22. Bilindiği gibi, şiir biçiminde söylenen -ya da yazılan-ger- çeği olağanüstü ile karıştırarak oldukça süslü abartmalı bir dil

22. Bilindiği gibi, şiir biçiminde söylenen -ya da yazılan-ger- çeği olağanüstü ile karıştırarak oldukça süslü abartmalı bir dille, önemli bir olayı anlatan bir anlatı türüdür des- tan. Bu özelliğini, çok eski çağlardan yeni çağlara kadar sürdürür. Ne var ki belirli bir dönemden sonra çoğu Batı edebiyatının tarihi, bir yandan süslü ve abartmalı anlatım- la yalın ve doğal anlatım; bir yandan da şiirle düzyazı ara- sında sürekli bir savaşıma tanıklık eder. Bu mücadele ke- sin bir sonuca ulaşmaz belki; düzyazı şiiri, yalın anlatım süslü anlatımı ortadan kaldırmaz ama yalın anlatım da düzyazı da geniş alanlar kazanır. Bir zamanlar edebiyat dendi mi akla ilk gelen şiirken yavaş yavaş önce roman, sonra oyun alanında düzyazının egemenliği kesinleşir. Düzyazı yalın anlatımın ayrıcalıklı alanıdır. Böylece tıpkı roman ve tiyatro gibi bir anlatı türü olan destanın artık ilgi görmediği ortadadır. Bu sözler, aşağıdaki sorulardan hangisine karşılık söylenmiş olabilir? A) Yeni anlatı türlerinin ortaya çıkması destan türünü na- sıl etkilemiştir? B) Destan türünün eski önemini yitirmesinin nedeni bu türdeki yapıtların şiir biçiminde olması mıdır? C) Destan türü, zaman içerisinde neden silinip gitme du- rumuna gelmiştir? D) Anlatım şekilleri ve edebî türler arasındaki savaşım- dan en çok etkilenen tür hangisidir? EGünümüz edebiyatında düzyazı türlerinin, şiire göre daha çok ilgi görmesinin nedeni nedir?