Yerleşme ve Devletleşme Sürecinde Selçuklu Türkiyesi konusu TYT ve AYT Tarih için oldukça önemli ve soru gelen konulardan biri. Bu yazı, Yerleşme ve Devletleşme Sürecinde Selçuklu Türkiyesi başlığı altında; XI- XIV. Yüzyılları Arası Anadolu’daki Siyasi Gelişmeler, XI. Yüzyılda Anadolu’ya Yönelik Türk Göçleri, Anadolu’da Kurulan İlk Türk Beylikleri, Türkiye Selçuklu Devletinin Kuruluşu, Boy Birliğinden Devletleşmeye, Haçlı Seferleri ve Moğol İmparatorluğu konularını içeriyor. Kunduz Tarih eğitmenimiz Ayşenur Hoca tarafından senin için Yerleşme ve Devletleşme Sürecinde Selçuklu Türkiyesi konu anlatımı yazısı hazırlandı! Şimdi beraber bu konuyu keşfedelim!
XI- XIV. Yüzyılları Arası Anadolu’daki Siyasi Gelişmeler
- 1072 Saltuklular Beyliği’nin kurulması
- 1077 Türkiye Selçuklu Devleti’nin kurulması
- 1080 Danişmentliler Beyliği’nin kurulması
- 1080 Mengücekliler Beyliği’nin kurulması
- 1081 Çaka Beyliği’nin kurulması
- 1093 Çaka Beyliği’nin yıkılması
- 1096- 1099 I. Haçlı Seferi
- 1102 Artuklular Beyliği’nin kurulması
- 1141 Katvan Muharebesi
- 1147- 1149 II. Haçlı Seferi
- 1157 Büyük Selçuklu Devleti’nin yıkılması
- 1174 Eyyubiler Devleti’nin kurulması
- 1176 Miryokefalon Muharebesi
- 1178 Danişmentliler Beyliği’nin yıkılması
- 1189- 1192 III. Haçlı Seferi
- 1196 Moğol İmparatorluğu’nun kurulması
- 1202 Saltuklular Beyliği’nin yıkılması
- 1202- 1204 IV. Haçlı Seferi
- 1227 Moğol İmparatoluğu’nun parçalanması
- 1228 Mengücekliler Beyliği’nin yıkılması
- 1230 Yassıçemen Muharebesi
- 1231 Artuklular Beyliği’nin yıkılması
- 1240 Bâbailer Ayaklanması
- 1243 Kösedağ Muharebesi
- 1250 Eyyubiler Devleti’nin yıkılması
- 1250 Memlûklular Devleti’nin kurulması
- 1260 Ayn-ı Calut Muharebesi
- 1270 Haçlı Seferlerinin sona ermesi
- 1277 Karamanoğlu Mehmet Bey’in Türkçeyi resmi dil ilan etmesi
- 1308 Türkiye Selçuklu Devleti’nin yıkılması
XI. Yüzyılda Anadolu’ya Yönelik Türk Göçleri
- XI. yüzyılın başlarında Oğuz Yabgu Devleti’nin yıkılmasından sonra daha çok hayvancılıkla geçimlerini sağlayan Oğuz Türklerinin büyük bir kısmı kuraklık, salgın gibi tabi olaylar ve Kıpçakların baskıları, Moğol asıllı Karahitayların saldırıları nedeniyle Horasan’a göç etmek zorunda kalmışlardı.
- Horasan’a gelen Oğuz Türkleri, bölgenin iki büyük siyasi gücü olan Karahanlılar ve Gazneliler arasında sıkışıp kaldılar.
- Selçuk Bey’in torunları Tuğrul ve Çağrı kardeşler Oğuz Türklerine daha elverişli yerler bulabilmek için Anadolu’ya keşif seferleri düzenlemeye karar verdiler. XI. Yüzyılda Anadolu’ya yapılan ilk Türk akınları yerleşmeden ziyade daha çok keşif ve ganimet elde etme amacı taşıyordu.
Oğuzlar Neden Anadolu’ya Akınlar Düzenledi?
- Anadolu’nun İpek yolu üzerinde yer alması
- Asya ile Avrupa’yı birbirine bağlayan bir konumda olması
- Üç tarafının denizlerle çevrili olması
- Verimli topraklara sahip olması
- İklim ve bitki örtüsünün Türklerin yaşaması için uygun olması
- İslamiyet’in etkisiyle cihat ve gaza geleneğinin benimsenmesi
- Bizans İmparatorluğu’nun siyasi yönden zayıf durumda olması
Anadolu’ya Türk Göçleri
- Büyük Selçuklu Devleti’nin resmen kurulmasıyla Anadolu’ya yönelik Türk akınları belirli bir sistem halinde yapılmaya başlandı. Bu akımların amacı Bizans’ın direncini kırma, fetih ve yerleşme hareketlerine yönelikti.
- Türklerle Bizans İmparatorluğu arasında yapılan Pasinler Savaşı’nın kazanılmasıyla Oğuz Türkleri Bizans sınırına yığılmış, önemli kale üsleri ele geçirmişlerdi.
