38. Dil, nazım sayesinde kıvamını bulur. Ama nazım düşün- cenin emeklemesidir. Bilinç nazımda kanat çırpar, rüya- nın gizemli dü
![38. Dil, nazım sayesinde kıvamını bulur. Ama nazım düşün-
cenin emeklemesidir. Bilinç nazımda kanat çırpar, rüya-
nın gizemli dünyasında başıboş dolaşır. Düşünce, ne-
sirde rahatlar. Nazmın esrarengizliğinden sıyrılmadıkça
kendisi olamaz. Nazım, düşüncenin](https://media.kunduz.com/media/question/seo/raw/20230109062425705477-4741323.jpg?h=512)
38. Dil, nazım sayesinde kıvamını bulur. Ama nazım düşün- cenin emeklemesidir. Bilinç nazımda kanat çırpar, rüya- nın gizemli dünyasında başıboş dolaşır. Düşünce, ne- sirde rahatlar. Nazmın esrarengizliğinden sıyrılmadıkça kendisi olamaz. Nazım, düşüncenin fecir pırıltısı. Coşku sokağın diliyle anlatılamaz. Nazım telkindir, çağrıdır, bü- yüdür. Toplumlar da kişiler gibi çocukluklarında şairdir- ler. Nesir ise ihtiyar medeniyetlerin meyvesi; çıplak, kuru ve berrak, zekânın son fethidir. İnsanlık uzun arayışlar- dan sonra nesri keşfetmiş ve nesir şuurun ifadesi olmuş- tur. Sadık ve keskin bir ifade. Bu parçada aşağıdakilerden hangisine değinilme- miştir? c 1 1 1 A) Dilin asıl şeklini şiir sayesinde aldığına B) Düşüncelerin düzyazıda daha rahat ifade edildiğine C) İnsanlığın düzyazıyı bulma çabalarının uzun sürdü- ğüne D) Nesrin, bilincin dışa aktarımında yerinin olduğuna E) Nazmin nesirden daha çok tercih edildiğine 3 0 1 1 1 3 1 1 1