GÜNCEL TÜRKÇE SÖZLÜK dokunmak (1) 1 -e Nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık vb. niteliklerini derinin altındaki si
GÜNCEL TÜRKÇE SÖZLÜK dokunmak (1) 1 -e Nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık vb. niteliklerini derinin altındaki sinir uçları aracılığıyla duymak, değmek el sürmek, temas etmek: "Bir elektrik zilinin düğmesine dokunduk". Ahmet Haşim 2. -e Karıştırmak : "Bu kağıtlara kimse dokunmasın." 3. Almak, kullanmak, el sürmek: "Buğdaydan, bulgurdan ne varsa kimse dokunmuyor, daha zor günlere saklıyordu." Nezihe Araz 4. Sağlığını bozmak : "Bu yemek bana dokunur. Bu hava dokundu." 5. -e İnsanın içine işlemek, duygulandırmak, etkilemek, koymak, batmak : "Hiçbir gözyaşının bana onunkiler kadar dokunduğunu hatırlamıyorum." Reşat Nuri Güntekin 6. -e İlişkin, ilgili olmak, değinmek: "Eğitim konusuna dokunan bir yazı." 7. -e Hafifçe değmek : "Rüzgar estikçe dal antene dokunuyor." 8. -e Onur, anlayış vb. ile uyuşmaz bir durum ortaya çıkmak. 9. -e, mecaz Tedirgin etmek, sataşmak : "Bu karıncaya dokunmayan çocuk o kocaman adamın oracıkta pestilini çıkaracaktı. Sait Faik Abasıyanık dokunmak (II) Dokuma işi yapılmak: "Halılar dokundu. Bu görselde "dokunmak" sözcüğünün TDK'nin internet sitesindeki anlamları verilmiştir. Buna göre dokunmak sözcüğüyle ilgili, 1. Sesteşi olan bir sözcüktür. II. Birden çok gerçek anlamı vardır. III. Terim anlamı olan bir sözcüktür. IV. Mecaz anlamı olan bir sözcüktür. yargılarından hangisi söylenemez? A) I. B) II. C) III. D) IV.