- 1071 Malazgirt Savaşı’ndan sonra kısa bir süre içerisinde Anadolu’nun büyük bir kısmı Türklerin eline geçti.
- Malazgirt Savaşı’ndan sonra kurulan ilk Türk beylikleri ve Türkiye Selçuklularıyla Anadolu’da Türk hâkimiyeti kalıcı hale geldi.
Türklerin Anadolu’yu Yurt Edinmelerini Kolaylaştıran Etmenler
- Bizans İmparatorluğu’nun taht kavgaları
- Ermeni ve Gürcülerle yaşanan siyasi sorunlar
- Bizans- Sasani savaşları
- İyice azalmış ticaret ve tarımsal üretim
- Ağır vergiler
- Otorite boşluğu
Anadolu’da Kurulan İlk Türk Beylikleri
- Malazgirt Savaşı’ndan sonra Anadolu’ya yönelik fetih hareketleri hızlandı. Bunda Büyük Selçuklu hükümdarı Alparslan’ın fethedilen bölgeyi fetheden komutana kılıç hakkı olarak vermesi de etkili oldu.
- Başlangıçta Büyük Selçuklu’ ya bağlı olan komutan ve beyler zamanla Büyük Selçuklu otoritesinin zayıflamasından faydalanarak bağımsız hareket etmeye başladılar.
Saltuklular (1072- 1202)
- Merkezi Erzurum’dur.
- Kurucusu Ebu’l Kasım Saltuk’tur.
- Gürcülerle mücadele etmişlerdir.
- Haçlı Seferleri esnasında Türkiye Selçuklu Devleti’ne destek vermişlerdir.
- Saltuklulara ait önemli eserler: Erzurum’daki Kale Camisi, Tepe Minare, Ulu Cami, Üç Kümbetler ve Tercan’daki Mama Hatun Kümbeti
Danişmentliler (1080- 1178)
- Danişment oğlu Gümüştekin Ahmet tarafından Sivas merkez olmak üzere Orta Anadolu’da kuruldu.
- Beyliğin sınırları zamanla Tokat, Niksar, Amasya, Çankırı, Çorum, Kastamonu, Kayseri, Elbistan ve Malatya’yı da içine alacak şekilde genişledi.
- Ahmet Gazi, Türkiye Selçuklu hükümdarı I. Kılıç Arslan ile birlikte Haçlı ordularına karşı savaştı.
- Emir Gazi; Haçlılara, Bizanslılara ve Ermenilere karşı giriştiği mücadelelerde başarılı oldu.
- Türkiye Selçuklu hükümdarı II. Kılıç Arslan Danişmentlilere son verdi.
- Danişmentlilere ait önemli eserler: Tokat’ta Yağıbasan Medresesi (Anadolu’nun ilk medresesi), Kayseri’de Ulu Cami, Amasya’da Hilafet Gazi Kümbeti
- Danişment Gazi Destanı’nda Türklerin Anadolu’yu yurt tutma çabaları ve kahramanlıkları anlatılır.
Mengücekliler (1080- 1228)
- Mengücek Gazi tarafından Erzincan, Kemah, Divriği ve Şebinkarahisar dolaylarında kurulmuştur. Erzincan ve Divriği kolu olmak üzere ikiye ayrılmıştır.
- Türkiye Selçuklu hükümdarı I. Alâeddin Keykubat, Erzincan koluna son verdi. Divriği kolu ise Türkiye Selçuklularına bağlı olarak varlığını sürdürdü. 1228’de tamamen bu devlete katıldı.
- Mengüceklilere ait önemli eserler arasında Divriği Ulu Cami ( UNESCO Dünya miras listesinde) ve Sitte Melik Kümbeti yer almaktadır.
Artuklular (1102-1231)
- Artuk Bey’in ölümünden sonra oğulları İlgazi ve Sökmen Diyarbakır’a geldiler. Bu bölgede Artukoğullarını kurarak 3 koldan yönetim sürdüler.
- Bu kollar;
- Hısnıkeyfa (Hasankeyf) Artukluları
- Mardin Artukluları
- Harput Artukluları
- Artuklular Eyyubi Devleti ile ittifak yaparak Haçlı Seferlerine karşı; Türkiye Selçuklu Devleti ile ittifak yaparak Bizans’a karşı başarılı mücadeleler verdiler.
- Diyarbakır’daki Ulu Cami, Mardin’de Zinciriye ve Mesudiye medreseleri, Ulu Cami, Babüsur Camisi ve Batman Çayı üzerindeki Malabadi Köprüsü önemli eserlerindendir.
- El- Cezeri’nin ilk robotu yapıp çalıştırdığı kabul edilir.
Çaka Beyliği (1081-1093)
- İlk Türk denizcisi olarak kabul edilen Çaka Bey, Bizans’a karşı başarılı mücadeleler sergiledi. İzmir’e gelerek burada kendi adıyla beyliğini kurdu.
- İstanbul’u kuşatmak için Peçenek Türkleri ve Türkiye Selçuklu Devleti ile ittifak oluşturdu.
