26. Artık, teknenin yönetimini neredeyse tümden yitir- miştik. Korku, damarlarımızdaki kana karışıyor, gi- derek bütün hücreleri
26. Artık, teknenin yönetimini neredeyse tümden yitir- miştik. Korku, damarlarımızdaki kana karışıyor, gi- derek bütün hücrelerimizi teslim almaya başlıyordu. Rüzgârın, kendi çevresinde islıklar çalarak, döne- rek, ansızın bir volkan gibi parçalarcasına denizin üstüne püskürdüğü yer, şu anda karadan çok uzak- taydı. Rüzgâr, suyun üstüne çıktığında bir an dura- ladı; ıslak bir köpek gibi silkindi. Önce, hangi yöne gideceğine karar veremedi. Sonra, sanki kendisini çağıran birine doğru koşar gibi, bir yöne âdeta dü- meni kilitleyip gitgide hızlanmaya başladı. Bu parçanın anlatımı için aşağıdakilerden hangi- si söylenemez? A) Kişileştirme yapıldığı B) Doğadan insana aktarmalar yapıldığı C) Benzetmelere yer verildiği D) Doğanın, devinim içinde anlatıldığı Öykülemeye başvurulduğu