskin demir toprağa kolayca saplandı, dişlediği toprağı kesek kesek ve bir tay yelesi gibi yana düşürerek, derince bir iz bırakıp ilerledi. Herkes hayran olmuş, coşkular içinde o ize baka baka yürüyor, birbirini itip geçiyordu. Atlı olanlar atlarını kırbaçladı, yaya olanlar nefes nefese koşmaya devam etti. Neden bilmem, ben herkesten ayrı kalmış, herkesin beni geçip gitmesine aldırmamış, olduğum yerde yapayalnız bulmuştum kendimi. Kımıldamadan duruyor, ileriye doğru bir adım atamıyordum. Traktör gittikçe uzak- laşıyor, ben gücümü yitirmiş hâlde, onu gözlerimle takip ediyordum. Sınıf Türkçe Testi TÜRKÇE TESTİ BİTTİ. T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK TESTİNE GEÇİN nego Diğer Sayfay