- Bizans’ın oyununa gelen I. Kılış Arslan, Çaka Bey’i öldürttü. Bu karışıklıktan yararlanan Bizans, İzmir’i yeniden ele geçirerek Çaka Beyliği’ne son verdi.
Diğer Türk Beylikleri
Türkiye Selçuklu Devletinin Kuruluşu (1077-1308)
- Kurucusu, Oğuzların Kınık Boyundan Süleyman Şah’tır.
- Alparslan döneminde Anadolu fetihlerine katılan Süleyman Şah, Bizans’taki karışıklıklardan yararlanarak 1075 yılında İznik’i fethetti.
- Melik Şah gönderdiği bir fermanla Anadolu Sultanlığını Süleyman Şah’a verdi. Böylece İznik merkez olmak üzere Türkiye Selçuklu Devleti kurulmuş oldu.
- Süleyman Şah Halep’i de almak isteyince Suriye Selçuklu Sultanı Tutuş ile arası açıldı. Halep civarında yapılan savaşı Süleyman Şah kaybetti ve savaş meydanında öldü.
I. Kılıç Arslan Dönemi (1092-1107)
- Süleyman Şah’ın vefatıyla bozulan devlet düzenini sağladıktan sonra Bizans üzerinde baskı kurdu. Bu sırada Çaka Bey de İstanbul’u kuşatma planları yapıyordu.
- Çaka Bey’in daha fazla güçlenmesinden çekinen I. Kılıç Arslan Bizans’ın oyununa gelerek Çaka Bey’i öldürttü.
- Haçlı ordularının Anadolu’ya doğru ilerlediği haberini aldı. Gelerek şehri savunmaya başladı. Kalabalık Haçlı kuvvetleri karşısında İznik’i terk ederek devletin merkezini Konya’ya taşıdı.
I. Mesut Dönemi (1116-1155)
- Mesut Konya civarında Bizans ordusunu ağır bir yenilgiye uğrattı.
- Bu arada II. Haçlı ordusunun Anadolu’ya doğru ilerlediğini öğrenince Bizans ile antlaşma yapmak zorunda kaldı.
- Antlaşmaya göre Antalya ve çevresindeki bazı yerler Bizans’a bırakıldı.
II. Kılıç Arslan Dönemi (1155-1192)
- Haçlı Seferlerinin Anadolu’da yarattığı otorite boşluğundan yararlanan Bizans imparatoru Manuel Komnenos, Türkleri Anadolu’dan tamamen atmak için harekete geçti.
- 1176 Miryokefalon Savaşı’nı Türkiye Selçuklu Devleti kazandı.
- Miryokefalon Zaferi sonucunda:
- Bizans’ın Anadolu’yu Türklerden geri alma umutları sona erdi.
- Anadolu kesin olarak Türk yurdu oldu.
- Bu tarihten sonra Anadolu’ya Türkiye denmeye başlandı.
- Türklerin batıya ilerleyişi hızlandı, Batı Anadolu’da Türk nüfusu arttı.
- Anadolu ticaret yollarının denetimi büyük ölçüde Türkiye Selçuklu Devleti’ne geçti.
I. Alâeddin Keykubat Dönemi (1220-1237)
- XIII. yüzyıldan itibaren Anadolu’ya yönelik Moğol tehdidi belirgin hâle geldi.
- Alâeddin Keykubat; Konya, Kayseri, Sivas gibi şehirlerin kalelerini yeniden inşa etti. Sınır boylarındaki kaleleri güçlendirdi.
- Eyyubiler ve Harzemşahlarla dostane ilişkiler kurdu. Moğollarla iyi geçindi.
- Eyyubilerle birlikte Harzemşahları da yanına alarak Moğollara karşı ittifak kurmak istedi. Ancak Harzemşah hükümdarı Celalettin Harzemşah’ın Ahlat’ı işgal edip Sivas’a doğru ilerlemesi yüzünden ittifak gerçekleşmedi.
- Alâeddin Keykubat Harzemşahlar Devleti üzerine yürüdü. Yassı Çimen’de yapılan savaşı Türkiye Selçuklu Devleti kazandı. Bu savaştan bir süre sonra Harzemşahlar yıkıldı.
- Harzemşahların yıkılmasıyla Türkiye Selçuklu Devleti ve Moğollar komşu oldular.
- Moğollar büyük bir orduyla Malatya’ya kadar ilerlediler. Bu durum karşısında I. Alâeddin Keykubat, Moğol hükümdarı Ögeday’a elçiler göndererek barış teklifinde bulundu. Moğolların ağır şartlar içeren teklifini Moğolları Anadolu’dan uzak tutabileceği düşüncesiyle kabul etti.
- Abbasi halifesi, Selçuklu ve Eyyubilere elçiler gönderdi. Elçiler her iki devlete birbirleriyle ilgili savaşmaları yerine Moğollara karşı ittifak kurmalarını önerdi. I. Alâeddin Keykubat bu fikre destek verdi. Ancak bu ittifaka karşı olanlar I. Alâeddin Keykubat’ı zehirleyerek öldürdüler.
