Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

29. Hamuruna bir hikâye tohumu eklemedikçe şehir, mimari bir suret gibi kalakalır. İnsanın katışmadığı, hikâyesini dâhil edemedi

29. Hamuruna bir hikâye tohumu eklemedikçe şehir, mimari
bir suret gibi kalakalır. İnsanın katışmadığı, hikâyesini
dâhil edemediği şehirler isimsiz insanlara benzer; var-
lıklarına şahit bulmak imkânsızlaşır. Bu yüzden olsa ge-
rek, bir şehri fethetmek, on

29. Hamuruna bir hikâye tohumu eklemedikçe şehir, mimari bir suret gibi kalakalır. İnsanın katışmadığı, hikâyesini dâhil edemediği şehirler isimsiz insanlara benzer; var- lıklarına şahit bulmak imkânsızlaşır. Bu yüzden olsa ge- rek, bir şehri fethetmek, ona yeni bir hikâye yazmak de- mektir aslında ve bu iş genellikle Eyüp Sultan, Somuncu Baba, Gül Baba gibi "menkibe sahipleri'ne düşer yani "hiç"liği arayanlara. Bundan sonrası şehrin sakinlerinin ne göreceği, ne görmek isteyeceklerinde düğümlüdür. Onlarda gördüğümüz her şey "biz" demektir artık, hoş- nutluğumuz da hoşnutsuzluğumuz da "biz"dendir. Bu parçadan hareketle "menkibe sahipleri" aşağıdaki- lerden hangisiyle tanımlanabilir? A) Kendi içinde kaybolan insanlara, gitmek istedikleri yolu gösterecek deniz fenerleridir. B) Hikâyesi yarım kalmış kimselerin eksiklerini, kaldığı yerden nihayete erdiren kimselerdir. C) Kendi hikâyesini, herkesin hikâyesini gösteren bir aynaya dönüştürebilen insanlardır. DY Bilinen varlık algısını tersine çevirip "hiçlikte" vücut bulan manevi şahsiyetlerdir. E) Kendilerini tanımak isteyenlere mana kapılarını ka- payan sır erbaplarıdır.