Bu yazımızda, Duygular ve hafıza öğrenme üzerindeki büyük etkisini araştırmış bilimsel çalışmaları eşliğinde günlük yaşantılar üzerinden anlatmaya çalışacağız. Duygularımız hafızamızı nasıl etkiler ve kalıcı öğrenme teknikleri için nasıl çözümleri vardı birlikte inceleyelim.
Dr.Mark Thompson’ın duygusal katılımın öğrenme üzerinde etkisini anlattığı Tedx Talk konuşmasındaki sözlerine baktığımızda, kendisi Florida Eğitim Bakanlığı için başarısız liselerin performansını tersine çevirmek için başarılı öğretmenlerin sırrını araştırmak için bir yolculuğa çıkmış. Mark’ın söylediğine göre;
Yeni bir bilgi öğrendiğimizde beynimizin yaptığı ilk şeyin, öğrendiğimiz yeni şeyin neye benzediğini bulmaya çalışıyoruz. Eğer bulursak bunu uzun süreli hafızamıza -Uzun süreli hafızada bilgiler, günler, aylar hatta ömür boyu saklanabilir.- atıyoruz. Fakat bu bir aşina olmadığımız bir bilgi ise bu öğrendiğimiz yeni bilgiyi kısa süreli hafızaya –kısa bir süre için aktif, hazır bir durumda az miktarda bilgiyi işlemeden/kullanmayan akılda tutma yetisidir.- kaydediyoruz. Eğer öğrendiğin bir bilgiyi aklımda tutamıyorum, ezberleyemiyorum diye düşünüyorsan üzülme çünkü birçoğumuz için aynı durum geçerli.
Kalıcı Öğrenme Teknikleri
Bilgileri uzun süreli hafızada tutabilme yöntemlerinden biri, görsel araçlardır. Görsel canlandırma bilgilerin beynimizde kodlanması için oldukça etkili bir yoldur. Bu nedenle, bilgilerin görsellikle buluşması genelde sözlü bilgilerle bütünleyici bir nitelik kazanır. (Ormond, 2020)
Olumlu ve olumsuz duyguların öğrenme sırasındaki etkisinden bahsedecek olursak, Olumlu duyguların öğrenmede olumsuz duygulara göre daha etkili olduğu gerçek. Keyifli vakit geçirilen eğitimlerde ya da derslerde katılımcı grubu daha fazla bilgiyi hatırlıyor.
Özetlemek gerekirse; “ne kadar duygu o kadar akılda kalıcılık.”
Peki, bu bilgileri günlük hayatımızda nerede ve nasıl kullanabiliriz sorusu akıllarınıza şimdiden gelmiş olmalı.
Eğer yönümüzü konuları öğrenmede duygular ve hafıza nasıl katabiliriz? Sorusuna çevirecek olursak. Tamda bu noktada iş sende başlıyor. Eğitim sistemimiz öğretmen merkezli bir eğitim modeline sahip olduğundan dolayı öğrenciler maalesef bu bilgi akışında pasif konumda kalıyor. Bu noktada, iş sende başlıyor. Öğrenmeyi öğrenmelisin. Örnek vermek gerekirse,
Coğrafya dersinde yeryüzü şekillerini işlediniz. Youtube’da Türkiye’yi neredeyse tüm illeri gezmiş ve video içeriği üretmiş pek Youtube kanalı bulunmakta. Öğrendiğin bilgileri kendi araştırdığın görsel içeriklerle ilişki kurarak öğren. Bu bir örnekti. Derste öğrendiğin pek çok konu hakkında çeşitli diziler, filmler, belgeseller ya da Tedx Talks içerikleri bulabilirsin. Eğer bir biyolojide bir X kişinin keşfettiği bir konu işliyorsanız, o bilim insanını bulun ve hayatını okuyun.
Kısaca tekrar vurgulamak gerekirse;
“Derste öğrendiğin bilgileri kendi araştırdığın görsel içeriklerle ilişki kurarak veya duygusal bir etki uyandıracak şekilde bilgiyi farklı yollarla deneyimlemelisin.”
Kaynakça:
- Tedx Talk/ Emotional Engagement in Learning, Mark Thompson
- Ormond, J. (2020). Öğrenme Psikolojisi (6. b.). (P. Baloğlu, Dü.) Nobel Yayınevi.
☀️☀️☀️
Çözemediğin sorulara yanıt bulmak istiyorsan sınava hazırlık sürecinde Kunduz hep yanında! Profesyonel eğitmenler tarafından hazırlanan Soru Çözümü, binlerce soru ve çözümden oluşan Soru Bankası hizmetlerinden faydalanabilirsin.