II. Gıyaseddin Keyhüsrev Dönemi (1237-1246)
- II. Gıyaseddin Keyhüsrev, tahta çıkmasında kendisine yardım eden vezir Sadettin Köpek’in etkisinde kaldı. Hırsı ve ülkeyi tek başına yönetme isteği Sadettin Köpek’i birçok devlet adamını ve komutanı ortadan kaldırmasıyla kendini gösterdi. Tahta çıkmaya kalkışınca II. Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından ortadan kaldırıldı.
- Tüm bu gelişmeler merkezi otoriteyi zayıflattı.
Boy Birliğinden Devletleşmeye
- Boylar halinde yaşayan Oğuz Türkleri boy birliği ya da beylik gibi geçici çatılar altında bir araya gelme alışkanlığına sahiplerdi.
- Her boyun başında da bey unvanı taşıyan bir başkan vardı. Her boy, kendi beyinin başkanlığında sosyal, ekonomik ve idari bir teşkilata sahipti.
- Her boyun kendine özgü bir damgası vardı.
- Oğuz boylarını bir araya getirip birleştiren boy beyi ise genelde Kağan olurdu.
- Oğuz boyları, I. ve II. Kök Türk Devleti’nin kurulmasında önemli rol oynadılar.
- Kök Türklerin yıkılmasından sonra bir süre bağımsız hareket eden Oğuzlar, Uygurların hâkimiyetine girdiler.
- Uygur Devleti’nin yıkılmasından sonra Oğuz Yabgu Devleti’ni kurdular.
- Oğuz Yabgu Devleti’nin son dönemlerinde bu devletin subaşısı olan Selçuk Bey, Oğuz Yabgusu ile anlaşmazlığa düştü. 960 yılında kendisine bağlı Kınık boyu ile Cend bölgesine göç etti. Burada boyu ile Müslümanlığı kabul etmelerinden sonra Oğuzlara Türkmen denildi.
- Sonraki dönemlerde Selçuk Bey’in torunları Tuğrul ve Çağrı Beylerin önderliğindeki Oğuz Türkmenleri Horasan’da Büyük Selçuklu Devleti’ni kurdular. Daha sonraki dönemlerde ise Türkiye Selçukluları Anadolu’da, Osmanlı Devleti ise Anadolu ve Rumeli’de devletleşme sürecini devam ettirdiler.
Türkiye Selçuklularında Devlet Yönetimi
- Türkiye Selçuklu Devleti, Büyük Selçuklu Devleti’nin idari yapısı ve ordu teşkilatlanmasını örnek aldı.
- Devletin başında Selçuklu ailesinden gelen bir Sultan bulunurdu. Sultan unvanı yanında hükümdarlar Keyhüsrev, Keykavus, Keykubat gibi Farsça unvanlar da kullanırlardı.
- Devlet, hükümdar ailesinin ortak malı olarak kabul edilir ve şehzadeler arasında paylaştırılırdı.
- Devlet işleri Divân-ı Saltanat ’ta görüşülürdü.
- Hükümdarın çocuklarına şehzade denir. Şehzadeler devlet tecrübesi kazanmaları amacıyla küçük yaşlarda vilayetlere gönderilirdi.
- Şehzadelerin yanına atabey denilen tecrübeli devlet adamları verilirdi.
- Hükümdar tarafından veliaht ilan edilen şehzade ya merkezde durur ya da merkeze yakın bir vilayete gönderilirdi.
- Ülke idari yönden eyaletlere ayrılmıştı. Eyaletlerin başında emir denilen askerî vali bulunurdu.
- Önemli eyaletlere şehzadeler Melik unvanıyla atanırlardı.
- Şehirlerin güvenliğinden subaşılar sorumluydu.
- Bizans ve Ermeni sınır bölgelerini ise Uç Beyleri yönetirdi. Uç Beyleri sınırları korumanın yanında düşman ülkelerine akınlar düzenler, Sultan ile seferlere çıkarlardı.
Türkiye Selçuklularında Ordu
Hassa Askerleri: Hükümdarın sürekli yanında bulunan atlı ve yaya askerlerdi. Üç ayda bir devletten maaş alırlardı.
Sipahiler (İkta Askerleri): Tamamen Türklerden oluşan askerlerdi. Maaş yerine ikta (dirlik) denilen tımarları alan sipahiler genelde atlı birliklerdi. Savaş zamanı ikta sahibi ile birlikte orduya katılırlardı.
Türkmenler: Uç bölgelerinde her an savaşa hazır durumda bulunan birliklerdi.
Devlete Bağlı Beylik Askerleri: İhtiyaç duyulduğu zaman savaşa davet edilirlerdi.
Donanma: Donanma komutanlarına reisü’l- bahr denirdi.
Sosyal Hayat
- 1176 Miryokefalon Zaferi’nden sonra başta başkent Konya olmak üzere Aksaray, Sivas, Erzurum, Kastamonu, Sinop, Alanya, Antalya gibi şehirlerde imar faaliyetleri başladı.
