Şiir üzerinde bir açık oturumda genç bir şair, kendi kuşa- ğının şiiri ile daha önceki kuşakların şiiri arasına kesin bir çizgi
Şiir üzerinde bir açık oturumda genç bir şair, kendi kuşa- ğının şiiri ile daha önceki kuşakların şiiri arasına kesin bir çizgi çekerek şöyle diyordu: "Bizden önceki şairlerin aranırsa Batı'da hep bir eş değeri, prototipi bulunabilir, bizimse yok." Örnek olarak da, Y. Kemal'i Mallarme'ye, A. Haşim'i Fransız sembolistlere, Garipçileri gerçeküstücü- polere, İkinci Yenicilerden bazılarını T.S. Eliot'a benzetiyor- 3. du. Geçmiş şiirimizi Batı öykünmeciliğine indirgeyip elinin tersiyle itme tutkusu bu kuşağın tuhaflıklarından. Dahası bir geçmişi, üstünkörü ve yanlı yorumlarla taklitçi suçla- masıyla küçük görmek onları yüceltiyor mu? Oysa gele- nekten, bu büyük damardan beslenmek gerekmez mi? Bu parçada yazar öncelikle aşağıdakilerin hangisin- den yakınmaktadır? Yeni kuşak şairlerin geleneksel şiiri ön yargılı bir yak- laşımla eleştirmesinden B) Geleneksel şiirlerimizin doğru kaynaklardan öğrenil- memesinden Birçok şairimizin niteliklerinin yanlış belirlenmesinden D) Genç kuşak şairlerin geçmiş şiirden beslenmeden kendilerini yetiştirmelerinden E) Genç kuşak şairlerin kendilerini üstün görüp kusur- larını sorgulamamalarından