2018-ALES-İlkbahar/SÖZEL 33. - 35. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 34 dor gerçeklikleri Insan, sinemanın icadıyla

2018-ALES-İlkbahar/SÖZEL 33. - 35. soruları aşağıdaki parçaya göre cevaplayınız. 34 dor gerçeklikleri Insan, sinemanın icadıyla gerçekligi kontrol altına almanın kestirme bir yolunu buldu. Imajların bilgisayar ortamında geliştirilebilmesiyle de bu kontrolu pekiştirdi. Artık özgün dünyalar yaratmak, bilinen değiştirmek hiç değil. Öyle ki yeni teknik imkânlarla bir bebeğin yüz ifadesini bile değiştirebilirsiniz. Bu gelişmeler bize yeni bir çağa, "görme çağı"na girdiğimizi gösteriyor. Peki, bütün bu yeni imkanlar ve imajlar dünyaya bakışımızı nasıl etkiliyor? Örneğin, televizyonu açtığımızda o bizden sadece kendisini takip etmemizi ister, dolayısıyla kapatır kapatmaz büyük oranda unuturuz onu. Orada gördüklerimiz arasında etkisi hâlâ devam ediyor gibi görünen şeyler ise yerini yeni görüntülere bırakır. Bu görme çağının en belirgin özelliği de burada saklı: Seyirciyi her şeyi unutturacak kadar çok görüntüyle karşı karşıya birakmak. Hal böyle olunca bu yeni çağda "edilgen bir göz" olmaktan öteye gidemiyoruz. Çünkü gördüklerimizi didikleyecek bir zihin yapısından giderek uzaklaşıyoruz. Oysa insanın gördükleri üzerinden anlamlar kurması, imajlar üzerinde derinleşmesi ve bunları hayatla ilişkilendirmesiyle mümkün. 35. E h A C 33. Bu parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz? A) Bilgisayar teknolojileriyle üretilmiş imajlar, büyük oranda görselliğe dayalı yeni bir algı biçimi oluşturur. B) Görme çağının ayırt edici bir niteliği, gerçekliği değiştirip onu istediği gibi yeniden yaratabilmesidir. forme çağındaki insan, değişen imajları belleğinde olabildiğince uzun süre tutma çabası içindedir. Sürekli yeni imajlara maruz kalan insanların gördükleri ile gündelik hayatları arasında bir bağ kurması zorlaşır E) Görüntülerin akışına teslim olan bireyler, onları anlamlandıracak düşünme yetisini kaybederler.