- Fethedilen bölgelere Türkmenler iskân edilerek Anadolu’nun Türkleşme ve İslamlaşma süreci hızlandı.
- Türkiye Selçuklularının uyguladığı adil ve hoşgörülü politika sayesinde Anadolu’daki Ermeniler, Rumlar, Gürcüler ve diğer gayrimüslim topluluklar rahat ve huzurlu yaşadılar.
- Türkiye Selçuklularında sosyal tabakalaşma yoktu.
Halk
Şehirliler
- Askerler, devlet memurları, ilmiye sınıfı, esnaf, zanaatkârlar ve şehir halkından oluşurdu.
- Esnaflar Ahilik teşkilatına bağlıydı. Ahilik; şehirlerdeki esnaf ve zanaatkârların sosyal ve ekonomik yönden teşkilatlanmalarını sağlamıştır. Ahi teşkilatının başında Ahi Baba adı verilen bir yönetici bulunurdu.
- Ahilik, meslek kuruluşu olduğu kadar aynı zamanda kültür, inanç, yiğitlik ve ahlaki değerler taşırdı.
Köylüler
- Köylerin başında köy kethüdası bulunurdu.
- Köylüler, tarım ve hayvancılıkla uğraşırlardı.
Konar- göçerler
- Genelde hayvancılıkla uğraşırlardı.
- Kendilerine ait yaylak ve kışlakları vardı.
- Devlet konar- göçerleri uç bölgelere iskan ederek onların yerleşik hayata geçmelerine ön ayak olurdu.
Ekonomik Hayat
- Tarımı geliştirmek için su kanalları yaptırıldı.
- İkta sistemi ülke genelinde yaygınlaştırıldı.
- Din ve ırk ayrımı yapmaksızın köylüye gübre ve tohum yardımı yapıldı.
- Anadolu’dan geçen İpek Yolu ticaretin gelişmesini sağladı.
- Türkiye Selçukluları Sinop, Samsun, Alanya, Antalya gibi önemli liman şehirlerine sahip olunca deniz ticaretine büyük önem verdiler.
- Ticaret yollarının güzergâhları üzerine kervansaraylar inşa ettiler. Kervansaraylara gelen misafirlerin ihtiyaçlarını ücretsiz karşıladılar
- Kervanları zarar gören tüccarların zararlarını karşılamaya yönelik bir çeşit sigortacılık sistemi geliştirdiler.
- Şehir merkezlerinde çarşı ve pazarlara yakın yerlere han veya kapalı çarşılar kurarak esnaf ve tüccarlara kolaylık sağladılar.
- Konya, Sivas, Kayseri, Malatya, Erzincan başlıca sanayi merkezleriydi.
- Erzurum ve Sivas gibi merkezlerde çeşitli silahlar üretilirdi.
İkta Sistemi
- Mülkiyeti devlete ait olan miri araziler meliklere, emirlere ve valilere hizmet karşılığı verilirdi.
- Arazi iyi işletildiği sürece verilen kişide kalır ve miras olarak bırakabilirdi.
- Araziyi üç yıl işletemeyen kişilerden tarlanın işletme hakkı geri alınırdı.
- İkta sahipleri kendilerine verilen araziler üzerinde asker beslemekten ve bu askerlerin eğitimini sağlamaktan sorumluydu.
- İkta sistemi sayesinde devlet; bütçeden para ayırmadan asker yetiştirmiş, tarım arazilerinin sürekli işlenmesini sağlamış, taşrada devlet otoritesi sağlanmış, toprak gelirleriyle memur maaşları karşılanmış ve iktalarda savaşa hazır askerler yetiştirilmiştir.
Bilim Hayatı
- Nizamiye Medreselerindeki eğitim geleneğini Anadolu’ya taşıdılar.
- Önemli şehir merkezlerine medreseler, kütüphaneler kurdular.
- Bu medreselerde dinî eğitimin yanında tıp, matematik, astronomi, fizik gibi alanlarda eğitim verildi.
- Darüşşifalar (hastaneler) inşa ettiler. Bu darüşşifalarda tıp eğitimi de verdirerek birçok tabip yetişmesini sağladılar.
- Kayseri’de Türkiye Selçukluları döneminde yaptırılan en önemli darüşşifa Gevher Nesibe Darüşşifasıdır.
Kültürel Hayat
- XIII. yüzyıl başlarında Konya’da Mevlana Celaleddin-i Rumi, Allah ve insan sevgisini işleyen şiirler yazdı
- Muhyiddin Arabi, Sadrettin Konevi ve Necmeddin Razi tasavvuf alanında önemli çalışmalarda bulundurlar.
- Yunus Emre, Türkçe tasavvufi şiirler yazdı.
- Ünlü tarihçilerinden İbni Bibi, yazdığı eserlerle hükümdarlar ve devlet yönetimi hakkında önemli bilgiler verdi.
- Sivas ve Konya’da dokunan kumaş ve halılar Avrupa hükümdarlarına hediye olarak gönderilirdi.
