Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

İşte bu toprakları yukarıya, dağların kayalık yamacına taşıyıp sermek, yeniden tarla yapmak imeceyle olur. Bir tek kişi, ne kada

İşte bu toprakları yukarıya, dağların kayalık yamacına taşıyıp sermek, yeniden tarla yapmak
imeceyle olur. Bir tek kişi, ne kadar çalışkan olsa da tek başına tarlasını yapamaz.
1953 yılında Sürmene dolaylarında elli altmış kadını arkası arkasına dizilmiş,

İşte bu toprakları yukarıya, dağların kayalık yamacına taşıyıp sermek, yeniden tarla yapmak imeceyle olur. Bir tek kişi, ne kadar çalışkan olsa da tek başına tarlasını yapamaz. 1953 yılında Sürmene dolaylarında elli altmış kadını arkası arkasına dizilmiş, bir incecik çiğir- den, bir yamacı tırmanırken gördüm. Sırtlarındaki sepetlerde toprak vardı. "Nedir bu?" dedim. "İmece" dediler. "Götürdüğünüz ne?" diye sordum. "Toprak" dediler. Kışın tarlaları sel aldı gitti de... Şu aşağılara doldurdu da toprağı... Bunların imecesi o kadar sevinçli değildi. (...) Şimdi hep aklımda. Çukurova'da, bir düzlükte, ortalık ıslak ot, çiçek kokarken bütün bir köy atıy- la, itiyle, çoluğu çocuğuyla, giyinmiş kuşanmış, düğüne bayrama, imeceye giderken önden, uzaktan hiç duyulmamış bir türkü geldi kulağıma. Bir tuhaf bir türküydü. Tanyerleri ışıyordu. İmeceler, benim aklımda hep imece düğünü olarak kaldı. Bir de tanyerleri ışırken bir daha duymadığım, duyamayacağım bir türkü kaldı. Yaşar KEMA