7. Roman ve hikâyelerde, gizli bir kamera titizliğiyle her şeyi gözleyen ve olduğu gibi yansıtan anlatıcının bakış açısına gözle
7. Roman ve hikâyelerde, gizli bir kamera titizliğiyle her şeyi gözleyen ve olduğu gibi yansıtan anlatıcının bakış açısına gözlemci anlatıcının bakış açısı denir. Böyle bir anlatıcı, hiçbir kahramanın yerine geçmez. Buna göre, aşağıdaki cümlelerin hangisi böyle bir bakış açısıyla yazılmış olabilir? A) Uzun uzun konuştuğumuz o gece ben, doktorluğun zorluklarından söz ediyordum, iclâl ise üç odalı bir ev ve küçük bir bahçe isteğinden dem vuruyordu. B) Yaşanan onca sıkıntıya rağmen yine de avutabili- yordum kendimi çünkü bu benim ayakta kalmam için gerekliydi. C) Baba, ben gidip şehirde çalışayım, bak köyün yarısı gitti, İzmir'de çok iş varmış dedim. D) Eski mahallede oturmadığımıza göre adam belki de tanımayacaktı beni. E) Şoför bir eliyle direksiyona yapışmış, dört metre ge- nişliğindeki sokağın soluna dönmeye çalışıyor, öteki eliyle de ağzına peynirli pide götürüyordu.