- Müzik alanında ise Mevlevi ve Ahi zaviyelerinde tasavvuf müziği, dergâhlarda kopuz eşliğinde söylenen Dede Korkut hikâyeleri, sultanlar için belirli günlerde sarayda çalınan bandolar vardı.
- Türkiye Selçukluları döneminde süsleme sanatları, kabartma, minyatür, oymacılık, çinicilik oldukça gelişti.
- Devletin simgesi olan çift başlı kartal resmine ev ve kale duvarları, cami girişleri gibi yerlerde sıkça rastlamak mümkün.
Türkiye Selçuklularından Kalma Eserler
Konya: Alâeddin Cami, Taş Mescit, Sırçalı Mescit ve Karatay Mescidi
Niğde: Alâeddin Cami
Kayseri: Hunat Hatun Cami ve Külliyesi
Haçlı Seferleri (1096-1270)
- Hristiyan dünyasının birleşerek Orta Çağ’da Kudüs ve çevresini alma bahanesiyle Türk- İslam dünyası üzerine yapmış olduğu saldırılara Haçlı Seferleri denir.
- Sefere katılanların savaşa giderken elbiselerinin ön kısmında, dönerlerken ise sırtlarında haç işareti bulunmasından dolayı bu seferlere Haçlı Seferleri adı verilmiştir.
- Haçlı Seferlerine karşı başta Türkiye Selçuklu Devleti ve Eyyubi Devleti olmak üzere Anadolu’da kurulan ilk Türk Beylikleri mücadele ettiler.
Haçlı Seferlerinin Dini Sebepleri
- Hristiyanların Müslümanların elinde bulunan Kudüs, Antakya, Urfa gibi kutsal yerleri almak istemeleri
- Fransa’da ortaya çıkan Kluni tarikatının Müslümanlarla savaşılması yönünde yaptığı çalışmalar
- Katolik kilisesinin Ortodoks kilisesini hâkimiyet altına almak istemesi
- Katolik kilisesinin halkı seferlere teşvik etmesi
Haçlı Seferlerinin Siyasi Sebepleri
- Türkler karşısında zor durumda kalan Bizans’ın Avrupa’dan yardım istemesi
- Türklerin Anadolu, Suriye, Filistin ve Akdeniz bölgelerinden uzaklaştırılmak istenmesi
Haçlı Seferlerinin Ekonomik Sebepleri
- Avrupalıların Doğu’nun zenginliklerini ele geçirmek istemeleri
- Doğu’dan gelen ticaret yollarının Türklerin denetiminde olması
- Bazı soylu ve derebeylerin yeni topraklar kazanarak ekonomik durumlarını daha da güçlendirmek istemeleri
I. Haçlı Seferi (1096- 1099)
- Kudüs’ü almak üzere yola çıkan 600 bin kişilik düzenli Haçlı ordusu 1096 yılında İznik önlerine kadar geldi.
- Kılıç Arslan bu ordu karşısında tutunamadı ve İznik’i terk ederek devletin merkezini Konya’ya taşıdı.
- Bundan sonra I. Kılıç Arslan Danişment Gazi ile birleşerek Haçlıları yıpratmaya yönelik saldırılar düzenledi.
- Haçlılar Kudüs’ü Fâtimîler’in elinden aldılar.
- Anadolu’dan Kudüs’e ulaşamayan Haçlıların bir kısmı ise Antakya ve Urfa’yı ele geçirerek buralarda kontluklar kurdular.
II. Haçlı Seferi (1147-1149)
- Musul atabeyi Nurettin Mahmut Zengi 1144 yılında Haçlılardan önce Urfa’yı, daha sonra da Halep ve Şam’ı geri aldı.
- Anadolu’ya gelen Haçlı kuvvetleri Konya civarında yapılan savaşta Türkiye Selçuklu hükümdarı I. Mesut tarafından ağır bir yenilgiye uğradılar.
- Haçlılar Şam’ı kuşatmak istedilerse de başarılı olamadılar.
- II. Haçlı Seferi’nin en önemli özelliği bu sefere ilk kez kral ve imparatorların katılması oldu.
III. Haçlı Seferi (1189-1192)
- Mısır’da kurulmuş olan Eyyubi Devleti hükümdarı Selahaddin Eyyubi 1187 yılında Haçlılarla yaptığı Hittin Savaşı’nı kazanarak Kudüs’ü ele geçirdi.
- Haçlılar Kudüs kuşatmasında başarılı olamayarak ülkelerine geri döndüler.
IV. Haçlı Seferi (1202-1204)
- Kudüs’ün alınamaması üzerine papanın kışkırtmalarıyla yeni bir ordu kuruldu. Bu sırada Bizans’ta taht kavgaları sonucunda tahttan indirilen imparator Aleksios, Haçlı ordusundan yardım istedi.
- İstanbul’a gelen Haçlılar İstanbul’u yağmalayarak bir Latin İmparatorluğu kurdular.
- XI ve XIII. Yüzyıllar boyunca sekiz Haçlı Seferi gerçekleşti.
- Son dört Haçlı Seferi ise Anadolu üzerinden yapılmayıp değişik yollar üzerinde yapıldı. Ancak Haçlılar bu seferlerden bir netice elde edemediler.
