Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

TYT / Türkçe 29. Roman, edebiyatımıza 19. yüzyılda girdi. Ama edebiyatımız, romanın Batı'da özellikle 20. yüzyılla birlikte yaşa

TYT / Türkçe
29. Roman, edebiyatımıza 19. yüzyılda girdi. Ama
edebiyatımız, romanın Batı'da özellikle 20. yüzyılla
birlikte yaşadığı değişimin içeriden izleyicisi olamadı.
Bu eksiklik de roman sanatımızı, geleneksel anlatıların
biçimi içine sıkıştırdı ne y

TYT / Türkçe 29. Roman, edebiyatımıza 19. yüzyılda girdi. Ama edebiyatımız, romanın Batı'da özellikle 20. yüzyılla birlikte yaşadığı değişimin içeriden izleyicisi olamadı. Bu eksiklik de roman sanatımızı, geleneksel anlatıların biçimi içine sıkıştırdı ne yazık ki. Köklü bir geçmişi, geleneği, dolayısıyla kesintisiz bir tarihî ve birikimi olamadığı için kopukluklarla kendisini gösteren bir roman sanatımız oldu. Hikâyeyi temel alan anlayış yazılanlara egemen oldu. Yıpratıcı bir süreçti bu. Bunun sonucunda günümüz romanında olayı anlatma biçimleri çok boyutluyken ne yazık ki bizde yazılanlar sınırlı bir biçim içinde kaldı. Bana göre bizde Batılı anlamda roman yazılmamasında hâlâ romanın anlatım sorunlarının çözülmemiş olmasının etkisi vardır. Çünkü bizdeki anlatma geleneği geleneksel hikâye anlatma biçimine, masala, söylenceye dayalıdır. Bu gelenek de kurguya ve olay örgüsüne izin verecek derinliği ve karmaşıklığı kazanmakta çok geç kalmış, dolayısıyla modernleşememiştir. Aşağıdakilerden hangisi bu parçada yakınılan durumlardan biri değildir? A) Yazınsal metinlerde tekdüze anlatım biçimlerinin dışına çıkılamaması B) Roman sanatında yaşanan gelişmelere seyirci kalınması C) Geleneksel yazın türlerinin Türk edebiyatının temelini oluşturması D) Romanda kurgu ve olay örgüsünün önemsenmemesi E) Roman geleneğinin tarihsel bir arka plandan yoksun olması