Fiyaka olsun diye sürmüş takıştırmış, allı morlu, dallı güllü, telli pullu, halhalli gelgelli kalabalığın içinde elbette rahmetl

Fiyaka olsun diye sürmüş takıştırmış, allı morlu, dallı güllü, telli pullu, halhalli gelgelli kalabalığın içinde elbette rahmetli Gülabi'nin biraderleri olan Âmin ile Meymenet de vardı. Kardeşleri vefat eden bu efendiler elbette ki neşeli değil- diler. Ama onların üzgün oldukları da pek söylenemezdi. Daha ziyade her ikisinin de tepesi atmıştı. Çünkü Gülabi, kendilerinden habersiz, âdeta sinsice sipariş verip yaptırdı- ğı bu mezar taşına iki yüz altın gibi yüksek bir meblağ öde- miş yani bu parayı heba etmişti. Oysa iki yüz altına neler alinmazdı ki! Mesela bahçedeki helaya cümle âlem görsün de nam olsun diye necefli bir ibrik alınsa fena mi olurdu? 9. İhsan Oktay Anar'ın Suskunlar adlı romanından alınan bu parçanın anlatımında aşağıdakilerden hangisi yok- tur? A) Betimleme B) Öyküleme C) Tekrar grubu Di İlahi (tanrısal) bakış açısı E) Abartma