Haçlı Seferlerinin Siyasi Sonuçları
- Haçlı Seferlerinde birçok soylunun ölmesi veya geriye dönebilenlerin parasızlık sebebiyle mallarını satması Avrupa’ da derebeylik sisteminin zayıflamasına, merkezi krallıkların güçlenmesine neden oldu.
- Türkiye Selçuklularının Haçlılarla savaşmasını fırsat bilen Bizans, Batı Anadolu topraklarını ele geçirdi.
- Türklerin İslam dünyasındaki saygınlığı arttı. Ancak Türklerin batıya ilerleyişi bir süre durdu.
Haçlı Seferlerinin Ekonomik Sonuçları
- Doğu- Batı ticareti büyük ölçüde gelişti.
- Batı Akdeniz ve limanları özellikle Venedik, Cenova, Marsilya önem kazandı.
- Doğu- Batı ticaretinin gelişmesine bağlı olarak Avrupa’da bazı tüccarlar ekonomik yönden güçlendi.
- Seferlere gerekli parasal desteğin sağlanması için kralların Venedikli bankerlerden borç almaları bankacılık sisteminin gelişmesine ortam hazırladı.
- Avrupalılar doğudaki bazı bitki, baharat, porselen ve cam eşyayı, ipek ve pamuklu kumaşları, halıları ülkelerine götürdüler.
- Seferler neticesinde Anadolu, Suriye ve diğer bölgeler tahrip oldu, tarımsal üretim azaldı, ticari hayat durgunlaştı.
Haçlı Seferlerinin Dini Sonuçları
- Katolik kilisesi ile Ortodoks kilisesi arasındaki ayrılıklar daha da arttı.
- Kudüs’ün Müslümanlar tarafından geri alınması, seferlerde birçok insanın ölmesi papalara ve din adamlarına olan güveni sarstı.
Haçlı Seferlerinin Bilimsel ve Kültürel Sonuçları
- Avrupalılar Müslümanlardan pusula, kâğıt, barut ve matbaanın kullanımını öğrendiler.
- Avrupalılar, İslam kültür ve medeniyetini yakından tanıma fırsatı buldular.
- Bazı İslam âlimlerine ait eserleri Latinceye çevirdiler. Bu durum Avrupa’da bilim hayatının büyük ölçüde gelişmesine ortam hazırladı.
Moğol İmparatorluğu (1196- 1227)
- 1196 yılında Cengiz Han tarafından kuruldu.
- Moğollar devlet yönetiminde Uygurlardan etkilenmiş, önemli devlet memuriyetlerine Uygurları getirmişlerdi.
- Cengiz Han, Pekin’i uzun süren savaşlar sonrasında almayı başarmıştır.
- 1221’de Harezm Bölgesi’nin büyük bir kısmını ele geçirdiler.
- Bir süre sonra tüm Kafkasya, Rusya ve Anadolu Moğolların hâkimiyeti altına girdi.
- Cengiz Han’ın ölümüyle işgal ettiği ülkeler oğulları arasında paylaşıldı.
Baba İshak İsyanı (1237)
- Kâhta, Adıyaman ve Maraş dolaylarında bazı Türkmenler otlak ve mera yetersizliği ve devletin kendileriyle fazla ilgilenmediği iddiasıyla Baba İshak adında bir şeyhin etrafında isyan çıkardılar.
- Baba İshak Amasya’ya giderek buradaki Türkmenleri de isyana teşvik etti.
- Sivas’ı ele geçirerek yağmalayan Türkmenler, üzerlerine gelen bir Selçuklu ordusunu da yenmeyi başardılar.
- II. Gıyaseddin Keyhüsrev , Baba İshak üzerine yeni ordular gönderdi. Yakalanan Baba İshak idam edildi.
Kösedağ Savaşı (1243)
- Anadolu Selçuklu Devleti’nin Baba İshak isyanını güçlükle bastırmasını ve merkezi otoritenin bozulmasını fırsat bilen Moğollar, Anadolu’ya saldırdılar.
- II. Gıyaseddin Keyhüsrev, Moğolları Sivas’ın doğusunda yer alan Kösedağ mevkisinde karşıladı.
- Savaşı kazanan Moğollar kısa sürede Sivas, Erzincan ve Kayseri’yi ele geçirip yağmaladıktan sonra İran’a çekildiler.
- Kösedağ yenilgisinden sonra sultan, Moğol komutanı Baycu Noyan’a elçiler göndererek barış istedi. Türkiye Selçuklu Devleti bu antlaşmayla Moğolların denetimine girmiş oldular.
Kösedağ Savaşı’nın Sonuçları
- Türkiye Selçuklu Devleti dağılma sürecine girdi.
- Selçuklularda taht kavgaları arttı ve Moğollar istediklerini tahta çıkarmaya başladı. Böylece Türkiye Selçuklu Devleti Moğolların egemenliğine girdi.
- Merkezi otoritenin bozulması üzerine birçok Türk beyliği ortaya çıktı.
