C) Otobiyografi (C 10. Bir yazarın herhangi bir konuda kesin yargılara varmadan kişisel düşüncelerini kendi kendisiyle konuşuyor
C) Otobiyografi (C 10. Bir yazarın herhangi bir konuda kesin yargılara varmadan kişisel düşüncelerini kendi kendisiyle konuşuyormuş havası taşıyan bir üslupla kaleme aldığı yazılara "deneme" denir. Bu açıklamaya göre aşağıdakilerden hangisi bir denemeden alınmış olabilir? A) Güler yüzün çözemeyeceği hiçbir mesele yoktur, Buzlar güneş karşısında nasıl erirse çetin surata kapanan kapılar, güler yüze açılır. Bektaşi'nin hikâyesini bilirsiniz: 80 yaşında öldüğü meseleler de işe güler yüzle başlayan ve öylece devam eden insanların elinde çözülür. Asık hâlde mezar taşına "5 sene yaşadı." diye yazdırmış. Bu beş sene onun hayata gülerek, neşe içinde yaşadığı, gam kasavet nedir bilmeden hoşça geçirdiği senelermiş. Hayatınızı yaşadı- ğınız yıllar boyunca uzatabilmek için her anınızı gülerek geçirmeniz gerekir. B) Kitaptan niçin korkarlar? Bunu bir türlü anlayamadım. Kitaptan korkmak, insan düşüncesin- mahrum ediyor demektir. "Bırak, senin yerine ben düşünüyorum!" demekle "Falan kitabı oku- den korkmak, insanı kabul etmemektir. Kitaptan korkan adam, insanı mesuliyet hissinden ma!" demek arasında hiçbir fark yoktur. Insanoğlu her şeyden evvel mesuliyet hissidir ve bilhassa fikirlerin mesuliyetidir. Ondan mahrum edilen insan, kendiliğinden bir paçavra hâline düşer. C) Gerçekten yazık! Zamanın azaldığını insan, ancak bir yaşa geldikten sonra fark edebiliyor. Hazin olan budur. İnsanoğlu kolay yetişmiyor, kolay olgunlaşmıyor. Bazı işleri yapabilmek için belirli bir olgunluğa varmak lazım. Ancak o olgunluğa vardıktan sonra gücünüzün bazı işleri başarmaya yettiğini görürsünüz. İşte bunu gördüğünüz zaman bir telaştır başlar. Yaşınız en az kırka varmıştır. Önünüzde kaç seneniz kaldı? Daha kaç sene yaşayacaksınız? Bilemezsi- niz. "Aman şunu da yapayım! Aman bunu da yapayım!" diye çırpınırsınız. D) Sizler de farkındasınızdır, bugünlerde neredeyse tüm gündem Pokemon Go oyunu üzerinde yoğunlaşmış. 90'lı yılların vazgeçilmez çizgi filmi, şimdilerde bir oyun olarak geri döndü. Her de tüm dünyayı bir anda yerinden sarsarak... Daha kısa bir süre içinde bu oyun dünya çapı da yayıldı ve Twitter gibi dev sosyal medya unsurunu geçecek hâle geldi. İnsanlar, âdeta oyunun bağımlısı hâline geldi. Peki, Pokemon Go'yu bu seviyeye getiren etken neydi? Elbe ki kendinden öncekilerden tamamen farklı olmasıydı...