Hayalindeki netler. İhtiyacın olan her şey. Tek platform.

Soru çözüm, yayın seti, birebir rehberlik, canlı dersler ve daha fazlası Kunduz’da. Şimdi al, netlerini artırmaya başla.

Soru:

1. İnsanın eleştirel düşünce gücünü artırabilir. Çünkü kişi çoğunlukla gün içerisinde yapmış olduğu doğru ve yanlış davranışları

1. İnsanın eleştirel düşünce gücünü artırabilir. Çünkü kişi çoğunlukla gün içerisinde yapmış olduğu doğru ve yanlış davranışları, is-
temli ya da istemsiz bütün olayları yansız bir kişilikle ortaya koymaya çalışır.
* Objektif tutumu geliştirebilir. Çünkü o

1. İnsanın eleştirel düşünce gücünü artırabilir. Çünkü kişi çoğunlukla gün içerisinde yapmış olduğu doğru ve yanlış davranışları, is- temli ya da istemsiz bütün olayları yansız bir kişilikle ortaya koymaya çalışır. * Objektif tutumu geliştirebilir. Çünkü o beyaz sayfalar, kendi düşüncelerini kimseye ispat etmek zorunda olmadığı özerk bir böl- gedir. Düşünceler en yalın hâliyle dökülür. * Yazılı anlatım becerisini geliştirebilir. Çünkü kişi kendini yazılı olarak ifade etmeye çalışır, duygu ve düşüncelerini en doğru, en güzel belki süslü biçimde yazı diline dökmeye çalışır. * Hayal gücünü artırabilir. Çünkü bu türde kalem oynatan kişi her zaman gün içindeki olayları olduğu gibi anlatmakla kalmaz. Ba- zen olayların kendi üzerindeki etkilerini yansıtır. Aşağıdakilerden hangisi yukarıda faydaları verilen edebî türe örnek olabilir? A) Ordu'nun Perşembe ilçesine bağlı Çaka'da, köyün üç bakkalından biri olan Sait Cinek ağabeyimiz PTT acentasıydı. Halkın pos- ta işleri onun elindeydi. Pazartesi günleri posta günüydü ve halk, öğretmen ve öğrenciler, "Sait abi, bana bir şey var mı?" soru- sunun içinde taşıdığı çokça ümitle bakkalının kapısına varırdı. B) "Buralara apartmanlar dikilecekmiş." dedi yaşlı iğde. Bir ürperti, köklerimden başlayarak önce gövdeme, sonra dallarımın en körpe uçlarına kadar yayılıverdi. İstemsizce titredi bütün bedenim. Çatlamış birkaç meyvem kopup yere düştü. Karınlarını doyur- makla meşgul kuşlar, kanatlanıp dere kenarındaki karaağacı sarmalayan asmaya kadar ötüşerek gitti. C) Şebinkarahisar, Aralık, 1958 Her şey yabancı, her şey ilgimin dışında. Az önce balkona çıkıp apak çevreye bakarken yeniden anladım bunu. Kar burada her şeyi örttü. Olduğum yerden hiçbir şey görünmüyor. Ne bir ağaç ne bir ev, hiçbir şey... Göz yorucu bir aklık. Yazmayı denemiyo- rum bile. Oradan oraya bocalıyorum. Yazmak diye bir sorunum yok. Yanımda getirdiğim kitapların hemen hiçbirine el sürmüyo- rum. Bir çukur oluşuyor çevremde, bu çukura gün geçtikçe daha bir gömüldüğümü duyuyorum. D) Sevgili Kardeşim Orhan, Belki bu yazdıklarım oraya vardığı zaman, een bir çocuk hastanesine kavuşmuş olacaksın. Böylece huzurunun bir bölümü ger- çekleşmiş olacak. Bütün sıkıntılarım sanatçı-nekim ikiliğinden doğuyor. Şimdi Ankara'da tiyatrolar perdelerini açıyor. Gözüm o kadar alışmış ki "Orhan Asena" adı altında bir oyun arıyorum, bulvarları dolduran afişlerde. Bu yıl, yerli oyun bakımından tiyat- rolar oldukça dolgun. 0