- Anadolu yağmalanarak tahrip edildi, tarımsal üretim düştü.
- Ticaret yollarının güvenliği kalmadığından ticari faaliyetler azaldı.
- Moğol tehlikesinden kurtulmak isteyen birçok Türkmen boyu Batı Anadolu’ya göç ederek buraların Türkleşmesini sağladı.
Moğol İstilası Sonrası Anadolu’nun Siyasi ve Toplumsal Durumu
- Türkiye Selçukluları doğudan gelen Türkmenleri, batıda uç adı verdiği Bizans sınırlarına yerleştirdi.
- Kösedağ Savaşı sonrası uçlardaki Türkmenler bağımsız hareket etmeye başladılar.
- Anadolu’da Moğol baskısının artması sonucu birçok Türkmen batıya, uçların bulunduğu bölgelere göç etmek zorunda kaldı. Bu durum uçlarda ani bir nüfus artışına ve dolayısıyla da sosyal ve ekonomik sorunlara yol açtı.
- Bağımsız hareket etmeye başlayan Türkmen beyleri bir süre sonra İlhanlı Devleti’ne biat etmek zorunda kaldılar.
- İlhanlıların 1336 yılında yıkılmasıyla tamamen bağımsız oldular. Böylece Anadolu’da ikinci Türk Beylikleri Dönemi başladı.
- Türkiye Selçuklu Devleti, Alperenlerini uç bölgelerine yerleştirerek hem bunların fetihlerde bulunmalarını hem de bulundukları bölgelerde İslamiyet’i yaymalarını sağladı. Bunlar arasında Baba İlyas, Anadolu’da Babaîlik adıyla ilk tarikatı kurdu.
- Bu tarikatın dışında Anadolu’da Mevlevilik, Bektaşilik, Yesevilik gibi tarikatlar da faaliyetlerde bulunuyordu. Bunlar özellikle Kösedağ Savaşı sonrasında Anadolu’da sosyal huzurun bozulması karşısında düzenin yeniden sağlanmasına yönelik büyük gayretler gösterdiler.
- Moğol saldırıları sonrası uçlara giden şeyhler, derviş ve alimler bölgede yarattıkları dinî ve millî heyecanla Bizans’a karşı gaza ve cihat mücadelesini başlattılar.
Kösedağ Savaşından Sonra Anadolu’da Kurulan Türk Beylikleri
Karamanoğulları: Konya civarında kuruldu. Dönemin en güçlü beyliği idi.
Germiyanoğulları: Kütahya civarında kuruldu.
Aydınoğulları: Aydın civarında kuruldu. Denizcilik faaliyetlerinde bulundular.
Menteşeoğulları: Muğla civarında kuruldu. Denizcilik faaliyetlerinde bulundular.
Saruhanoğulları: İzmir ve Manisa civarında kuruldu. Denizcilik faaliyetlerinde bulundular.
Karesioğulları: Balıkesir ve Çanakkale civarında kuruldu. Denizcilik faaliyetlerinde bulundular.
Osmanoğulları: Söğüt ve Domaniç civarında kuruldu.
Hamitoğulları: Isparta ve Burdur civarında kuruldu.
Candaroğulları: Kastamonu ve Sinop civarında kuruldu. Denizcilik faaliyetlerinde bulundular.
Ramazanoğulları: Adana ve Tarsus civarında kuruldu.
Dulkadiroğulları: Maraş civarında kuruldu.
Eratna Devleti: Ankara, Tokat, Sivas civarında kuruldu.
Mevlana, Hacı Bektaş-ı Veli ve Yunus Emre
- Mevlânâ Celâleddin –î Rumî bir uyarıcı ve yol gösterici gibi davranarak Anadolu’nun karışık dönemlerinde insanlara yeni ufuklar açmaya çalıştı.
- Bektaşilik tarikatının kurucusu Hacı Bektâş-ı Veli bir zaviye kurarak Moğol istilası yüzünden Anadolu’da zor durumda kalan insanlara kucak açtı.
- Bektaşilik tarikatından yetişen müritler ise Anadolu’nun çeşitli yerlerine giderek İslamiye’i yaymaya çalıştı.
- Moğol istilası sonucu Anadolu’da sosyal düzeni sağlamaya çalışan önemli isimlerden birisi de engin hoşgörü anlayışıyla Anadolu halkını etkileyen Yunus Emre idi.
Yerleşme ve Devletleşme Sürecinde Selçuklu Türkiyesi Örnek Soru Çözümü
10. sınıf Tarih Yerleşme ve Devletleşme Sürecinde Selçuklu Türkiyesi konu anlatımımızın sonuna geldik. Sınava hazırlık uzun bir maraton. Kunduz ekibi olarak bu yolculukta yanında olmayı çok isteriz! Alanında uzman Profesyonel eğitmenler tarafından hazırlanan Soru Çözümü, binlerce soru ve çözümden oluşan Soru Bankası hizmetlerimizden faydalanabilirsin. Uygulamada senin için hazırlanmış , tüm konuları öğrenebileceğin premium içerik ders videolarını incelemeyi unutma!