-TYT- B B B 32. Akşamüstleri güneş batarken Ankara ne kadar güzel- leşir! Kan kırmızı yuvarlak bir külçe, dağların üstüne doğru
-TYT- B B B 32. Akşamüstleri güneş batarken Ankara ne kadar güzel- leşir! Kan kırmızı yuvarlak bir külçe, dağların üstüne doğru yavaş yavaş inmeye başlar; yekpare, geniş bir billur parçası hâline giren ufuktan misli görülmemiş bir renk ve ışık yağmuru boşanır ve bütün gün; derme çatma binaları, ISSIZ caddeleri, yetim anıtları, bodur akasya ağaçlarıyla, çiğ bir aydınlık içinde uyumuş kalmış çıplak şehrin çelimsiz gövdesi, birdenbire en halis erguvanlara bürünmüş olarak silkinip doğrulur. Biraz önce her biri bir Gureba Hastanesi'ni andıran o derme çatma binalar, somaki mermerden birer saray şekline girer. O ISSIZ caddeler, bir donanma gecesinin pırıltılarıyla dolup taşar. O verim anıtların başları yanar -döner hâlelerle süslenip şahlanırlar. Bodur akasyalar, serilip serpilen gölgeleriyle insana yıllanmış çınarlar gibi heybetli görünür ve çepeçevre boz tepeler, öbek öbek mor salkımlarla örtülür. Bu parçayla ilgili aşağıdakilerden hangisi şöylene- mez? A) Kişileştirmeye yer verilmiştir. B) Benzetme yapılmıştır. C) Örneklemeden yararlanılmıştır. D Sayıp dökmelere yer verilmiştir. E) Amaç okuyucuya izlenim kazandırmaktır. UĞUR