5. Ne var ki bu kelimeler okullarda öğretilmediğin- den gençlerimiz çok dar bir kelime dağarcığına sıkış- tırılmış durumdadırlar
5. Ne var ki bu kelimeler okullarda öğretilmediğin- den gençlerimiz çok dar bir kelime dağarcığına sıkış- tırılmış durumdadırlar. Gençlerin bazıları adeta bir kabile dili konuşuyorlar. Ne "halef-selefi" ne de bun- ların Türkçe karşılığı olan "öncel - ardıl"ı biliyorlar. Oysa düşünmek için kelimeler şarttır. Bu parçanın başına düşüncenin akışına göre aşağıdakilerden hangisi getirilebilir? -A), Gençler, Türkçe kelimeleri öğrenmek istemiyorlar. B) Yaşadığımız çağı anlamak için yazarların, öğre- tim üyelerinin, devlet adamlarının kullandığı keli- meleri anlamak zorundayız. C) Günümüzün gençliği kendi aralarında yarattığı, herkesçe anlaşılamayan garip bir dil kullanmak- tadir Ulusları ulus yapan etmenlerin başında, dilin gel- diği yadsınamaz bir gerçektir. E) Okullardaki Türkçe öğretiminin yetersizliği genç- lerimizin ana dillerini yeterince bilinçli kullan- malarına olanak tanımıyor.