32. Roman, karakterlerin derinlik içinde analiz edildiği bir edebî türdür, karakterler olaylarla birlikte değişim geçirir ve yen
32. Roman, karakterlerin derinlik içinde analiz edildiği bir edebî türdür, karakterler olaylarla birlikte değişim geçirir ve yeni nitelikler kazanır. Okurun "Tipkı benim düşündü- ğüm şey gibi." diyeceği yahut “Bunu nasıl da düşünme- mişim." deme gereğini hissedeceği yaşantılarla örülür. Roman; yazarın beden, ruh ve akıl hakkında düşünme- si, düşüncesinin farkına varması ve estetik olarak kav- ranmış insanı yine insana götürmek istemesi gibi yazma arzularıyla kurulur. Roman okuru da böylece insanda keşfedilmiş ve hedefi yine insan olan hakikatlerle yüz- leşir. Milan Kundera'nın deyişiyle roman, insanı o güne kadar farkına varmadığı yeni hakikatle karşı karşıya ge- tirir. Bu parçadan hareketle romanla ilgili olarak aşağıda- kilerden hangisi söylenemez? Anlattığı kişiler üzerinde yoğunlaştığı B) Okurunun dünyasına hitap ettiği C) İnsanı sanatsal yönden ele aldığı D) Hayali gerçekle buluşturan bir tür olduğu E) İnsanları gerçeklerle karşı karşıya getirdiği