Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

3. 8. ÜNİTE Ek-Eylem (Ek-Fiil) 1. İsim ve isim soylu sözcükleri yüklem yapar. Bütün gece okuduğum kitap Nutuk'tu. EK EYLEM 6081

3.
8. ÜNİTE
Ek-Eylem (Ek-Fiil)
1. İsim ve isim soylu sözcükleri yüklem
yapar.
Bütün gece okuduğum kitap
Nutuk'tu.
EK EYLEM
6081
TEST 50
2. Basit zamanlı eylemleri birleşik za-
manlı eylem yapar.
Hikâye Birleşik Zaman
Oku-yor-du-m
Rivayet Birleşik Zaman
oku

3. 8. ÜNİTE Ek-Eylem (Ek-Fiil) 1. İsim ve isim soylu sözcükleri yüklem yapar. Bütün gece okuduğum kitap Nutuk'tu. EK EYLEM 6081 TEST 50 2. Basit zamanlı eylemleri birleşik za- manlı eylem yapar. Hikâye Birleşik Zaman Oku-yor-du-m Rivayet Birleşik Zaman oku-yor-muş Şart Birleşik Zaman Oku-yor-sa-m 0000 Buna göre aşağıdaki metinlerin hangisinde ek eylemin iki görevde de kullanımına örnek vardır? A O sevmek için yaratılmıştı âdeta. Öyle ki çevresindeki her canlı onun bu sevgisinden güzel güzel nasibini alırdı. Hatta onun sevgisini kazanmış olmak o canlıyı yüceltirdi. Onun tarafından sevilenler de bir süre sonra sevmek için gerekçe aramazdı. Her canlıya karşılık beklemeden sevmeyi öğretmesi bu sevgi bağını sağlıyordu. B Çok gezen insanların ayrı bir bakış açısı kazandığına şahit olmuşsunuzdur. Onlara bu bakış açısını kazandıran şey farklı kültürleri görmek, onlara kısa bir süre de olsa karışmaktır. O sebeple imkân bulursanız siz de çantanızı sırtını- za takın ve başlayın gezmeye. Bir de bunun yanına bol bol okumayı katarsanız inanın hayatı binbir tonda görecek gözlere sahip olursunuz. Benden söylemesi... Son vapuru kaçırmamalıydım diye söyleniyordu. Hâlbuki bunu daha önce de yapmıştı. Ama bu gece kendisini ka- laylayası tutmuştu, söylene söylene taksi durağına kadar yürüdü. Cebindeki para onu hayatta karşıya geçirmezdi ama evin önünde taksiyi durdurup bir koşu eve gidip annesinden para alabilirdi. Annesinin sabaha onu bir güzel azarlayacağını da hesaplıyordu kafasından. D) Ağlıyordu hem de içli içli. Yoksa bir ağaçtan bu kadar ses çıkar mıydı? Bütün kardeşlerini, arkadaşlarını belki de çocuklarını bir günde elektrikli testerelerle yere sermişlerdi. Bir ona dokunmamışlardı. Oysa asıl olan ona olmuştu. Artık hiçbir güzelliği kalmayan bu vadide bir başına kalmıştı. Kaç yıl gerekecekti kendisi gibi birkaç ağacın daha bu vadide boy göstermesine?