1. Jön Türkler kendilerini toplumun tamamen ayrı bir zümresi ve toplumsal gerçekliğin ne olduğunu fark edebilen bir zümre şeklin
1. Jön Türkler kendilerini toplumun tamamen ayrı bir zümresi ve toplumsal gerçekliğin ne olduğunu fark edebilen bir zümre şeklinde konumlandınıyordu. Bu durum onların toplumun diğer kesimlerine karşı üstüncü bir bakış açısına sahip olmalarına sebep olur. Bu öz güvenlerinin aksine Şerif Mardin, Jön Türkleri şu şekilde tanıtır: "" Jön Türkler, 1895'te Fransa'daki Ahmed Riza'nın teklifi ile adını alan "İttihad ve Terakki Cemiyeti" ile siyasi bir örgüt çatısı altında toplanmaya başlar. Buradaki "ittihad" (birlik) ve "terakki" (ilerleme) kavramlari pozitivist felsefenin "düzen" (ordre) ve "ilerleme" (progress) düsturlarından mülhemdir. Metnin akışına göre Şerif Mardin'in Jön Türkler ile ilgili sözleri aşağıdakilerden hangisi olabilir? A) Jön Türk grupları içerisinde en etkili oluşum İttihat ve Terakki Cemiyetidir. İttihat ve Terakki Cemiyeti 1889 yılında Askeri Tıbbiye öğrencileri tarafından kuruldu. İlk ismi İttihad-i Osmani Cemiyetidir. Gizli örgüt olarak kurulmuştur. B) Başlangıçta sadece Askeri Tibbiye öğrencilerinden oluşan küçük bir örgüttü. Daha sonra İstanbul'daki diğer okullara da yayılmaya başladı. Oldukça idealist gayelerle ortaya çıkan bir hareket, az zamanda inanılmaz derecede yoğun bir entrika, karşılıklı itham ve dedikodu havasına bürünmüştü. Kişisel uğraşlar Jön Türkler arasında öylesine yoğundu ki sanki birbirlerini tökezletme stratejisi siyasi fikirlerinin gerçek içeriğini oluşturuyor, teorik program ise bu gerçek amacın kamuflajı, paravanası ve maskesi olarak ortaya çıkıyordu. Yönetimin baskıları sonucunda cemiyetin birçok üyesi Avrupa'ya gitti. Avrupa'ya giden üyeler burada önemli Jön Türk liderlerinden olan Ahmet Rıza ile irtibat kurdular. Dernek Osmanlı Terakki ve İttihat Cemiyeti adıyla yeniden örgütlendi. E) Yurt içinde özellikle Harbiye Mektebinde ve genç subaylar arasında yayıldı. Giderek eylem gücü yüksek bir harekete dönüştü.