zamir 33. isim 1. Duygusal zekâ, bireyin kendi duygularının farkında olarak yaşamını sürdürüp çevresindeki insanların duyguların
zamir 33. isim 1. Duygusal zekâ, bireyin kendi duygularının farkında olarak yaşamını sürdürüp çevresindeki insanların duygularını tanıması ve bunları etkin biçimde düzen- leyerek yönetme ve kullanma becerisi olarak tanım- lanmaktadır. II. İş hayatındaki konumumuz ya da unvanımız ne olur- sa olsun, her birimiz kendi yaşamımız ve işimizin esas yöneticisi olmaktan sorumluyuz; bu amaçla her gün, farklı farklı alanlarda sonuçları kısa ya da uzun vadede ortaya çıkabilecek kararlar alırız. III. Bu sebeple günümüz örgütleri içinde artık çalışan- ların yalnızca IQ (bilişsel zekâ) düzeylerinin yüksek olması yeterli olmamakta, başarının sağlanmasında çalışanların belirli bir düzeyde duygusal zekâya da sahip olmaları gerekmektedir. IV. Çünkü duygusal zekâsı yüksek olan bireyler; ken- dilerini tanıyan ve ihtiyaçlarını bilen, güçlü ve zayıf yönlerinin farkında olan, duygularını kontrol etmeyi başarabilen ve etkili ilişkiler kurabilen kişilerdir. V. Buna göre başarıyı; kendi duygularını tanıyan ve kontrol edebilen, başkalarının ne hissettiğini anlaya- bilen yöneticilerin, gerek özel gerekse iş hayatlarında, karar vermeleri gereken durumlarda söz konusu duy- gusal yeteneklerinden faydalanmaları getirecek ve o kişileri iş hayatlarında aranan bireyler yapacaktır. A) VI VI. Günümüzde bireylerin hem iş hem de özel hayatla- rında, çevrelerindeki bireylerle kurdukları ilişkilerde, duygusal zekâya sahip olmalarının ve bunu etkili bir şekilde kullanabilmelerinin önemi daha da artmıştır. Yukarıdaki numaralanmış cümlelerle anlamlı bir parça oluşturulmak istense hangisi parçanın dışında kalır? B) III C) IV D) V E) W